Adnan Ertem'den Erzurum Çifte Minareli Medrese açıklaması!
Vakıflar Genel Müdürü Ertem, Çifte Minareli Medrese'deki restorasyonun, ilgili koruma kurulu ve bilim heyetinin kararları doğrultusunda gerçekleştirildiğini bildirdi. Ertem, çatının orijinal halinin değiştiğine dikkati çekti.
Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem, Erzurum'daki Çifte Minareli Medrese'de restorasyonun, ilgili koruma kurulu ve bilim heyetinin kararıyla yapıldığını belirterek, tarihi yapıya zarar vermemesi için yağmur sularının tahliyesinin sac borularla yapılmasının uygun görüldüğünü, bunların renginin binanınkine uygun hale getirileceğini bildirdi.
Ertem, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Erzurum'un simgesi olan Anadolu'daki en önemli Selçuklu eserlerinden Çifte Minareli Medrese'nin çatısında biriken suların tahliye için döşenen borulara yönelik eleştirilerin "haksız" olduğunu söyledi.
Medresenin restorasyonunun, ilgili koruma kurulu ve bilim heyetinin kararları doğrultusunda gerçekleştirildiğini vurgulayan Ertem, geçen yüzyıllarda "çörten" (Çatı sularını bina duvarından uzaklaştırmak için ahşap, taş veya betondan yapılan dışarı doğru uzanan oluk düzeneği) çatının orijinal halinin değiştiğine dikkati çekti.
Yapının sudan korunabilmesi için kurulun ve bilim heyetinin kararı doğrultusunda bir çatı sistemi yapıldığını aktaran Ertem, "Akan yağmur sularının zemine, sıçrayan suların da duvarlara zarar verdiğinin görülmesi üzerine hem zeminde hem de duvarda meydana gelecek zararları ortadan kaldırmak için yağmur sularının tahliyesinin borularla yapılmasını uygun gördük." diye konuştu.
"Tahliye boruları PVC değil sac"
Kullanılan malzemenin de iddiaların aksine PVC değil, sac olduğuna dikkati çeken Ertem, tahliye borularının rengiyle alakalı eleştiriler için de "(Taş yapının rengine uygun değildir) eleştirisi varsa rengiyle alakalı zaten bir çalışma yapacağız. Binanın rengine uygun şekilde koyulaştıracağız" değerlendirmesinde bulundu.
"800 yaşındaki eserin uzun yıllar korunması amaçlandı"
Ertem, tarihi yapıda 2011 yılından itibaren devam eden restorasyon çalışmalarında 800 yaşındaki eserin uzun yıllar korunabilmesinin amaçlandığını ve orijinal haline en yakın uygulama yapıldığını ifade etti.
AA