700 bin konutta ucuz kredi fırsatı!
Konut kredisi faizleri devlet bankaları öncülüğünde yüzde 0.99’a düşürülüyor. Türkiye’de krediye uygun 700 bin konutluk stok mevcut. Kampanyayla 200 bin TL kredinin geri ödemesinde 60 bin TL tasarruf olacak.
Hükümetin konut piyasasını yeniden canlandırmaya yönelik adımları devam ediyor. Projelerin satış ofislerinde ve ikinci elde meraklı bir bekleyiş sürüyor. Konut alım kararını erteleyen tüketici, başta konut kredisi faiz oranlarındaki düşüş ile KDV ve tapu harcı indirimiyle yeniden konut alımını öne çekecek.
Milliyet Gazetesi'nden Duygu Erdoğan'ın haberine göre; seçim, Ramazan ayı, yaz mevsimi olmak üzere sektörün hareketsiz geçirdiği bu dönemlerin, kampanya sayesinde canlanması, Eylül ayıyla birlikte ise önemli satış rekorlarının kırılması hedefleniyor.
Başbakan Binali Yıldırım, önceki gün katıldığı Türkiye Bankalar Birliği 61. Olağan Genel Kurulu’nda konut kredisi faiz oranlarını bir kampanya ile düşüreceklerini açıklamıştı. Başbakan Yıldırım, başta Ziraat Bankası olmak üzere devlet bankaları öncülüğünde başlayacak kampanya ile piyasanın canlanacağını, konut stokunun azalacağını kaydetmişti.
Kampanya ile en düşük yüzde 1.15, en yüksek ise yüzde 1.66 olan konut kredisi faiz oranlarının, 0.99’a çekilmesi bekleniyor. Gayrimenkul sektörü tarafından Türkiye genelinde bitmiş ve krediye uygun konut stoğunun 700 bin adet olduğu hesaplanıyor. Ruhsatı alınmış, ya da inşaatı yeni başlayacak konut adedi ise 1.4 milyon seviyesinde.
Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) Başkanı Altan Elmas, bu 1.4 milyon konutun henüz satışı başlamadığı için ‘stok’ olarak değerlendirilemeyeceğini anlatttı. İstanbul genelinde ise konutta stokun 200 bin adedin üzerinde olduğu tahmin ediliyor.
KONUTDER Başkanı Elmas, belli bir süre uygulanması beklenen kampanya süresinin 4 ya da 6 ay ile sınırlı tutulabileceğini söyledi. Elmas, belirlenen sürede, kredi talebine göre faiz oranlarının kademeli artışıyla kampanyanın uygulanabileceğini kaydetti.
EYG Grup İcra Kurulu Başkanı Ömer Faruk Çelik, şu anda konut sektörü önündeki en büyük engelin konut kredisi faiz oranı olduğunu belirtirken, şunları söyledi:
“Yıllardır gördük ki, konut kredisi faiz oranları ne zaman düşse konut satışları artıyor, ne zaman ki yükselse konut satışları duruyor. Bu, vatandaş için büyük önem taşıyor. Tasarruf ediyor, kira öder gibi ev sahibi oluyor. Şirketler tarafındaki en büyük sorun ise nakit girdisi. Çünkü faizlerin yüksek olması nedeniyle konut alıcısı bankalardan kredi kullanmıyor. Bunun yerine şirketlerin sağladığı senetli satışları tercih ediyorlar. Ancak burada şirketlerin nakdi giderek azaldı. Şirketler bu zamanda bankacılık yapar oldu.
Yarın açıklanabilir
Başbakan Binali Yıldırım, önceki gün açıkladığı ‘kampanya’nın detaylarını yakın zamanda paylaşacakları sinyalini vermişti. Buna göre, sektörde Başbakan Yıldırım’ın 10 Mayıs’ta kampanya detaylarını açıklayacağı konuşuluyor.
Kampanyanın sektöre yansımalarıyla ilgili öngörülerini paylaşan Nef İcra Kurulu Başkanı Erden Timur ise, “Olumlu dönüşleri olacak. Ancak şu anda seçim sonrasını bekleyenler var. 1.5 - 2 yıldır maliyet artışlarını fiyatlarımıza yansıtamadık. Alıcı nasıl ki seçim ertesini bekliyorsa, şirketler de bekliyor. Fiyat artışı artık kaçınılmaz olacak. Bundan önce erken alım yapanlar çok daha fazla kazanmış olacak” dedi.
İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı Nizamettin Aşa, faiz oranlarının psikolojik sınır olan yüzde 1’in altını görmesiyle, markalı konutların yanı sıra, ikinci el konut piyasasının da eski canlılığına kavuşabileceğini dile getirdi.
ERA Gayrimenkul Türkiye Genel Müdürü Özhan Atalay ise konut satışlarının yüzde 30’unun ipotekli satışlar olduğuna dikkat çekerken, şu anda büyük durgunluk yaşandığını dile getirdi.
Atalay, “2017 ortalaması 40 bin adet/ay olan ipotekli satışlar bu yıl 30 bin adet/ay bandında seyrediyor. Bu da yüzde 25’lik bir azalmaya tekabül ediyor. Faizlerin bu derece yükseldiği bir dönemde ihtiyaç sahipleri de satın alma kararlarını erteledikleri için bu durum oluştu. Türkiye’nin bu nüfus artışı ile konut ihtiyacı hiç bitmeyecek. Tüm problem insanların satın alabileceği türde konutların yapılması ve ekonomik istikrarın korunmasıyla çözülebilecek” dedi.