Emlakta Nostalji

1989 yılında Caferağa Medresesi ''kültür merkezi'' olarak hizmete açılmış!

1989 yılında Caferağa Medresesi, Türk Kültürüne Hizmet Vakfı tarafından restore edilerek ''kültür merkezi'' olarak hizmete açılmış. Mimar Sinan'ın inşa ettiği 55 medreseden biri olan Caferağa'da geleneksel Türk el sanatları yaşatılacakmış.



Caferağa Medresesi'nde Türk el sanatları yaşatılacak


İstanbul yeni bir kültür merkezine kavuştu


Mimar Sinan'ın eserlerinden olan Caferağa Medresesi, Türk Kültürüne Hizmet Vakfı tarafından restore edilerek ''kültür merkezi'' olarak hizmete açıldı


Caferağa Medresesi Kültür Merkezi'nde hat, tezhip, minyatür, çini, bakır işletmeciliği, halı, kilim, dericilik, ebru ve benzeri dallarda kurslar düzenlenerek yeni ustalar yetişecek


   İstanbul, Alemdar'da Mimar Sinan'ın inşa ettiği Caferağa Medresesi bir törenle Kültür Merkezi olarak hizmete girdi. Kısa süre önce Türk Kültürüne Hizmet Vakfı tarafından restore edilen medresede geleneksel Türk el sanatlarıyla ilgili kurslar verilecek.

   Türk Kültürüne Hizmet Vakfı Başkanı Hulusi Çetinoğlu Türk kültürünün dünyanın en eski ve en geniş sınırlara sahip bulunan bir kültür olduğunu ifade ederek, ''Tarih boyunca, her sabah Türk kültüründen çeşitli örneklerin hemen her yerde derin izlerini görmek mümkündür. Bunları canlı tutmak, yeni nesillere tanıtmak Türk Kültürüne Hizmet Vakfı'nın da üzerinde hassasiyetle durduğu hususlardır'' dedi.

   Caferağa Medresesi Kültür Merkezi'nde faaliyette bulunan sanatkarları temsilen konuşan Gündağ Kayaoğlu'da ''geleneksel Türk el sanatları''nın milli kültürümüzün orijinal ve en verimli kaynakları arasında yer aldığını söyledi.

   Kayaoğlu, ''Bu kaynakların iyi tanıtılması için iyi bilinmesi gerekir. El Sanatları Merkezi'nde her şeyden önce geleneksel kültürümüze ait örneklerin doğru değerlendirilmesi sağlanacaktır'' dedi.

   Caferağa Medresesi Kültür Merkezi'nde hat, tezhip, minyatür, çini, bakır, camcılık, halı, kilim, dericilik, ebru vb. sanatlarda usta çırak usulü ile bir yandan yeni ustalar yetiştirilirken, diğer yandan da Türk el sanatlarıyla ilgilenen amatörlerin bilgi sahibi olmalarına çalışılacak. Medresenin bazı odaları da kurslardan arta kalan zamanlarda sohbet, konferans, dia gösterileri gibi kültürel faaliyetler için ayrıldı. 

   Babüssade ağalarından Cafer Ağa tarafından yaptırılmaya başlanan ancak ölümü üzerine 1559-60 yıllarında kardeşi Gazanfer Ağa zamanında tamamlanan yapı, Mimar Sinan'ın inşa ettiği 55 medreseden biri olup 16. yüzyıl klasik Osmanlı medresesi tipindedir. Dikdörtgen bir avlu etrafında on dört talebe odası ve büyük bir dershaneden meydana gelen yapı, dik eğimli bir arsa üzerinde kurulduğundan, Alemdar Caddesi'ne bakan odaların alt bölümlerine dükkanlar inşa edilmiştir.

   Malzeme ve işçilik açısından tamamen orijinal haline sadık kalınarak restore edilen medrese 1767'de bir yangınla tahrip olmuş ve son olarak 1845-47 yıllarında esaslı bir tamirat görmüştü.


Tercüman Gazetesi 28 Mayıs 1989 



Abdullah Kutalmış MIZRAK/Emlakkulisi.com