Sektörel

22 milyon vatandaş riskli yapılarda yaşıyor!

Türkiye İMSAD (Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği) tarafından 39’uncu kez düzenlenen ‘Gündem Buluşmaları’ toplantısında Türkiye'nin deprem gerçeği konuşuldu. 

Türkiye İMSAD (Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği) tarafından 39’uncu kez düzenlenen ‘Gündem Buluşmaları’ toplantısı, 3 Aralık Perşembe günü Demirdöküm’ün katkılarıyla online olarak gerçekleştirildi.  Açılışını Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu, moderatörlüğünü Türkiye İMSAD Başkan Vekili Ferdi Erdoğan’ın yaptığı ‘Pandeminin Domino Etkisi: COVID-19/EKONOMİ-21’ başlıklı toplantı, inşaat malzemesi sanayicileri, iş dünyasından isimler ve sektör profesyonelleri tarafından ilgiyle takip edildi. Toplantının konuşmacısı Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürlesel, dünya ve Türkiye ekonomisindeki son gelişmeleri tartışıldı. 

Türkiye İMSAD’ın bir önceki Gündem Buluşmaları toplantısında, Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Mithat Yenigün ve GYODER Başkanı Mehmet Kalyoncu ile birlikte deprem güvenliği için kalıcı çözüm üretmek amacıyla bir araya geldiklerini belirten Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu, “Çok yüksek bir uyum yakaladığımız bu toplantının ardından Türkiye Müteahhitler Birliği’nin öncülüğünde, sektörümüzün önde gelen sivil toplum kuruluşlarının başkanlarıyla, deprem güvenliğini ülkemize yakışır hale getirebilmek için bir bildiri yayınladık” dedi.

22 milyon vatandaşımız riskli yapılarda yaşıyor 

Deprem güvenliği kapsamında 6,7 milyon riskli konutun dönüşümünü gerçekleştirmenin çok büyük bir sorun olduğunu vurgulayan Tayfun Küçükoğlu, “Bu sorunu kısa vadeli çözümler ve heveslerle değil, 15-20 yılı kapsayan, bilinçli, topyekûn bir seferberlik şuuru ile giderebileceğimize inanıyoruz. Ülkemizde şu an 6,7 milyon riskli konutta 22 milyon vatandaşımızın barındığını kabul ediyoruz. Önümüzdeki 5 yıl içinde büyük bir başarı ile 1,5 milyon konutun dönüşmesiyle 5 milyon vatandaşımızın daha güvenli konutlarda oturabilecek. Ancak 5 yıl sonra da 17 milyon vatandaşımız riskli konutlarda oturmaya devam edecek” şeklinde konuştu. 

Her deprem sonrası yükselen heyecanımız kanıksamaya dönüşmemeli 

Türkiye’deki binaların depreme güvenli hale gelebilmesi için inşaat sektörünün, tüm bileşenleriyle dünya çapında, gelişmiş imkanlara sahip olduğunu söyleyen Tayfun Küçükoğlu, şu açıklamalarda bulundu:  

“Müteahhitlik hizmetlerimizle, mühendislik, proje geliştirme ve uygulamanın yanı sıra inşaat malzemesi sanayimizin teknolojisiyle, kapasitesi, maliyet ve fiyat performansı ile çok ileri seviyedeyiz. Sahip olduğumuz bu güce güvenerek, depreme dayanıklı konutlara geçebilme seferberliğine daha büyük umutla bakıyoruz. Her deprem sonrası yükselen heyecanımız, zaman geçtikçe unutmaya ve kanıksamaya dönüşmemeli. Bunun için de toplumumuzun deprem güvenliği bilincinin geliştirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Sorunlu bina stokumuzu ülkemize, sektörümüze yakışan seviyeye getirmemiz için uzun vadeli, daha istikrarlı, kararlı ve sürekli bir çabaya ihtiyacımız var. Dolayısıyla toplumun topyekûn bir bilinçlenmeyle, kaynaklarını güvenli konutlarda oturmaya yönelteceği bir süreci başlatmayı amaçlıyoruz.”

Potansiyelimize güvenerek yolumuza devam etmeliyiz 

39. ‘Gündem Buluşmaları’ toplantısında ele alınacak konuların firmaların 2021 hazırlıklarına olumlu katkı yapacağını, katılımcılara ilham vereceğini belirten Tayfun Küçükoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Türkiye ekonomisinin üçüncü çeyrekte yüzde 6,7 büyümesini, ülkemiz ve sektörümüz adına umut verici buluyorum. Pandemi etkisiyle belirsizliklerle dolu bir dönemde, ülkemize ve ülkemizin güçlü potansiyeline güvenerek yolumuza devam etmeliyiz.”

Türkiye İMSAD 39. Gündem Buluşmaları toplantısı 3 Aralık'ta!