Genel

12 Eylül ihtilali mağdurları Kenan Evren’den 1 trilyon TL istiyor!

İzmir’de darbe olunca, tapulu mallarına el konulan 3 bin 800 kişi şikayetçi oldu.

 İzmir’de darbe olunca, tapulu mallarına el konulan 3 bin 800 kişi şikayetçi oldu. Arsalarına Havacılar sitesi yapıldığını savunan mağdurlar darbecilerden 1 trilyon tazminat istiyor.

1969 yılında İzmir Balçova belediyesi kente olan göçü kontrol etmek ve boş arazilerin arazi mafyasının eline geçmesini önlemek için bir proje gerçekleştirdi. Projeye göre Balçova sınırları içindeki belediyeye ait arsalar 300’er metrekare büyüklüğünde parsellenip vatandaşa satıldı, böylelikle gecekondulaşmanın önüne geçilip düzenli bir şehirleşme sağlanacaktı. Yaklaşık 5 bin kişi bu arsaları satın aldı. Bin 200 kişiye tapusu verildi. 3 bin 800 kişi ise tapusunu almak için sıralarının gelmesini beklerken 12 Eylül askeri darbesi oldu.

Yerine havacılar sitesi

Darbe ile belediye gibi Balçova Belediyesine de el konuldu, bir albay belediye başkanı olarak atandı. Vatandaşa satışı yapılan tapulu arsalar ise Milli Güvenlik Konseyi kararı ile İzmir Belediyesi’ne devredildi. Büyükşehir belediyesi’nin kurulmasıyla da arsalar belediye adına tescil edildi. Arsalara ait evraklar ise çuvallara doldurarak Büyükşehir’e taşındı ve bir süre sonra da kaybedildi. Böylece tapusunu alamayan yaklaşık 3 bin 800 kişi için bitmeyen bir mağduriyet dönemi başladı. İzmir Çeşme otoyolu yapılırken 2 bin kişi arsa bedellerini aldı. 3 bin 800 kişiye ise hiçbir ödeme yapılmadı. Aynı bölgede Oyak Sitesi ve 57. Havacılar sitesine özel imtiyazlar sağlanarak inşa edildi.

1 trilyon tazminat

Arsa mağdurları, 12 Eylül iddianamesinin kabul edilmesi üzerine darbenin lideri Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya ile birlikte Oyak ve 57. Havacılar Sitesi’nin planlanmasında görev alanların da yargılanmasını istiyor. Arsa mağdurlarının avukatı Mustafa Kemal Turan,”11 sene önce başlayan bir süreç bu, tam da 12 Eylül iddianamesinin kabul aşamasına denk geldi. 12 Eylül 1980 Askeri Rejimi olmasaydı, Balçova Belediyesi arsa mağdurları meselesi gibi bir sorun olmayacaktı” diyor.

2 bin kişi müşteki

2 bin arsa mağduru, davayı kazandıkları takdirde, 12 Eylül’ün yöneticilerinden 1 katrilyon lira kadar tazminat talep edecekler. Parayı devletten almak istemiyorlar, rücu ederek, sistemi bozan 12 Eylül darbecilerinden almanın yollarını arayacaklar. Ayrıca mağduriyetle ilgili dava AİHM’de de karar aşamasına geldi. İzmir Balçova’da Evren ve Şahinkaya hakkında suç duyurusunda bulunan 12 Eylül’ün arsa mağduru 2 bin kişi, darbecilerin yargılanmasında ‘müşteki’ olarak yer alacak.

12 EYLÜL İDDİANAMESİNİN SATIR ARALARI

Darbe erotik yayınları patlattı

12 Eylül darbecileri Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya hakkında açılan davanın iddianamesinde çarpıcı ayrıntılar yer aldı. İddianamedeki detaylar ve değerlendirmeler özetle şöyle:

DEMOKRASİ İÇSELLEŞTİRİLEMEDİ: İddianamede, özel yetkili savcı Kemal Çetin’in demokrasi konusunda görüşleri de yer aldı. “Mevcut sistemimizde tam demokrasinin halen içselleştirilemediğini, gücünü milletten almayan, seçimle işbaşına gelmemiş bürokrasinin bir şekilde ipleri elinde tutmak istediği” belirtildi.

EROTİK YAYINLAR: İddianamede basın özgürlüğüne getirilen sınırlamalar anlatılırken “Toplum üzerinde kurulan baskı ve aleyhe yayın yasaklarıyla düşünce hürriyeti tamamen ortadan kaldırılıyor, gazetelerin ve televizyonun hangi haberleri yazıp hangisini yazamayacaklarına MGK karar veriyordu. Sıkıyönetim yasaklarından bunalan gazeteler, çözümü magazin haberlerini yer vermekte buldu. Siyasi, ekonomik, sosyal gelişmeler hakkında yazmak hemen hemen ihtimal dışı idi. Bu süreçte asparagas ve erotik ağırlıklı yeni gazeteler türedi. Bu gazetelerin trajları milyonlara ulaşıyordu” tespiti yer aldı.

İŞKENCEYE ÖZEL BÖLÜM: Darbe döneminde işkencenin sistematik olarak uygulandığı belirtilen iddianamede, Evren’in, 2006’da bir tv programında söylediği “Evet itiraf ediyorum. Hapishanelerde işkencelere engel olamadık. Birçok insan bu yüzden sakat kaldı, öldü. Fırsat ellerine geçince gardiyanlar da ne yapsınlar İşkence yaptılar” sözlerini Evren’in işkenceden haberdar olmasına kanıt olarak gösterdi. 12 Eylül’den yönetimin “şeklen de olsa” sivillere devredildiği 1983’e kadar gözaltı ve cezaevinde 191 kişinin öldüğü belirtilen iddianamede Muhsin Yazıcıoğlu, Namık Kemal Zeybek, İbrahim Ünal, Yaşar Okuyan ve Orhan Miroğlu’nun da aralarında olduğu 22 kişinin işkence anlatımlarına yen verildi. İddianamede falaka, köpek saldırtma, cop sokma, lağım suyuna sokma, marş söyletme, pislik yedirme, tecavüz gibi yöntemler de tek tek sayıldı.

KAYASU’NUN İDDİANAMESİ: Savcı Çetin, suçlamalarına delil olarak TBMM ve Başbakanlık Kanunlar ve Kararlar’dan gelen yazılar, tanık ve müşteki ifadelerinin yanı sıra, Evren hakkında eski Adana Savcısı Sacit Kayasu tarafından hazırlanan iddianameyi de delil olarak gösterdi.

ECEVİT HÜKÜMETİNE ELEŞTİRİ: İddianamede Ecevit hükümeti için “Kıtlık tehlikesi nedeniyle Ecevit hükümeti halkın gözünden düşmüştü. Ülke uluslararası tefecilere muhtaç düştü” ifadeleri dikkat çekti.

İdamlar yok

İddianamede işkence sonucu ölümlere yer verilirken idamlardan bahsedilmemesi de dikkat çekti.

Kemal GÖKTAŞ/Vatan