Adana'da Kent Estetiği Şehrin Geleceği paneli düzenlendi!
“Kent Estetiği Kentin Geleceği” konulu panel, Adana Valisi Mahmut Demirtaş başta olmak üzere seçkin bir davetli grubunun katılımıyla inşaat sektörünün duayenlerini buluşturdu.
“Kent Estetiği Kentin Geleceği” konulu panel, Adana Valisi Mahmut Demirtaş başta olmak üzere seçkin bir davetli grubunun katılımıyla inşaat sektörünün duayenlerini bir araya getirdi.
Milliyet'te yer alan habere göre Sheraton Otel’de İnşaat Magazin Dergisi’nin organizasyonunda gerçekleşen ve Adana’nın kentleşme ve yapısal problemleri üzerinde durularak, şehrin geleceği hakkında çözüm odaklı fikirlerin tartışıldığı panelde, panelistler, kent estetiğine dair öneriler verdiler.
Adana’da kentleşme çerçevesinde güzel işler kadar yanlış işler de yapıldığını söyleyen Halil Avcı, Seyhan Baraj Gölü’nün kent estetiğinde değerlendirilmesinden, havaalanına kadar birçok konuya değinerek, şunları söyledi:
“Seyhan Baraj Gölü’nden ne yazık ki bugüne kadar yeterince fayda sağlanmadı. Oysa bu iç göl ile suyu kullanmalıydık. Yaban hayatı Seyhan Baraj Gölü’nden kaldırılıp, Çatalan’a konmalı. Şu anda Adana’nın içme suyunu temin eden Çatalan Barajı korumasız. Burası yaban hayatı geliştirme sahası olmalı. Bu iki madde ile yapılabilecek bir şey ancak, şu anda yetki karmaşası söz konusu. Devlet Su İşleri, Büyükşehir Belediyesi, Turizm Bakanlığı gibi kurumlar arasındaki yetki karmaşasından dolayı gölü kullanamıyoruz. Bunu başarabilirsek bambaşka bir Adana’da yaşarız.”
Planlama bütünsel olmalı
Kentin planlaması konusundaki görüşlerini de dile getiren Halil Avcı, eskiden Büyükşehir Belediyesi’nin 4 ilçeyi kapsadığını belirterek, “Oysa şimdi tüm ili kapsıyor. Bu nedenle Yumurtalık’tan Tufanbeyli’ye, Karataş’tan Pozantı’ya kadar il planlaması bir bütün olarak ele alınmalı. Yani planlamalar yapılırken sadece il merkezi değil tüm ilçeler dikkate alınmalı.”
Bu konuda Pozantı ilçesini örnek gösteren Halil Avcı, “Otoban yapılmadan önce otobüsler burada konaklıyordu ve iç turizm bu yüzden oldukça hareketliydi. Otoban yapımından sonra bu bölge büyük gelir kaybına uğradı. Oysa otoban bir geceden sabaha yapılmamıştı. Bunun tedbirleri önceden alınabilirdi. Pozantı gelir kaybına uğrayınca oralardan da kente hücum oldu. Oysa önceden olabilecekleri kestirip tedbirler alınsaydı bunlar yaşanmazdı” dedi.