Emlak Terimleri

4 soruda kentsel dönüşümde vergi avantajları!

Kentsel dönüşüm kapsamında ev ve işyeri yıkılan hak sahiplerine sunulan avantajlar arasında vergi muafiyeti yer alıyor. Peki, kentsel dönüşümde hak sahipleri hangi vergi ve harçları ödemeyecek?

Kentsel dönüşüm çalışmaları, Türkiye genelinde riskli olan il ve bölgelerde hız kesmeden devam ediyor. Gerek bireysel başvurular ile, gerek belediyelerin riskli olarak belirlediği alanlarda başlayan kentsel dönüşümde ev ve iş yerleri yıkılan hak sahiplerine bazı avantajlar sunuluyor.


Sunulan bu avantajların başında kentsel dönüşümde vergi muafiyeti geliyor. Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliği'nde belirtilen harç ve vergilerin ödemesi yapılmıyor.


Peki, kentsel dönüşümde vergi avantajları nelerdir? Kentsel dönüşümde hak sahipleri hangi vergi ve harçları ödemeyecek?

 

1- Kentsel dönüşümde vergi avantajları nelerdir? 

İlgili kurum veya gerçek veya özel hukuk tüzel kişilerince yapılacak olan işlem, sözleşme, devir ve tesciller ile uygulamalar, noter harcı, tapu harcı, belediyelerce alman harçlar, damga vergisi, veraset ve intikal vergisi, döner sermaye ücreti ve diğer ücretlerden; kullandırılan krediler sebebiyle lehe alınacak paralar ise banka ve sigorta muameleleri vergisinden muaf oluyor.

  

2- Yapı alanındaki artışlar için vergi ödenir mi?

Riskli alanlarda gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişilerince, İlgili kurum adına değil de kendi adlarına uygulamada bulunulması halinde, riskli alanlardaki yapıların mevcut alanları için daha önce belediyelerce alınan harç ve ücretlere ilave olarak, sadece kullanım maksadı değişiklikleri ile yapı alanındaki artışlar için hesaplanan harç ve ücret farkları alınıyor.

      

3- İmara uygun olmayan yapılarda harç muafiyeti uygulanıyor mu?

Uygulama alanındaki mevcut yapıların İmar Mevzuatına uygun olup olmadığına bakılmaksızın, yukarıda belirtilen vergi, harç ve ücret muafiyetleri uygulanır.

      

4- Alınmaması gereken harç, vergi ve ücretler nelerdir?

1) 2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 38 inci maddesi uyarınca alınan noter harçları.

      

2) Harçlar Kanununun 57 nci maddesi (4 sayılı tarife) uyarınca alınan tapu ve kadastro harçları.

      

3) 26/5/1981 tarihli ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 79 uncu, 80 inci, 84 üncü ve Ek 1 inci maddesi uyarınca belediyelerce alınan harçlar.

      

4) 1/7/1964 tarihli ve 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu uyarınca damga vergisine tâbi kâğıtlar sebebiyle alınan damga vergisi.

      

5) 8/6/1959 tarihli ve 7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu uyarınca alınan veraset ve intikal vergisi.

     

6) Kurum ve kuruluşlarca döner sermaye ücreti adı altında alınan bütün ücretler; Belediye Gelirleri Kanununun 86 ncı, 87 nci, 88 inci ve 97 nci maddeleri ile 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununun 21 inci ve 23 üncü maddeleri uyarınca alınan her türlü ücret ve riskli olarak tespit edilen binaya ilişkin olarak 1/7/1993 tarihli ve 21624 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Otopark Yönetmeliği uyarınca alınanlar da dahil olmak üzere, belediye meclisi kararı ile belirlenen ve alınan her türlü ücret.


7) Kullandırılacak kredilerden dolayı lehe alınacak paralar sebebiyle 13/7/1956 tarihli ve 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu uyarınca alınması gereken banka ve sigorta muameleleri vergisi.”




Işıl Seren KESKİN/Emlakkulisi.com