5. Türkiye Altyapı Finansmanı Konferansı düzenlendi!
5. Türkiye Altyapı Finansmanı Konferansı'nın açılışında konuşan Ogliengo, Türkiye"nin dünyada kriz sonrasında önemli bir büyüme motoru olduğunu ve giderek Avrupa"nın odağına oturduğunu belirtti
UniCredit Yönetim Kurulu Üyesi ve UniCredit Corporate&Investment Banking Finans ve Danışmanlık Bölümü Başkanı Vittorio Ogliengo, önümüzdeki 3-4 yılda proje finansmanı için 20-25 milyar dolarlık bir potansiyel olabileceğini öngördüklerini kaydetti. 5. Türkiye Altyapı Finansmanı Konferansı'nın açılışında konuşan Ogliengo, Türkiye"nin dünyada kriz sonrasında önemli bir büyüme motoru olduğunu ve giderek Avrupa"nın odağına oturduğunu belirterek, Türkiye"nin 2011 ve 2012 yıllarında Avrupa"nın en hızlı büyüyen ekonomisi olmasının beklendiğini söyledi.
Ogliengo, '2010"da Türkiye"nin yüzde 7, 2011"de yüzde 4,5 büyümesini bekliyoruz. Bunlara rağmen enflasyonun tek haneli kalacağını ve faiz oranlarının da yüzde 10"un altında seyredeceğini öngörüyoruz' diyerek, doğrudan yabancı yatırımlarda son yıllarda katedilen önemli mesafede bankacılık sektörüne ilginin önemli rol oynadığını, 2009 yılında olumsuz koşullara rağmen enerji sektörüne yatırımların arttığını dile getirdi.
Bankacılık sektörünün sermaye açısından iyi durumda olduğuna işaret eden Ogliengo, likidite ve kapitalizasyonun üzerinde durulması gerektiğini kaydetti. Basel 3 ile daha fazla likidite ve daha fazla sermayeye karşılık daha düşük marjlı ürünlere yoğunlaşılacağını, müşteriler için daha yüksek kredi maliyetlerine neden olsa da 2018"e kadar düzenlemelerin oturtulması, uyum sağlama süreçlerinin tamamlanması için süre olacağını anlattı.
Ogliengo, bankaların çoğunun Türkiye"yi önemli bir pazar olarak gördüğünü ve proje finansmanı konusunda Türkiye"de piyasanın yeni bir seviyeye geldiğini ifade ederek, nakliye, ulaşım, sağlık gibi alanlarda projelerin artacağını belirtti. Ogliengo, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Önümüzdeki 3-4 yılda proje finansmanı için 20-25 milyar dolarlık bir potansiyel olabileceğini öngörüyoruz. Geçen sene 30 milyar dolarlık bir öngörüde bulunmuştuk, bunu biraz geri çektik. Projelerin daha çok altyapı, liman özelleştirmeleri, enerji ve gaz, sağlık alanlarında yoğunlaşacağını düşünüyoruz.Toplam hacmin 3-4 milyar dolarlık kısmını sağlık sektöründe kamu-özel sektör işbirliği projeleri oluşturacaktır. Bu işlemlerin piyasaya kazandırılmasında ciddi yardımlarımız olacağını düşünüyoruz. Önümüzdeki 2 yıl boyunca 2 milyar avroluk bir hacim olabilir.'
Türkiye"yi kendileri için kritik önemde bir pazar olarak değerlendirdiklerini ve Türkiye için, buradaki altyapı projeleriyle ilgili isteklere daha hızlı yanıt vermek için bir altyapı ekibi oluşturduklarını anlatan Ogliengo, destek verdikleri bazı projeler hakkında bilgi verdi. Ogliengo, 2 ay gibi kısa bir sürede yapılandırılan Bandırma Limanı projesi için 156,5 milyon dolar tutarında 14 yıllık bir finansman anlaşması imzalandığını anımsatarak, UniCredit Grubu"nun 2009 yılında 27 projeye yaklaşık 900 milyon avro tutarında
finansman sağladığını aktardı.
Toplantı sırasında gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Vittorio Ogliengo, Unicredit"in proje finansmanı konusunda hem danışmanlık hem finansman sağladığını belirterek, Avrasya Karayolu Boğaz Geçiş Tüneli Projesinin danışmanlığını yürüttüklerini ve sonrasında da büyük ihtimalle finansman
sağlayacaklarını kaydetti.
'YAPI KREDİ"DE ORTAKLIÄIMIZDAN DA BANKANIN PERFORMANSINDAN DA
MEMNUNUZ'
Ogliengo"ya, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç"un, genel kurul toplantısında yaptığı '2008 ve 2009 bankacılığın altın yıllarıydı. Yabancı ortağımızın risk alma iştahı öbür bankalardan daha az olduğu için burada biz göreceli olarak dezavantajlı durumdayız' açıklamasına ilişkin değerlendirmesi de soruldu.
Yapı Kredi Bankasında ortaklarıyla ilişkilerinin uzun vadeli olduğunun altını çizen Ogliengo, şöyle konuştu: 'Her evlilikte tartışmalar olur. Biz de iş konusunda tartışmalar yürütüyoruz. Banka çok iyi bir performans gösteriyor ve herkesin bankanın performansından memnun olduğunu ve olacağını düşünüyorum. Biz ortaklıktan ve YapıKredi"nin performansından tam bir memnuniyet duyuyoruz. Ancak tabii bu konuda yorum yapmak her sermayedarın hakkıdır. Asıl amaç her zaman daha iyisini yapmaktır. Tam anlamıyla mutlu sermayedarlar olması, işlerin yavaşladığına delalettir. İki yıllık bir krizin ardından yönetimden en hızlı şekilde iyileşme beklemek de haklı bir beklentidir. Bahsettiğiniz yorum, yönetimi daha hızlı ve daha iyi performansı gösterme konusunda teşvik etmek açısından olumludur.'
Yapı Kredi"nin şu andaki fiyatının gerçek değerini yansıtıp yansıtmadığı konusunda Ogliengo, piyasanın, bankanın sağlamlığını ve daha iyi performans gösterdiğini son aylardaki hızlı artışla onayladığını kaydetti. Ogliengo, genel anlamda Türkiye"de hisselerin performansı konusunda iyimser olduğunu, bazı yavaşlamalar yaşansa da bunların Türkiye için geçici olacağını vurguladı.
'İç PİYASAYA ODAKLIYIZ. ANA OYUNUMUZ ORGANİK BÜYÜME'
Ogliengo, '2011"de bankacılık sektörünün geçen yıllardaki kadar iyi performans gösteremeyeceği' yorumlarına katıldığını, ancak Türkiye"deki durumun Avrupa"dan çok daha iyi olduğunu, portföyünü çeşitlendirmek isteyen yatırımcılara
Avrupa"daki bankalardansa Türkiye"de bankacılık sektörüne yatırım yapmayı önereceğini ifade etti. Türkiye"deki bankaların yurt dışında yatırım yapma konusunda istekli olduklarının anımsatılması üzerine Ogliengo, 'İç piyasaya odaklıyız. UniCredit olarak ana oyunu organik büyüme üzerinden kurguluyoruz' dedi.
ÖZELLEşTİRME PROJELERİ
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı Danışmanlık Hizmetleri Daire Başkanı Ali Güner Tekin de, elektrik dağıtım özelleştirmesinde 15 bölgenin ihaleye açıldığını ve bunlardan 7"sinin özel sektöre devrinin gerçekleştiğini belirterek, kalanların da bu yıl sonuna kadar devrinin beklendiğini kaydetti. Otoyol ve köprüler için resmi kararların dün alındığını anımsatan Tekin, buradaki takvimin de önümüzdeki yıl içinde tamamlanmasını ümit ettiğini söyledi.
Kamu-özel sektör ortaklıklarına ilişkin yeni yasa tasarısı taslağının Başbakanlıkta bulunduğunu söyleyen Tekin, yeni yasadan beklentilerini kamu-özel sektör ortaklığı alanının genişletilmesi, yeni ve daha esnek modellere izin
verilmesi, standardizasyon ve diğer yasaların uyumlu hale getirilmesi olarak sıraladı. Koç Finansal Hizmetler Başekonomisti Cevdet Akçay ise, büyük bir iç pazarı, iyi sermaye yapısına sahip bankacılığı bulunan, ihrataca bağımlılığı düşük, sağlam dinamiklere sahip Polonya"nın krizde büyüyen tek Avrupa ülkesi olduğunu, aynı özelliklerin birkaç katına sahip Türkiye"nin geçen sene büyüyememesinin ise demokratik kurumların, ekonomik gelişmeyle uyumlu olmamasından kaynaklandığını ifade etti. Krizin Türkiye için siyasi anlamda normalleşme anlamına geldiğini belirten Akçay, 'Yatırımcılar, "Neden Türkiye"de yatırım yapayım" dediğinde,"çünkü en hızlı normalleşen ülkelerden biri" demeliyiz' değerlendirmesinde bulundu.
AA