Sektörel

50-100 metrekarelik daireler büyük evlerden çabuk satılıyor

Kirada oturmaktansa yüksek faizle bile olsa kredi kullanılarak ev alınmalı.

Konutta yeni trendleri de paylaşan TURYAP Yönetim Kurulu üyesi Başak Soner, kirada oturanlara seslenirken, "Yıllar boyunca kirada oturmaktansa bütün imkanlar seferber edilmeli, gerekirse faizi yüksek bile olsa kredi kullanılarak ev sahibi olunmalı" diyor. Eskiden aynı hane içinde birkaç ailenin birlikte yaşadığı, evin babadan oğula kalarak kuşaklar boyunca aileye ait olduğu zamanlarda ev almanın gündemi meşgul etmediğini hatırlatan Başak Soner, "Çünkü herkesin öyle ya da böyle evi vardı. Anneanne ve babaannelerin, amcaların, teyzelerin ve yeğenlerin hep birlikte oturduğu kocaman evler, tüm sakinlerine yeterince 'sahip olma' duygusu tattırıyordu. Derin bir anlaşmazlık olmadıkça ayrı bir eve geçmek kimsenin aklına gelmiyordu. Fazladan mülkü olanlar evini kiraya verir, kiracıları da yine önemli sorun yaşanmazsa, uzun yıllar o evde otururdu" ifadelerini kullanıyor.

Büyük aileler küçük evlere dağılıyor

Bugün artık, o eski büyük evlerin tarihe karışmaya başladığını aktaran Başak Soner, "Çekirdek aile kavramının yaygınlaşmasıyla beraber, eski alışkanlıklar yerini yenilerine bıraktı. Artık akrabaların değil aynı evde birlikte yaşaması, bir arada masaya oturması bile ancak kutlama yemeklerinde mümkün. 8-10 kişiyi barındıran çok katlı, bol odalı evler de yok. 50-100 metrekarelik standart daireler daha kolay alınabildiği için tercih ediliyor ve daha kolay satılıyor" diye konuşuyor.

Türk tipi stüdyo daire

Her şeyde olduğu gibi 'stüdyo daire' kavramının da Türkiye'de farklı yorumlandığını söyleyen Başak Soner, "Türk tipi stüdyo daire deyince 1+1'i anlıyoruz. Tek oda içinde hem salon hem de yatak odası, bize uygun değil! Yatağı, eve gelen herkesin görmesi istenmiyor. Yatağın kapanarak duvarla birleştiği fonksiyonel mobilyalara da rağbet yok. Bunun yerine küçük, mesela 70 metrekarelik tek oda yerine 40+30 metrekarelik 2 odalı olanlar benimsendi" diyor.

A kalite ofis talebi arttı fiyatlar dörde katlandı

Ticari gayrimenkullerin cazibesinin hiç azalmadığını bildiren TURYAP Yönetim Kurulu üyesi Başak Soner, "2000-2001 krizinin oluğu dönemlerde A kalite plazalarda ofis katları, metrekaresi en çok 10-11 dolara kiralanıyordu. Şimdi bazı bölgelerde bu rakam 40-50 dolar aralığına çıktı. Satılık ofis katlarının metrekaresi de 1500-2000 dolarlardan 8-10 bin dolara çıktı. İstanbul'un en gözde ofis bölgeleri Maslak, Levent ve Kozyatağı. Son dönemde Şişli'de de ofise talep arttı" diyor.

TURYAP Yönetim Kurulu üyesi Başak Soner, ticari gayrimenkullere talep konusundaki çalışmalarını da Seri İlanlar Gazetesi ile paylaştı. Günümüzdeki plaza fiyatlarının, 5-6 yıl önceki kayıtlarla kıyaslandığında, uzun dönem beklemede kalan bu ofis kulelerinin şu an altın çağını yaşadığının ispatlandığını bildiren Başak Soner, "2001-2002 yıllarında Levent Büyükdere Caddesi'nde, 1500-2000 dolar aralığında, birçok ofis kulesinde seçenekler bulunurken, günümüzde aynı hat üzerinde metrekaresi 8-10 bin dolara kadar rakamlar gözden çıkarılıyor ama satılık, A kalite ofis katı bulmak güç" dedi.

Şişli'de ofis talebi

2001 krizi ve sonrasında küçülen firmaların daha ekonomik ofislere geçtiğini, diğer yandan inşaası devam eden birçok plazanın bulunması ve ofis stokunun artması nedeniyle plaza fiyatlarının dönem dönem düşüş gösterebildiğini hatırlatan Başak Soner, "Yaklaşık 5-6 yıl öncesine gittiğimizde, Levent'teki bir A kalite plaza katının aylık metrekaresi 10-11 dolardan kiralanıyordu. Maslak'ta ise yine o dönemin yeni akıllı binalarında 8-10 dolar aralığında kiralama işlemleri yapıldı. Ama artık derenin altından çok sular aktı" ifadelerini kullandı. Satış fiyatlarının da aynen kira rakamları gibi yükseldiğini aktaran Başak Soner şöyle devam etti:

Plaza prestij demek

"Eskiden düşük sayılabilecek fiyatlardan bile alıcı ve kiracı bulmak oldukça zordu. Alıcı ve kiracı adayının şirket satın almak ya da kiralamak için pek çok alternatifi vardı, pazarlık kabiliyeti de maksimum seviyedeydi. Son yıllarda yerli firmalardan büyüme sürecine girenler, bu tip akıllı binalarda olmayı gerek prestij, gerekse teknik özellikler açısından tercih ediyor. Ülkeye giren yabancı sermayeli firmaların çoğalması da A kalite ofis kulelerine olan talebi artırdı. Plazalara olan yerli ve yabancı kaynaklı talebe rağmen, Şişli-Maslak hattında yeterli ofis üretimi yapılamaması fiyatları yükseltti. Fazla geriye gitmeyin, Ocak 2007'ye göre bile kira ve satış fiyatları, günümüzdeki fiyatların çok gerisinde, ciddi artış var. Yerli ve yabancı sermayeli bazı gruplar da ticari binaların olduğu bu bölgelerde, otel, tıp merkezi ve rezidans inşaa etmek isteyince kullanım amacı farklılığına rağmen, aynı bölgeye yoğunlaşan talep, arsa fiyatına yansıdı."

Plazalarda rayiçler ne durumda

Avrupa yakasında ticari bina yapılabilecek merkezi alanların kısıtlılığı, Anadolu yakasında ise Altunizade, Kavacık ve Kozyatağı'ndan sonra Ümraniye'nin yıldızını da parlattı. Anadolu yakasında genel olarak plazaların metrekare satış fiyatları Ümraniye'de 2 bin doları ve biraz üzeriyken, en yüksek fiyatlı olarak Altunizade ve Kozyatağı'nda 5 bin doları geçebiliyor. Avrupa yakasında ise Maslak'ta 5-6 bin dolar, Levent-4 Levent hattında 8-10 bin, Etiler-Beşiktaş'ta 6-8 bin doları bulan hatta geçen rakamlar ortaya çıkıyor.

Yabancılar akıllı bina seçiyor

Türkiye'ye yeni gelen yabancı sermayeli şirketler genellikle prestijli ve akıllı binalarda yer almak istiyor. Bu şirketler kurulma aşamasında olduğu ve başlangıçta az personelle çalışacağı için özellikle Avrupa yakasında genelde 100-300 metrekare aralığında ofis arıyor. Ağırlıklı olarak küçük alanlı ve dekorasyonlu ofislere ihtiyaç duyan yabancılara çözüm üretemeyen sektör, Şişli'ye yöneliyor.

Ali ÖZTÜRK / Hürriyet Seri İlan Gazetesi