Ahmet Ataç: Başarılı kentsel dönüşüm için iş birliği şart!
Sağlıklı, çevreye uyumlu kent dokuları oluşturmak; vatandaşla iş birliği kurulması ve sivil toplum kuruluşları ile meslek odalarının görüşleri alınarak çözüm yolları bulunmasıyla mümkündür. Başarılı dönüşüm için iş birliği şarttır...
5393 Sayılı Belediye Kanunu'nun 73. madde hükmünde "Belediye; belediye meclis kararıyla konut alanları, sanayi alanlan, teknoloji parkları, kamu hizmeti alanları, rekreasyon alanları ve her türlü sosyal donatı alanları oluşturmak, eskiyen kent kısımlarını yeniden inşa ve restore etmek, kentin tarihi ve kültürel dokusunu korumak veya deprem riskine karşı tedbirler almak amacıyla kentsel dönüşüm ve gelişim projeleri uygulayabilir. Ancak kamunun mülkiyetinde veya kullanımında olan yerlerde kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanı ilan edebilmesi ve uygulama yapabilmesi için ilgili belediyenin talebi ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu tarafından bu yönde karar alınması şarttır. Kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanı olarak ilan edilecek alanın, üzerinde yapı olan veya olmayan imarlı ve imarsız alanlar olması, yapı yükseklik ve yoğunluğunun belirlenmesi, alanın büyüklüğünün en az beş, en çok 500 hektar arasında olması, etaplar halinde yapabilme hususlarının takdiri münhasıran belediye meclisinin yetkisindedir. Büyükşehir belediyesi ve mücavir alan sınırlan içinde kentsel dönüşüm ve gelişim projesi alanı ilan etmeye büyükşehir belediyeleri yetkilidir. Büyükşehir belediye meclisinde uygun görülmesi halinde ilçe belediyeleri kendi sınırları içinde kentsel dönüşüm ve gelişim projeleri uygulayabilir" yer almaktadır.
Riskli alanlarda, rezerv yapı alanlarında ve riskli yapılarda kanun kapsamında öncelikle maliklerce uygulama yapılması esastır. Eskiyen kent kısımlarını yeniden inşa ve restore etme amacıyla belediyeler bir alanı kentsel dönüşüm ve gelişim alanı olarak ilan edebilir. Bu dönüşüm yapılırken mevcut sosyal yapının bozulmasına ve kent belleği olarak oluşan dokunun korunmasına özen gösterilmelidir.
Büyükşehir belediyeleri tarafından yapılacak kentsel dönüşüm ve gelişim projelerine ilişkin her ölçekteki imar planı, parselasyon planı ve tüm imar işlemleri 3194 Sayılı imar Yasası'nda belediyelere verilen yetkileri kullanmakta büyükşehir belediyeleri yetkilidir. Bu yasa kapsamda Tepebaşı Belediye sınırlan içinde Köprübaşı bölgesi, Baksan Sanayi Sitesi ve Keresteciler Sitesi olmak üzere uygulama sahası ilan edilmiş; ancak Keresteciler Sitesi hukuki yola müracaatla şahıslar lehine sonuçlanmış, Baksan Sanayi Sitesi için ise aynı idare mahkemesi tarafından vatandaşlar lehine ve belediye lehine karar verilmiş, Danıştay'da temyiz aşamasındadır.
Kentsel dönüşüm; çöküntü ve bozulma olan kentsel dokunun ekonomik, sosyal, fiziksel ve çevresel koşullarını iyileştirmeye yönelik stratejilerdir. Bu sebeple bu tür alanların planlama çalışmalarında sosyolog, mimar, mühendis, plancı gibi farklı meslek mensuplarının bir araya gelerek çalışmaları neticesinde sağlıklı bir sonuca varılabilir. Kentsel dönüşümde; örgütlenme, finans ve planlama ayaklarının organize edilerek mekana yansıtılması gereklidir.
Ayrıca; Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında 6306 Sayılı Kanun çıkarılmıştır. Bu kanunun amacı, afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere iyileştirme, tasfiye ve yenilemelere dair usul ve esasları belirlemektir.
17 Mayıs 2013 tarihinde 2013/4645 Karar Sayısı ile Bakanlar Kurulu'nca Tepebaşı ilçemize bağlı Mustafa Kemal Paşa, İhsaniye, Hacıalibey, Yeni, Işıklar ve Mamure Mahalleleri ile Odunpazarı ilçesi Deliklitaş ve Kurtuluş mahallelerini içeren 56.45 hektarlık alan riskli alan olarak ilan edilmiştir. Bu yasa kapsamı içinde riskli bina tespiti bakanlıkça lisanslı kurum ve kuruluşlarca yapılmakta olup, raporların bir örneği ildeki çevre ye şehircilik müdürlüğüne gönderilir. Müdürlükçe herhangi bir eksiklik ve aksaklık bulunmadığı takdirde en geç 10 iş günü içinde tapu kütüğünün beyanlar hanesinde belirtilmek üzere ilgili tapu müdürlüğüne bildirilir.
Tapu müdürlüğünce işlenen belirtmeler riskli yapı tespitine karşı 15 gün içinde riskli yapının bulunduğu yerdeki müdürlüğe itiraz edilebileceği, aksi takdirde idarece 60 günden az olmamak üzere verilecek süre içinde riskli yapının yıktırılması gerektiği de belirtilmek suretiyle hak sahiplerinin adreslerine 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'na göre tebliğ edilir. Riskli yapı tespitine karşı yapılan itirazın reddedilmesi veya riskli yapı tespitine itiraz edilmemesi suretiyle, kesinleşmesi halinde müdürlük riskli yapının yıktırılmasını idareden ister. İdare yani belediye, 60 günden az olmamak üzere süre vererek riskli yapıların yıktırılması yapı maliklerinden ister.
Riskli alanlarda, rezerv yapı alanlarında ve riskli yapılarda kanun kapsamında öncelikle maliklerce uygulama yapılması esastır. Eskiyen kent kısımlarını yeniden inşa ve restore etme amacıyla belediyeler bir alanı kentsel dönüşüm ve gelişim alanı olarak ilan edebilir. Burada ilan edilen alanlarda hazine mülkiyeti veya belediye mülkiyeti yok ise yeteri kadar sosyal donatı alanları ayrılamayacaktır. O bölgenin yaşanabilir bir kent dokusu ile oluşturulabilmesi ön plana alınmalıdır ya da o bölgenin dönüşümünün yapılabilmesi için mevcut emsal değerlerinin artırılması ile mümkün olacaktır. Bu durum şehrin genel arazi kullanım kararlarını bozucu mahiyettedir.
Yine o bölgenin genel teknik altyapısının yetersiz kalmasına sebep olacaktır. Burada bu dönüşüm yapılırken mevcut sosyal yapının bozulmasına ve kent belleği olarak oluşan dokunun korunmasına özen gösterilmelidir. Afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi aşamasında doygun yapı stoku mevcut dokuyu yansıtıyor ise uygulama etaplar halinde yapılmalıdır. Korunamayan veya sosyal donatı alanlarına giden gayrimenkul sahiplerine rezerv alanlarda eşdeğerlik esasına dayanan konut ve işyeri sağlanmalıdır. Burada dikkat edilmesi gereken husus vatandaşla uzlaşarak çözüm bulunmasıdır. Sonuç olarak sağlıklı, çevreye uyumlu kent dokuları oluşturmak; vatandaşla işbirliği kurulması ve sivil toplum kuruluşları ile meslek odalarının görüşleri alınarak çözüm yolları bulunmasıyla mümkündür.
Ahmet Ataç-Eskişehir Tepebaşı Belediye Başkanı/Dünya Gazetesi ek