Genel

Akkuyu NGS'nin ikinci ünitesinin inşaatı başlıyor!

Akkuyu Nükleer AŞ Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Anastasia Zoteeva "Birkaç ay içinde ikinci ünitenin temeline beton dökmeye başlamayı düşünüyoruz. Şu anda, ünitede hazırlık çalışmaları devam ediyor" şeklinde konuştu.

Akkuyu Nükleer AŞ Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Anastasia Zoteeva, geçtiğimiz yıl ağustos ayında Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin (NGS) ikinci güç ünitesinin inşaat lisansını aldıklarını belirtti. Zoteeva, "2020 projemiz için özel bir yıl olacak. Rusya'da nükleer enerji sektörünün 75. yılını kutlayacağız. İnşaat temposunu yüksek seviyede tutacağız ve Akkuyu NGS'de üçüncü ünitenin izin belgelerini de almış olmayı bekliyoruz." dedi.

Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre; Zoteeva, geçen yıl Akkuyu NGS inşaatında gerçekleşen çalışmaları ve projeyle ilgili 2020 planları anlattı.

Akkuyu NGS projesi için 2019'un yoğun bir yıl olduğunu anlatan Zoteeva, inşaat sahasında en önemli aşamaların tamamlandığını açıkladı.

Geçen yıl inşaat çalışmaları tamamlanan Doğu Kargo Terminali'nin işletme izninin alınmasıyla ilk büyük boyutlu ekipmanın santral sahasına ulaştığını belirten Zoteeva, "İlk ünitede, güvenlik sisteminin çok sayıdaki elemanlarından biri olan 150 ton ağırlığındaki kor tutucunun montajını yaptık. Bugüne kadarki işlemler proje takvimine uygun şekilde herhangi bir gecikme olmadan gerçekleşti." açıklamasında bulundu.

Türkiye ve Rusya arasında 2010 yılının Mayıs ayında imzalanan hükümetler arası anlaşma kapsamında ilk ünitenin, inşaat lisansının verildiği tarihten itibaren 7 yıl içinde devreye girmesi gerektiğinden bahseden Zoteeva, "Birinci ünitenin inşaat lisansının Nisan 2018'de verildiğini göz önüne alırsak, proje takvimine göre hedeflenen tarih Nisan 2025 ancak ilk ünitenin Türkiye Cumhuriyeti'nin 100'üncü yılının kutlanacağı 2023'te devreye girmesi için tüm paydaşlarımızla azami çaba gösteriyoruz. Çalışmalarımıza, uluslararası standartlardan ve Türk mevzuatının öngördüğü güvenlik şartlarından taviz vermeden devam ettiğimizi özellikle vurgulamak istiyorum." şeklinde konuştu.

"BETON HAZIRLAMA ÇALIŞMALARINI TAMAMLADIK"

26 Ağustos 2019'da ikinci ünitenin inşaat lisansını aldıklarını sözlerine ekleyen Zoteeva, "Birkaç ay içinde ikinci ünitenin temeline beton dökmeye başlamayı düşünüyoruz. Şu anda, ünitede hazırlık çalışmaları devam ediyor. Beton hazırlama çalışmalarını tamamladık, topraklama ve su izolasyonu yaptık, temel plakasını güçlendirme çalışmaları yapıyoruz." ifadelerini kullandı.

Geçen yıl martta üçüncü ünitenin inşaat lisansı için Nükleer Düzenleme Kurumuna (NDK) başvuruda bulunduklarını söyleyen Zoteeva, "Bu yılki ana görevlerimiz arasında birinci ünitedeki inşaat ve montaj işlerine devam edilmesi, ikinci ünitenin yapım alanında kapsamlı inşaat çalışmalarına başlanması, doğu ve batı inşaatı ve montaj tesislerinin kurulmasıyla ilgili işlerin tamamlanması ve inşaat sahasında yeni ofis binasının hizmete alınması var. 2020 projemiz için özel bir yıl olacak. Rusya'da nükleer enerji sektörünün 75. yılını kutlayacağız. İnşaat temposunu yüksek seviyede tutacağız ve Akkuyu NGS'de üçüncü ünitenin izin belgelerini de almış olmayı bekliyoruz." şeklinde konuştu. 

"POTANSİYEL ORTAKLARLA MÜZAKERELER DEVAM EDİYOR"

Projeye ilk ödemenin Rusya Federasyonu devlet bütçesinden yapıldığını, 2019 yılının Ağustos ayında ise ülkenin en büyük bankası Sberbank'ın şirkete 7 yıllık vadeyle 400 milyon dolarlık kredi sağladığını hatırlatan Zoteeva, "Yatırımcılar tarafından projemize yoğun ilgi var ancak potansiyel ortaklarla müzakereler devam ederken, somut sonuçlara ulaşmadan herhangi bir ayrıntıyı açıklamak uygun olmaz. Hükümetler arası anlaşmaya göre Akkuyu Nükleer AŞ hisselerinin yüzde 49'u kadar Türk şirketlerine veya diğer yabancı şirketlere satma hakkına sahip." dedi.

Birinci ünitenin temelinde çatlakların oluştuğuyla ilgili iddialar hakkında konuşan Zoteeva, santralin inşaat sürecinin NDK ve bağımsız denetim kuruluşları tarafından izlendiğini söyledi. Zoteeva "Birinci ünite temel betonunda denetimlerde tespit edilen bulgular raporlanmakta ve Akkuyu Nükleer AŞ'nin ilgili düzeltici faaliyetleri gerçekleştirmesi NDK tarafından sağlanmaktadır. Bulguların ulusal ve uluslararası standartlarda izin verilen limitler ve tasarım marjları içinde olması esastır." dedi.

"ÇALIŞANLARIN YAKLAŞIK YÜZDE 80'İ TÜRK"
Projede 6 binden fazla kişinin çalıştığından bahseden Zoteeva, "Sahada çalışanların yaklaşık yüzde 80'i Türk vatandaşı. Bu, en az 4 bin 800 kişilik istihdam anlamına geliyor. Türkiye'de bulunan mevcut insan kaynağını değerlendiriyoruz ancak çok daha fazla nükleer enerji uzmanına ihtiyaç var." ifadelerini kullandı.

Santral ve işletme personelinin doğrudan yetiştirilmesi için bir eğitim merkezi inşa edileceğinden bahseden Zoteeva, "İnşaat şu anda aktif olarak ilerliyor, önümüzdeki 2-3 yıl içinde işlerin kapsamı artacak. Rusya'dan veya başka ülkelerden personel getirilmesi verimlilik ve mantık açısından uygun değil. Türkiye'de inşaat sektörü uzmanlarının profesyonellik seviyesi çok yüksek." dedi.

Rusya'daki eğitimlerini tamamlayan 88 Türk uzmanın şirkette işe başladığından bahseden Zoteeva, 150'den fazla Türk öğrencinin de eğitimini sürdürdüğünü 22 öğrencinin ise geçtiğimiz yıl eylül ayında yüksek lisans eğitimi almak üzere Rusya'ya gittiğini sözlerine ekledi.

"SANTRAL BÖLGEDE REFAH SEVİYESİNİN ARTMASINA KATKI SAĞLAYACAK"
Zoteeva, Akkuyu NGS'nin Türkiye'nin Akdeniz kıyısında bulunan en büyük elektrik üretim kaynağı olacağını ve bölgede enerji talebinin sağlanmasında ana yükü omuzlayacağını açıkladı.

Santralin ekonomik etkisinin üretilen elektrikle sınırlı olmadığını ve bölgede refah seviyesinin de artmasına katkı sunacağını kaydeden Zoteeva, "En yoğun döneminde yaklaşık 10 bin kişinin çalışacağı santralle tüketim gücü yüksek olan nüfus artacak ve bölge gelişecek. Bu, Mersin için iyi bir şey çünkü yerel işletmelerin imkanları artacak, üreticilerin ürünlerine ve hizmetlere talep artacak, bölge genelinde kafe, restoran, otel işletmeciliği ve gayrimenkul pazarında potansiyel bir büyüme olacak." dedi.

Projede çalışan Rus personelin bölgeye aileleriyle yerleştiğini sözlerine ekleyen Zoteeva, "Projeyi deneyimli Rus uzmanların katılımı olmadan düşünmek imkansız. Bu uzmanların aileleri zamanla genişliyor ve doğal olarak sosyal altyapı talebi oluşuyor. Bu talebi karşılamak üzere inşa ettiğimiz Rus personelin çocuklarına yönelik okul ise şimdiden Silifke'nin kentsel altyapı tesislerinden biri olarak, kültürel, sportif ve diğer sosyal faaliyetlerin gerçekleştirildiği bir platform haline geldi." açıklamasında bulundu.