1990 yılında İTÜ'nün arazisi yağmalanmış!

1990 yılında İTÜ'nün 1 milyon 500 bin metrekarelik arazisi gecekondu işgali altında kalmış. Küçükarmutlu'yu da içine alarak, Baltalimanı'na kadar uzanan üniversiteye ait arazide gecekondu mahallesi oluşmuş.

İTÜ arazisine kondular

Ferit FARSAKOĞLU

1 milyon 500 bin m2 arazisi gecekondu işgali altında kalan İTÜ Rektörü Prof. İhsan Kayan, ''Kendimi enayi yerine konmuş hissediyorum, devleti arıyorum'' dedi. Prof. Kayan, İstanbul Valiliği'ni ve Sarıyer Belediyesi'ni suçladı. Gecekonduların en fazla rağbet ettiği Sarıyer'in Belediye Başkanı İhsan Yalçın da konunun devlet politikasıyla çözümlenebileceğini belirtti ve ''Ben Don Kişot değilim'' diyerek kendini savundu.

''YETKİLİLER KORUYOR''

   Baltalimanı sırtlarındaki Küçükarmutlu'da yeni bir gecekondu mahallesi oluştu. İstanbul Boğazı'na kuşbakışı hakim olan Küçükarmutlu Tepesi İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ)'ne ait. Son 1 senede oluşan gecekondu mahallesinde geçen yaz yapılan operasyonda 1183 tane gecekondu yıkılmıştı. Ancak yıkımın üzerinden bir ay geçmeden, yıkılanların yeri tekrar dolduruldu. Çalışmalarını oldukça rahat bir şekilde sürdüren gecekonducular, yaptıkları işi saklama gereğini de hissetmiyorlar. Gündüzleri temel atıp, kondularını istedikleri şekilde yapıyorlar.

   Merkez binası Maslak'ta bulunan İTÜ'nün arazisi Küçükarmutlu'yu da içine alarak, Baltalimanı'na kadar uzanıyor. Arazisinin her gün bir parçasını daha gecekonduculara kaptıran Rektör Prof. İlhan Kayan, işgalin örgütlü bir güç tarafından yapıldığını söyledi. Yetkilileri göreve çağıran Prof. İlhan Kayan şöyle konuştu:

   ''Ne polisimiz, ne korucumuz var. Bekçi deseniz, biz şimdi oturduğumuz binaları bile zor koruyoruz onlarla. Gücümüz olmadığı için baş edemiyoruz. Belediye ve valilikten yardım istiyoruz, onlar yardım etmiyor. Belediyeler bu işte hiç gönüllü davranmıyorlar. Sansasyon yaratacak Uyun villalarını yıkarken gayet kahraman kesiliyorlar ama bu gecekonduları yıkmakta ortada yoklar. Hatta yardım etmiyorlar, koruyorlar. Arazimize tel çektirmek istedik, müteahhidimizi kovaladılar. İncelemeye giden bir ekibimiz zor döndü. Üzerlerine yürümüşler. Kaba kuvvet hakim. Üniversitenin kaba kuvvete karşı koyacak gücü yok.''

   Son çare olarak Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün savunması için kendilerinden yer isteyen askerlere umut bağladıklarını belirten Prof. Kayan, şöyle devam etti:

   ''Bizden yer isteyen askerlere 'Mümkün olduğu kadar geniş bir yer çevirin, işinize yetecek yeri alın, gerisini bize verin' dedik. Askerlerin gücünden yararlanıp, bir kısım araziyi kurtaralım istiyoruz. Gecekondularda oturanlardan pek çoğu kiracı. Mal sahipleri başka yerlerde oturuyor. Kimi kime şikayet edeceğimiz bilemez hale geldik.''

   Belediyelerin bir takım politik çıkar uğruna gecekondulaşmaya göz yumduğunu iddia eden Prof. İlhan Kayan, yasaların ayaklar altına alındığını söyledi. Prof. Kayan, ''Kendimi enayi yerine konmuş hissediyorum. Ben tüm yasalara titizlikle uyarken, millet en olmadık şekilde ihlal ediyor, hiçbir şey de yapılmıyor. Müdahale etmesi gereken insanlar buna göz yumuyor. Bu, insanı isyan ettiriyor. Devleti arıyoruz'' dedi.

   Gecekondu sorununun çözümü için bir devlet politikası gerektiğini belirten Sarıyer Belediye Başkanı İhsan Yalçın, ''Sorun yasalar, devlet ve büyükşehir belediyelerinin işbirliğiyle çözülür'' dedi. İTÜ Rektörü Prof. Kayan'ı ihmalle suçlayan ve ''Babalarının uşağı yok burada'' diyen İhsan Yalçın, şöyle konuştu: ''Küçükarmutlu'da 1183 tane gecekondu yıktık. Üniversiteye, 'Yıkımdan sonra arazinizi telle çevirin' dedik, yapmadılar. Arazilerin 1 m2'si bile Sarıyer Belediyesi'ne ait değil. İTÜ ile Büyükşehir Belediyesi'nin ortak malı. Arsa başkasının olacak, rantını başkası alacak, hiçbir imkanı olmayan Sarıyer Belediyesi gidip yıkım yapacak. Üniversiteyi kınıyorum ve tutumlarında art niyet seziyorum.''

   Sarıyer Kaymakamlığı ile İstanbul Valiliği'ni de duyarsızlıkla itham eden İhsan Yalçın, yazışmalarının bile gerekli yerlere ulaştırılmadığını ileri sürdü. İhsan Yalçın şöyle dedi:

   ''Ben Don Kişot değilim. Valilikten yardım istiyorum. Sarıyer Kaymakamlığı, yetkisi olmadığı halde yazılarımızı vilayete iletmiyor. Büyükşehir Belediyesi'ne, 'Arazi sizindir, tedbir alın' dedik. Bir proje hazırladık, Büyükşehir'e 'Araziyi bize verin, vatandaşa ev yapalım' dedik. Büyükşehir Belediyesi, nüfus yoğunluğu yaratacağı gerekçesiyle karşı çıktı. Eskiden Büyükşehir Belediyesi gelip yıkım yaparmış burada, kendilerine yardımcı olacağımızı söyledik, yıkmadılar.''

Milliyet Gazetesi 8 Temmuz 1990

Abdullah Kutalmış MIZRAK/Emlakkulisi.com