1954 yılında kira sorunu: Kiralar serbest bırakılmasın!

1955 yılında mağaza ve dükkan kiralarının serbest bırakılacağına yönelik yeni karar sonrası halk ayaklanmış. Bu durumun konut kiralarını da etkileyeceğini ve fiyatların artmasından endişe eden halk isyan etmiş.

İSTANBUL'DA HALK KİRA ÖDEYEMİYOR!

1954 yılında özellikle İstabul'da artan nüfus barınma sorununu da gündeme getirmiş. Şehirde, zengin ve orta kesim dışındaki halkın kiralarını ödeyemediği ve gecekondularda yaşadığı belirtilmiş. 

EV KİRALARI SERBEST KALMASIN!

1955 yılı Haziran ayında mesken kiralarının da serbest olmasının kiracıları mağdur edeceğini söyleyen halk, ev sahiplerinin yüksek miktarda paralar isteyeğinden korkarak bu duruma hükümetin müdahale etmesini istemiş.

YENİ İNŞAATLAR YAPILMASINA RAĞMEN KONUT SORUNU ÇÖZÜLEMİYOR

1954 yılında yeni inşaatların yapılmasına ramen konut piyasasındaki buhran devam ediyormuş. Çünkü yeni binalar herkese elverişli olmayacak şekilde pahalıymış. Bu binaların zengin ve orta kesim için yapıldığını söyleyen halk, kiralara çözüm getirilmesini talep etmiş.

Söz konusu haber 18 Haziran 1954 yılında Vatan Gazetesi'nde 'Mebuslarımız ve hükümetimiz mesken kiraları üzerinde durmalıdırlar' başlığı ile kaleme alınmış. İşte o haber...

Mebuslarımız ve hükümetimiz mesken kiraları üzerinde durmalıdırlar

''955 yılı ocak ayında serbest olacak mağaza ve dükkân kiralarının tahdidi için bazı mebusilarımızın teşebbüse geçtiklerini, buna ait kanunda tadilat yapılmasını teklif ettiklerini öğrendik, memlekette kiraların artacağından yalnız tüccar ve esnaf değil, meskenlerde oturan evsiz insanlar da muztariptirler, Hele gelirleri mahdut olanlar ne yapacaklarını acı acı düşünüyorlar.

Şehirlerin bilhassa İstanbulun nüfusu günden güne artıyor. Şehir de zengin ve orta tabakadan ziyade fakir halk daha çoktur, Bunlar yüksek kira veremediklerinden eski ve çoğu harap evlerin birer odasında üstüste ve (gecekondu denilen barakalarda gayrisıhhi bir durumda oturmak degil, barınmak zaruretinde kalmışlardır.

955 yılı haziranında mesken kiraları da serbest olunca oturdukları evlerin sahipleri bun lardan yüksek para istiyecekler ve o zaman halkın ekserisi çok müşkül vaziyete düşeceklerdir. Yeni insaat yapıldığı halde mesken buhranının bir türlü önüne geçilemiyor, Çünkü yeni binalar herkese elverişli olamayacak derecede pahalıdır.

Bunların çoğun da fakirler değil. orta halliler bile oturamaziar. Bunlaria beraber kiracısız kalmış yerler pek azdır. Bir takım kimseler ailesi ni barındıracak bir yer bulmak zaruretinde kalıyor ve binnetice kendisinin ve çocuklarının yiyeceklerinden, giyeceklerinden ve sair ihtiyaçlarından kısarak istenilen parayı veriyor.

(Mağaza ve dükkân kiraları ziyadeleşirse her şey pahalılaşacaktır) diye düşünülerek yapılan tahdit teklifinin (mesken kiraları da artarsa orta hallilerin ve fakirlerin büsbürün fena vaziyete girecekleri) de hesaba katılıp u mumi olarak ele alınması ciremdir.

Gerek hükümetimizin ve gerek mebuslarımızın memleket davası olan bu işte (geçimlerini ki ralardan aldıkları para ile temin eden bir kısım bina sahiplerinin bugünkü iktisadi duruma göre haklı isteklerini ve gelirleri mahdut kiracıların da yine haklı dileklerini) mezę ve telif etmek suretiyle şimdiden münasip bir şekli hal bulmalarını rica ederiz.''