2 milyon kiracıyı yakından ilgilendiren yasa iptal mi oluyor?

Borçlar Kanunu’ nun 1 Temmuz’ da yürürlüğe giren ve 10 yılını doldurmuş 2 milyona yakın kiracıyı yakından ilgilendiren maddesi sonrası kiracılar arasında büyük panik yaşanmaya başlandı...

Borçlar Kanunu’nun 1 Temmuz’da yürürlüğe giren ve 10 yılını doldurmuş 2 milyona yakın kiracıyı yakından ilgilendiren maddesi sonrası kiracılar arasında büyük panik yaşanmaya başlandı. Çünkü söz konusu madde ile mülk sahipleri 10 yılını doldurmuş kiracısını hiçbir sebep göstermeksizin kapının önüne koyabiliyor ve mülküyle ilgili istediği şekilde tasarrufta bulunabiliyor.

Haber 7'nin haberine göre işte bu yasayı fırsat bilen birçok mülk sahibi yasa yürürlüğe girer girmez harekete geçti ve avukatları aracılığı ile kiracılarından evini ya da işyerini boşaltmasını istedi.

KURUNUN YANINDA YAŞ DA YANDI!

Hal böyle olunca da çok kritik bir öneme sahip olan düzenlemede korkulan oldu ve tabiri caizse kurunun yanında yaş da yandı. Yıllarca mal sahibine her anlamda kan kusturan kiracıların yanı sıra her yönüyle tüm yükümlülüklerini yerine getiren kiracılar da düzenlemenin kurbanı oldu.

TARİHİ MEKANLARDA KAPANMA RİSKİ

İstiklal Caddesi, Taksim, Eminönü ve Sultanahmet gibi turistlerin yoğun olarak bulunduğu bölgelerdeki tarihi mekânlar yasa ile birlikte daha fazla kira hırsı karşısında kapanma riskiyle yüz yüze geldi. 

KONTRATLAR YENİ KİRALARLA GÜNCELLENDİ

Tabi sadece tarihi mekânlar değil; 10 yılını doldurmuş ve bölgesinde markalaşmış onlarca işyeri sahibi de değerinde kira vermesine rağmen, işgüzar mülk sahiplerinin yeni düzenleme ile birlikte elin geçen ‘’10 yıl’’ kozu yüzünden ya dükkânından oldu ya da dükkanından olmamak için tekrardan masaya oturarak kira ücretlerinde güncelleme yapmak zorunda kaldı.

MECLİS'E ŞİKAYET YAĞDI

Yaşanan tüm bu olumsuz gelişmelerden Meclis de nasibini aldı. Konuyla ilgili Meclis'e de çok sayıda şikâyet mektubu gönderildi. Gelen şikayetler üzerine harekete geçildi ve bir kanun teklifi hazırlandı.

YASANIN İPTALİ İSTENDİ

Hazırlanan kanun teklifinde düzenlemenin 2079 sayılı T.C. Anayasası’nın Esnaf ve Sanatkârların Korunması başlıklı 173’üncü maddesinde düzenlenen ‘’Devlet esnaf ve sanatkârı koruyucu ve destekleyici tedbirleri alır.’’ Hükmüne açıkça aykırılık teşkil ettiği ve ciddi zararlara yol açabileceği belirtilerek Borçlar Kanunu’ndaki ilgili maddenin iptali istendi.

TEKLİF KOMİSYONDA

Hazırlanan kanun teklifi Meclis Adalet Komisyonu’na da sunuldu. Kiracıları umutlandıracak teklifin ilgili komisyondan geçmesi halinde Meclis’te görüşülerek karara bağlanması bekleniyor. 

Konuyla ilgili görüşüne başvurduğumuz Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER) emlak Komisyonu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi Hatice Kolçak ise kendilerine de çok sayıda şikayet geldiğini dile getirerek sorunun çözümüne yönelik ilginç bir teklifte bulundu.

HER İKİ TARAFTA KENDİNE GÖRE MAĞDUR! 

Eski kiracıların tahliyelerinin on yıldan sonra mümkün kılınmasının konut kiracılarını da işyeri kiracılarını da zor durumda bıraktığını söyleyen Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER) Emlak Komisyonu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi Hatice Kolçak, kendilerine gelen şikayetlere baktıklarında hem konut hem de işyeri tarafında kiracıların; mevcut yerlerinden olarak tüm kazanımlarını kaybedeceklerini haklı bir şekilde dile getirdiğini ancak mülk sahipleri tarafında da artan vergiler ve lokal değerler göz önünde bulundurulduğunda aldıkları kiraların piyasanın çok altında olduğu ve bu durumun da karşı tarafta da mağduriyet yaşattığının görüldüğünü belirtti.

RÜCHAN HAKKI GETİRİLMELİ

TÜSODER olarak soruna yönelik farklı bir çözüm önerisi sunduklarını dile getiren Kolçak, mal sahibi on yıldan fazladır kirada olan mülklerini kiralamaya devam edeceklerse kiracının rüçhan yani öncelik hakkının olması gerektiğini ifade ederek, ‘’Kiraya veren eski kiracısına, bak senin zamanın doldu ama ben burayı tekrar kiraya vermeye devam edeceğim ve senin önceliğin var demeli. Eski kiracı ile mal sahibi masa başında yeniden piyasa rayiçlerinde anlaşma yoluna gitmeli. Piyasa kira rayiçlerinde anlaşma sağlanamıyorsa masrafları her iki tarafında karşılayacağı şekilde Sulh Hukuk Hakimliğinin vereceği bilirkişi marifetiyle kira tespit kararı sonrasında ortaya çıkacak meblağ baz alınarak yeni bir kira anlaşması sağlanabilir. Bu anlaşma ile gerek kiraya veren gerekse kiracı mağdur olmaktan çıkacak her iki taraf içinde adil bir durum söz konusu olacaktır.’’ diye konuştu.

Milliyet