Ekonomi

Afetin yıkımı ekonomide 100 milyar dolara ulaştı!

Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve büyük yıkıma neden olan depremin ekonomide yarattığı kayba yönelik öngörüler, geniş bir aralıkta 100 milyar dolara kadar ulaştı.  Depremin tam verileri henüz net belli olmasada yıkılan varlıkların temel bilgileri belli oldu

Türkiye’nin 10 ilini etkileyen ve büyük yıkıma neden olan depremlerin ekonomiye etkisine yönelik çalışmalar yeni başlıyor.

Depremin tam verileri henüz net belli olmasada yıkılan varlıkların temel bilgileri belli oldu. Hükümet dışı ekonomik kurumlar ile bilim insanları da veriler üzerinde çeşitli çalışmalarda bulunacak. 

 

Ekonomi kamu tarafının bütçeye ve milli gelire etkisine yönelik ilk çalışmalarını araştırdı. Yetkililer, en temel unsurlardan birinin felaketin etkilerinin ortadan kaldırılmasına ilişkin yapılacak yatırımların nasıl bir modelle hayata geçirileceğinin henüz belli olmadığının vurgusunu yapıyor.
 

İLAVE ETKİ YILLARA DAĞITILARAK HESAPLANDI!

Uzmanlar, ilk etapta kamuoyuna yapılan açıklamaların, yıkılan varlıkların mevcut değerleri üzerinden yapılmaya çalışıldığını, fakat bütçeye ve milli gelire gelecek ilave etkinin yıllara dağılmış biçimde olacağının altını çizdi.

Uzmanlara göre, deprem kayıplarının finansmanı için bu yılın bütçesinden ayrılması gereken kaynağın GSYH’nin yüzde 1’ini bulması bekleniyor. En kötü senaryoda ise bu oranın yüzde 1,5’e kadar ulaşabileceğini öngörüyor. Bu durumda, deprem için gerçekleştirilecek harcamanın dolar cinsinden büyüklüğü de cari kurla 8-10 milyar dolar arasında bir tutar olacak.

 

Türkiye GSYH’sinin 2022 yılında zincirlenmiş hacim endeksine göre yüzde 4 dolayında artması öngörülüyor. Cari olarak ise enflasyonun da etkisiyle 15 trilyon TL’nin üzerinde bir seviyeye ulaşılması mümkün görünüyor. Böyle olması durumunda cari kurdan bütçeye ilave yük 2023 için negatif senaryoda tutarı 8 ile 10 milyar dolar aralığında olacak.

MİLLİ GELİR OLUMSUZ ETKİLENECEK!

Uzmanlar milli gelirin olumsuz olarak etkileneceğinin kesin olduğunu, fakat bunun boyutunun ne kadar olabileceğinin daha detaylı çalışmalarla ortaya çıkacağını belirtti. 

Bölgenin Türkiye Cari GSYH’si içindeki payının yüzde 13 seviyelerinde olduğundan hareketle, milli gelire aşağı yönlü etkinin, depremin olduğu bölgelerdeki hane halkının tüketim harcamalarının dolayısıyla özel tüketim harcamalarının aşağı yönlü hareketine neden olarak, bölgeden yapılan ihracattaki gerilemeden kaynaklı aşağı yönlü etkisine, bölgedeki özel sektör yatırımlarının ertelenmesinden kaynaklı negatif etkiye, yıkılan fabrika, imalathane ve işgücü kaybı nedeniyle verimlilik ve üretim kayıplarının olacağını söyledi.

 

GSHY YÜZDE 4 ARTIŞ BEKLENİYOR

Türkiye GSYH’sinin 2022 yılında zincirlenmiş hacim endeksine göre yüzde 4 dolayında artış bekleniyor. Cari olarak ise enfl asyonun da etkisi ile 15 trilyon liranın üzerinde bir seviyeye ulaşılması mümkün görünüyor. Böyle olması durumunda cari kurdan bütçeye ek yük 2023 için negatif senaryoda tutarı 8 ile 10 milyar dolar aralığında olacak.