Kentsel Dönüşüm

Afet riski altındaki alanlar dönüşüyor!

6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüşümü Hakkındaki Kanun yürürlüğe girdi. Kanun gereği yapılacak çalışmalara start verildi. Neden Riskli bina analizi yapılmalıdır? Nazmi Şahin Başkent Ankara'da yazdı...


Türkiye bir deprem ülkesidir. Türkiye'nin yüzölçümünün 2/3 birinci ve ikinci derece deprem bölgesinde yer almaktadır. Türkiye nüfusunun % 44'ü birinci derece deprem bölgesinde, % 26'sı ikinci derece deprem bölgesinde, % 15'i üçüncü derece deprem bölgesinde, % 13'ü dördüncü derece deprem bölgesinde ve % 2'si beşinci derece deprem bölgesindedir. 29 milyon vatandaşımız birinci derece deprem bölgesinde yaşamaktadır. 

Bu rakam gerçekten sıkıntının büyüklüğünü ortaya koymaktadır. Maalesef ülkemiz, dünyanın en etkin deprem bölgelerindendir. Son 50 yılda yaklaşık, 54.000 vatandaşımızı kaybettik, 60.000'den fazla da konutumuz yıkıldı. 

Depremin ne zaman, nerede ve ne büyüklükte olacağı kestirilemez. Doğal afetler karşısında insanoğlunun uyguladığı iki yöntem var. Birincisi olay olmadan tedbir ve önlemler almak, ikincisi ise olay olduktan sonra bir şeyler yapmaktır. Gelişmiş ülkeler birinci yöntemi tercih etmişlerdir ki doğru yöntem de budur. Bu yüzden, deprem olacağını bile bile insanlanmızın yıkılacak bir binada oturması cinayettir. Acilen tedbirler alınmalı, riskli bina analizleri ivedilikle yapılmalıdır. Depreme dayanıksız yapıların yıktırılmasında, bu binaların bulunduğu riskli alanlar ve rezerv alanlarındaki uygulamalarda öncelikli olarak, malikler bilinçlendirilerek, sorun anlatılıp anlaşma yoluna gidilmelidir. 

Yasadaki tanımına göre; Riskli alan; Zemin yapısı veya üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıyan, Bakanlık veya İdare tarafından Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının görüşü de alınarak belirlenen ve Bakanlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca kararlaştırılan alan, Riskli yapı ise; Riskli alan içinde veya dışında olup ekonomik ömrünü tamamlamış olan ya da yıkılma veya ağır hasar görme riski taşıdığı ilmî ve teknik verilere dayanılarak tespit edilen yapı, anlamındadır. 

81 İlin valiliklerine kentsel dönüşüm için ' 'Tespit edin!'' talimatı gönderildi. Kat malikleri yani dairesi, evi, evleri olanlar, yetkili kılınacak firmalara belirlenen süre içerisinde evlerini kontrol ettirecekler. Evlerini test ettirmeyenlerin evini devlet test ettirip masraflarını' 'tapusuna'' şerh koyduracak. Sonra dönüşüm için' 'kentsel dönüşüm genel müdürlüğüne" ait şubeler açılacak. Vatandaş buralara müracaat ederek seçenekleri müzakere edecek. Evini ya kendi yıkacak, yıkım parasına devlet destek olacak, kiraya çıkarsa kira yardımı alacak; ya da devlet yıkacak ve yıkılan ev' 'depreme dayanıklı" şekilde yeniden yapacak. 

Riskli yapıların tespiti Riskli yapıların saptanması işleri, Bakanlıkça lisanslandrrılan kurum ve kuruluşlar tarafından yapılacaktır. Bakanlığın, kurulacak Yapı Denetim Şirketleri, Yeminli Teknik Bürolar, gibi uzmanlık sahibi firmalar aracılığıyla bu işleri yaptıracağı anlaşılmaktadır. Bir yapının riskli yapı olup olmadığıyla ilgili tespit masrafları yapı malikleri tarafından karşılanacaktır. Malikler yapılarının riskli yapı olduğunu kendileri tespit ettirebileceği gibi, Bakanlık da, riskli yapıların tespitini maliklerden isteyebilecektir. Bakanlık, belirlediği alanlardaki riskli yapıların tespitini belediyelerden de talep edebilecektir. Yapılan bu tespitlerin sonuçlarına karşı malikler, on beş gün içinde itiraz edebilecektir. Yapılan itirazları, Bakanlığın oluşturacağı teknik heyetler inceleyip karara bağlayacaktır. 

Görüldüğü üzere bir yapmrn riskli yapı statüsüne geçirilebilmesi, bu konuda kurulacak firmaların vereceği raporla mümkün olabilecektir. Verilecek raporlara itiraz için de bir üst kurul oluşturulacaktır. Bu önemli bir karardır, çünkü bir yapının riskli yapı veya riskli alan sayılması halinde, önemli sonuçlan ortaya çıkmaktadır. İşin en önemli boyutlarından biri de ekonomik boyutudur. Bu boyutunun da iyi irdelenmesi gerekmektedir. 

Birinci derece deprem bölgelerinde 19 pilot ilde yaklaşık 11 yıldır 2011 yılından bugüne, tüm yurdumuzda uygulanan yapı denetim sistemi sayesinde birçok konutumuzun bu kanunun dışında kalması sağlanmıştır. 

Yapı Denetimin önemli bir kanun olduğunu bu uygulama da ispat etmiştir. Yapı Denetimli yapılan tüm binaların raporları, test sonuçları ve tüm bilgileri kayıt altındadır. Kanuni bazı aksaklıklar olmasına rağmen yapı denetim konut kalitesini çok üst seviyelere taşımıştır. 

Yapılacak birkaç değişiklikle standartların ve kalitenin daha üst seviyelere çıkacağı inancını taşımaktayım. 


Nazmi Şahin/Başkent Ankara