1915 Çanakkale Boğaz Köprüsü, Çanakkale'ye ilgiyi artırdı!
1915 Çanakkale Boğaz Köprüsü ile Çanakkale Organize Sanayi Bölgesi, Çanakkale'ye olan ilginin artmasını sağladı..
Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Çanakkale Şube Başkanı Mehmet Özkurnaz, son dönemde yapılan yatıranlarda kentin yıldızının iyice parladığını vurguladı.
Posta'nın haberine göre, bu yatırımların ekonomik ve sosyal hayata büyük katkı koyacağını ifade eden Özkumaz, Çanakkale ile ilgili görüşlerini paylaştı.
1- Sizce özellikle hangi yatırımlar kentin geleceğini şekillendirdi?
Cumhuriyetimizin 100. yılında hizmete açılması hedeflenen 1915 Çanakkale Boğaz Köprüsü, Ezine’ye kurulmakta olan gıda ihtisas sanayisini geliştirecek Çanakkale Organize Sanayi Bölgesi, 2018 yılının Troya Yılı ilan edilmesiyle turizm dinamikliğinin artacak olması, marka değerlerimizin öne çıkarılması, üniversitemizin kentin önünde aydınlatıcı meşale olarak etrafına her geçen yıl daha çok ışık saçması, yurtdışma direkt gümrük kapısını açan Kepez ve Küçükkuyu Gümrük limanları gibi yatırım hamleleri, son senelerde Çanakkale’yi Türkiye’nin yükselen yıldızı haline dönüştürdü.
İLGİ GİDEREK ÇOĞALIYOR
2- Peki bu hamleler arasında sizce ilk sırada hangisi geliyor?
Çanakkale’nin büyümesindeki asıl neden boğaz köprüsünün temelinin atılması. Bu yatırım Çanakkale’ye teveccühün artmasına neden oldu. Çanakkale olarak, hemen hemen dört mevsimin yaşandığı, her türlü ürünün üretiminin bulunduğu ve sanayi dalında yaratılan markalarla dünya devlerine adını yazdıran, gerçek anlamda büyük sanayilerin olduğu bir bölge konumuna gelmekten son derece mutluyuz. Çanakkale’nin gelişmesi yönünde başta hükümetimiz olmak üzere, AK Parti Grup Başkan vekilimiz Bülent Turan, Çanakkale’nin yatırımlarının gerçekleşmesine kolaylık sağlayan bakanlanmız ve özellikle de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın, üzerine düşeni fazlasıyla yaptığını düşünüyorum.
İSTİHDAM ARTMALI
3- Bu yatırımlar beraberinde istihdamı da getirecek mi?
Çanakkale’de sivil toplum örgütlerinin, işadamlannm 500’e yakın derneği bulunuyor. Bu da yerel duyarlılık ve örgütlülük anlamında zengin bir kentte yaşanıldığını gösteriyor. Kentin daha da büyümesi için istihdamın artması gerekiyor. Bunun için de birbirimizden güç alarak, güç birliğiyle daha çok çalışmamız lazım. Çanakkale’nin yüzde 65’i tanm kesimidir. Taranın yenilenmesi, ürünlerin kalitesinin artınlması konusunda çiftçimiz çok hassastır. Gerek kooperatiflerimiz gerekse köylerimizdeki kanaat önderlerinin biraraya gelerek ürün kalitesini nasıl yükseltebilecekleri konusunda yaptıklan çalışmaların altyapıları hemen hemen tamamlanmış durumda. Sanayicimiz zaten bu konuda boş durmuyor. Herkesin üzerine düşeni fazlasıyla yapığına inanıyoruz. Üretimin amacı, yine markalaşmadan geçeceği gibi, ürünü hak ettiği fiyattan pazara sürebilmek, çiftçimizin refah düzeyini yükseltmektir. Sanayicimizin istihdamı artırmak konusunda neler yapılabileceğini irdelenmesi için güçbirliğimizi daha aktif kılmak zorundayız.
AR-GE GELİŞECEK
4- Siz 100. yılda nasıl bir Çanakkale düşünüyorsunuz?
‘İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın’ anlayışını düstur olarak kabul ediyoruz. “Cumhuriyetimizin 100. yılında hizmete açılması hedeflenen 1915 Çanakkale Boğaz Köprüsü, Ezine’ye kurulmakta,olan gıda ihtisas sanayini geliştirecek Çanakkale Organize Sanayi Bölgesi, 2018 Yılının Troya Yılı ilan edilmesiyle turizm dinamikliğinin artacak olması, marka değerlerimizin öne çıkanlması, yurtdışma direkt gümrük kapısını açan Kepez ve Küçükkuyu Gümrük limanlan son üç yıl içersinde insanı yaşatan devlet anlayışı olarak kabul görmekte. Üniversitemizin etkinliğini artırmasıyla Çanakkale, Ar-Ge anlamında da çok farklı yerlerde olacaktır.
KENTLEŞMEDE SORUN
5- Bütün bu gelişmeler kentin çehresini de değiştiriyordur?
Çanakkale’de planlı kentleşme eksikliği duyuluyor. Şehircilik anlamında model kent imajı halen yakalanamadı. Yaşanılabilir bir şehrin temeli planlı bir kentleşmeye dayanır. Bunun için belediyeciliğin hantal yapıdan kurtulması gerekiyor. Yapılaşmalara baktığımızda bölgeler olarak 100 binlik haritalarda, Çanakkale-Balıkesir planlamalannda olduğu gibi doğru kararlann verilebilmesi noktasında biz sivil toplum örgütleri olarak sürece katkımızı koyuyoruz. Fakat kentleşmede planlı yapılaşmayı halen yaşama geçiremedik. Oysa büyüme ile birlikte yaşanabilir kent olmak çok mühim. Çanakkale’nin kentleşmeyi, yapılaşmayı ve planlamayı ona göre değerlendirmesi gerekir. Sanınm bu noktada belediyeler siyasi oy kaygılanndan ötürü kent siluetine bir türlü kimlik kazandıramıyor. Nüfusumuz merkez ilçede 120 binlere ulaştı. Ancak trafik ile alakalı yaşanan sıkışıklıkta bir otopark sorununu dahi çözemedik.
Bu noktada yerel yönetimden gerekli hassasiyetleri beklemek hakkımız diye düşünüyorum. Belediyecilikte çağdaş, modern ve sorunlann pratik çözümü noktasında hantal yapıdan kurtulmak gerekir.
1915 RUHU DEVAM EDİYOR
6- Çanakkale tarihi ile de Türkiye’nin en önemli kenti olma özelliğini devam ettiriyor mu?
Emperyalist işgale karşı vatan savunmasında tarih yazan, güçlü donanmalara geçiş izni vermeyen Çanakkale’de, 1915 ruhu aynen muhafaza ediliyor. Türkiye’nin bölünmez bütünlüğü için gerek terörizmle mücadelede, gerekse görev şehidi olarak Çanakkale birçok şehit vermiştir. Cumhuriyetin ve bağımsızlığımızın yaşatıldığı Çanakkale’yi muasır şehirler seviyesine yükseltme azmini içimizde taşıyoruz. Yerli ve milli olan üretimlerin Çanakkale patentli firmalardan oluşması gurur vesilemiz. Bizler cumhuriyeti içi boşaltılmış kuru bir slogan olarak değerlendirmiyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün söylevlerindeki gibi üreterek, millileşerek cumhuriyeti anlamlaştırmak gerektiğini düşünüyoruz.