Genel

Ağrı Doğu Anadolu'nun cazibe merkezleri arasında yer alıyor!

Kutsal kitaplarda adının geçmesi nedeniyle  dünyaca bilinen ve Nuh ’un Gemisi ’nden izler taşıdığı bildirilen Ağrı Dağı, adını verdiği kente birlikte Doğu Anadolu Bölgesinin cazibe merkezleri arasında yer alıyor

                Doğu Anadolu Bölgesi 'nde önemli kültürel ve doğal güzellikleri barındıran
 Ağrı, ismini aldığı dağın yanı sıra görkemli İshak Paşa Sarayı ve Ahmed-i Hani
 Türbesi ile inanç, doğa, kültür ve termal turizmi açısından büyük öneme sahip bir
 çok mekana ev sahipliği yapıyor.
                Bir doğa harikası olarak görülen 5137 metre yüksekliğindeki heybetli Ağrı
 Dağı 'nın, kutsal kitaplarda yer alan Nuh Tufanı 'ndan sonra Nuh 'un Gemisi 'ne de ev
 sahipliği yaptığına inanılıyor. Her mevsim farklı bir güzellik sunun dağ, bugüne
 kadar bir çok efsaneye de konu oldu.
                Zirvesinde erimeyen buzullar ve çevresinden eksik olmayan bulut
 kümeleriyle muhteşem bir görüntü sergileyen Ağrı Dağı, dağcıların da vazgeçilmez
 zirveleri arasında bulunuyor.
                Temmuz, ağustos ve eylül ayının en uygun tırmanış dönemi olduğu Ağrı
 Dağı, tehlikeli olmasına rağmen kış ayların da dağ tutkunlarını ağırlıyor. Dağın
 karşısındaki Telçeker ile Üzengil köyleri arasında görülen gemi biçimindeki şekil
 de bir çok kesim tarafından Nuh 'un Gemisi olarak kabul ediliyor.
                -İSHAK PAşžA SARAYI-
                Doğubayazıt ilçesine 5 kilometre uzaklıkta, kayalıklar üzerine kurulu,
 adeta bir kartal yuvasını andıran İshak Paşa Sarayı, dünyanın kalorifer
 tesisatının döşendiği ilk yapı olarak büyük ilgi görüyor.
                Doğubayazıt Sancak Beyi çolak Abdi tarafından 1685 'te inşa ettirilen ve
 yapımı 99 yıl süren 116 odalı yapı, Topkapı Sarayı 'ndan sonra son dönemde
 yaptırılan en ünlü saraylardan biri olarak biliniyor.
                Rivayete göre, bölgenin en iyi mimarlarını toplayan Doğubayazıt sancak
 beyi çolak Abdi Paşa, 'Öyle bir saray istiyorum ki doğudan batıya her medeniyet
 anlatsın. Kuzeyden, güneye her düşman kıskansın. Yeryüzünde tek olsun, ilk olsun.
 Hiçbir taarruzda fethedilmesin. Ancak kızım Ağrı Dağı 'ndan korkar. Dağı görmeyen
 bir yerde olsun' emrini vermesiyle yapımına başlanan sarayın 99 yıl sonra
 tamamlandığı biliniyor.
                Dünyanın ilk kalorifer sistemiyle inşa edildiği bildirilen saray, son
 dönemde yapılan restorasyonla yeni bir imaja kavuşarak dünyanın dört bir yanından
 konuklarını ağırlıyor.
                -AHMED-İ HANİ TÜRBESİ-
                1651 yılında Hakkari 'nin Han köyünde doğan ve ölüm tarihi kesin olarak
 bilinmeyen Ahmed-i Hani ye ait bir türbe, bölgenin inanç turizmi noktasında en
 önemli duraklarından biri. Doğubayazıt 'a 8 kilometre mesafedeki türbe, İshak Paşa
 Sarayı 'nın üst kısmında yer alıyor.
                Ünlü 'Mem-u Zin' adlı eserin yazarı olan Ahmed-i Hani, bu eserinde Emir
 Zeyneddin 'in güzellikleriyle dillere destan olan Zin ve Sili adlı iki kız
 kardeşin, Memo ve Taceddin adındaki iki gençle olan aşklarını kaleme aldığı şiir
 ile anlatır. Aynı adla sinemaya da uyarlanan eser, Ahmed-i Hani 'nin bilgin ve
 edebiyatçı kişiliğini yansıtır.
                -METEOR çUKURU-
                1982 yılında bir gök taşının arazi üzerine düşerek meydana getirdiği bir
 çukurdur. Alaska 'dan sonra büyüklük bakımından dünyanın ikinci en büyük meteor
 çukuru olarak bilinen alan, doğa turizminin cazibe merkezlerinden biri olarak
 ilgi çekiyor.
                Gök taşının çarpması ile oluşan 60 metre derinliğindeki meteor çukuru,
 aradan geçen zaman diliminde rüzgar, kar ve yağmurların taşıdığı kumlarla
 dolarken, derinliği yıllar içinde giderek azaldı. Bölgeye gelen turistlerin de
 büyük ilgi gösterdiği meteor çukuru önceden 60 metre derinliğe sahipken, şu
 andaki derinlik seviyesi 35 metreye kadar düştü.
                Doğubayazıt ilçesindeki Gürbulak Gümrük Kapısı 'na 2 kilometre uzaklıktaki
 meteor çukurunun ilk görünümünü kaybetmemesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı 'nın
 proje hazırlamaya başladığı öğrenildi.
                -BALIK GÖLÜ-
                Doğubayazıt 'ın 60 kilometre kuzeybatısında yer alan Balık Gölü, Taşlıçay
 ilçesine de 28 kilometre mesafede yer alıyor.
                2 bin 250 yükseklikteki konumuyla Türkiye 'nin en yüksek rakımlı gölü olan
 Balık Gölü, çevresindeki dağlardan gelen küçük dereler ve kıyıdaki pınarlar ile
 yer altı sularıyla besleniyor. 34 kilometrekarelik yüzölçümü ve 100 metrelik
 derinliğe sahip olan gölün kuzey tarafında, üzerinde tarihi kalıntıların da
 bulunduğu 4 dekar büyüklüğünde bir ada bulunmaktadır.
                Bu ada üzerinde kuluçkaya yatan kadife ördek popülasyonuyla göl,
 Türkiye 'nin en önemli 100 kuş alanından biri olarak kabul edilir. Ancak balık
 gölünün bölgedeki asıl ünü kırmızı benekli alabalıktan kaynaklanır. Fakat tamamen
 doğal bir ortamda yetişen bu balığın sofralara gelişi o kadar kolay
 olmamaktadır.
                çünkü göl kış aylarında metrelerce kalınlıkta buz tabakasıyla kaplanır.
 Balıkçılar işte bu kalın buzda açtıkları deliklerden balık avlayabilirler.
                -DİYADİN KAPLICALARI-
                Doğu Anadolu Bölgesi 'nde termal turizmin gözbebeği olan kaplıcalar
 Diyadin ilçe merkezine 5 kilometre uzaklıkta yer alıyor.
                Murat Nehri 'nin doğu kıyısında bulunan kaplıcalar, içeriğindeki kalsiyum,
 sülfür, karbondioksit, magnezyum, kükürt, bikarbonat ve demir ile bir çok
 hastalığın tedavisinde şifa veriyor.
                Cilt hastalığı, sinir buhranları, mide-bağırsak ve böbrek
 rahatsızlıkları, kadın hastalıkları, solunum yolu rahatsızlığı ve özellikle
 romatizma, siyatik gibi hastalıklar için şifa kaynağı olan Diyadin kaplıcaları,
 özel bir şirket tarafından işletiliyor.

AA