Akkuyu Nükleer Santral projesi iptal edilir mi?
Suriye sınırında, Türk hava sahasını ihlal eden Rus savaş uçağının düşürülmesiyle iki konu hararetle kamuoyunda tartışıldı. Ruslar doğalgazımızı keser mi? Akkuyu Nükleer Santral Projesi iptal edilir mi?
İlk günden beri bu iki konunun, iki ülke arasındaki tartışmalarda gündeme gelebilecek en son hususlar olacağını defalarca ekranlarda söyledim ve bu köşede yazdım. Zira gaz anlaşmaları ve nükleer santral projesi, iki ülkeyi de bağlayan ve ağır tazminatlar içeren anlaşmalarla hayata geçirildi. Tek taraflı olarak iki ülkeden birisinin negatif tavır geliştireceği bir alan değil. Ancak uçak düşürülme hadisesinden önce de çeşitli meselelerden dolayı Akkuyu’da işler yavaş yürüyordu. Şimdi bunun faturasını da iki ülke arasındaki son gelişmelere bağlamak doğru değil. Aynen Türk Akımı Projesi’nde olduğu gibi...
RUSYA'NIN TÜRKİYE'YE BAKIŞI DEĞİŞTİ
Rusya adına nükleer santralı üstlenen Rosatom şirketinin açıklamaları ve Türkiye tarafından yapılan değerlendirmeler, bu tartışmalı dönemde daha anlamlı olsa bile unutmamak gerekir ki, özellikle haziran seçimleri sonrası Rusya’nın Türkiye bakışında önemli farklılıklar oldu. Bunda şüphesiz Suriye’de iki ülke menfaatlerinin çatışması ve iki ülkenin de bölgede daha aktif olma girişimlerinin payı var.
Şu an iki ülkenin karşılıklı olarak üzerinde anlaştıkları nükleer santralda olacak tek şey, projenin yavaşlatılmasıdır. Rusya daha fazla girişimde bulunmayacak, Türkiye de yürümekte olan işlere eskisi gibi destek olmayacaktır. İki taraf da projeyi bilinçli olarak aksattığına dair açıklamalar yapmaktan kaçınacaktır. Sebebi tahmin edeceğiniz üzere uluslararası anlaşmada yer alan ağır tazminat hükümleridir. Dolayısıyla ne Rusya ne de Türkiye, nükleer santralın aksayan taraflarında sorumluluğu almak istemeyecektir.
RUSYA KOLAY HAZMEDEMEZ
Evet, Rus yetkililerin ifade ettiği üzere nükleer santral iptal olmaz, ama ertelenebilir. Bu erteleme veya gecikme işi bile herhangi bir tarafın kendisini haklı görmesi halinde tahkime gideceğinden enerji tartışmalarında Rusya’nın Türkiye’ye yönelik yaptırımlarında başka unsurlara bakılması gerekir. Dün de yazdığım üzere, Rusya’nın etkisi altındaki Hazar’daki enerji kaynakları, Rusya’nın İran ve Irak ile geliştirdiği yakın ilişkiler daha önemli.
Ancak Rus savaş uçağının düşürülmesini Rusya’nın kısa sürede hazmedemeyeceğini bilerek Türkiye’nin strateji geliştirmesi gerekiyor. Rusya kendisine ilave maliyet çıkaracak projelerden uzak durup, endirekt yollardan Türkiye’yi sürekli zorlayacaktır. Bu sebeple dikkatli hareket edip tartışma temposunu düşürmenin yolları aranırken, alternatif planların da hazırlanması şart...
200 MİLYON DOLAR HARCANDI
Mesela, Ruslara göre şu ana kadar nükleer santral için 3.5 milyar dolar harcanmış, fakat Türkiye tarafı aynı görüşte değil. 3 milyar dolar para transferi yapıldığı ve bunun ancak 200 milyon dolarlık kısmının harcandığı ifade ediliyor.
Hasılı, Akkuyu Nükleer Santral Projesi’nde belirsizlik söz konusu. Bu tablo, 2020’de projenin hayata geçmesi yönündeki takvimi de etkiler. Eğer iki taraf karşılıklı olarak anlaşırsa, nükleer santralın yapım işi kendiliğinden herhangi bir tarafa külfet çıkarmadan rafa kalkar ve bu durumdan da en fazla Türkiye kârlı çıkar. Hatta şu atmosferde edindiğim izlenim, Türkiye’nin projenin iptal edilmesini çok daha fazla istediği yönünde. Zira başta Japonlar olmak üzere finansman ve teknoloji transferiyle nükleer santral için devreye girmek isteyen ve oldukça da hevesli ülkeler var.
Habertürk/Güntay Şimşek
Haber Hürriyet'te şu şekilde yer aldı;
Reuters haber ajansı, Türkiye'nin iki hafta önce Suriye sınırında Türk hava sahasını ihlal eden Rus savaş uçağını düşürmesinin ardından Rus Rosatom şirketinin kuruluşu olan Akkuyu NGS Mersin Akkuyu Nükleer Santrali Projesi'nde sahadaki inşaat çalışmalarını durduğunu belirtti. Akkuyu'da nükleer santralin inşaatına başlanmamıştı. Projede şu anda inşaat çalışmaları için bekle-gör pozisyonuna geçildiği belirtildi. Anadolu Ajansı ise Rus resmi haber ajansı Ria Novosti'nin resmi kaynaklara dayandırdığı haberinde, Akkuyu NGS çalışmalarının devam ettiğinin söylendiğini belirtti.
Konu hakkında bilgi sahibi üst düzey kaynakların Reuters'a verdiği demeçte, iki ülke arasındaki uluslararası anlaşmada yer alan ağır tazminat hükümleri nedeniyle Rusya'nın anlaşmayı fesihten kaçındığını belirtiyorlar.
Türkiye ile Rusya arasındaki mutabakat kapsamında Rusya, dört üniteden oluşacak toplam 4,800 MW kurulu güce sahip Akkuyu Nükleer Santralini 20 milyar dolarlık yatırımla yapacak.
TÜRKİYE'DEKİ İLK SANTRAL OLACAK
Bu santral Türkiye'nin ilk nükleer santrali olacak.
Konu hakkında bilgi sahibi üst düzey bir yetkili, "Rus jetinin düşürülmesinden sonra proje büyük bir belirsizliğe girdi. Ancak Rus şirket projeye şu ana kadar 3.5 milyar dolar civarında bir yatırım yaptı. Sözleşme hükümlerinde tek taraflı fesihte ağır tazminat koşulları var. O nedenle Ruslar şu anda fesih konusunda adım atamıyor" dedi.
Türkiye ile Rusya arasında, jetin düşürüldüğü 24 Kasım'dan bu yana karşılıklı ağır suçlamalar devam ederken, Rusya'nın gündeme getirdiği Türk Akımı Doğalgaz Projesi askıya alındı.
Bunun yanı sıra Rusya 1 Ocak'tan geçerli olacak şekilde Türkiye'ye karşı bazı yaptırımlar uygulayacağını açıkladı.
Projeye yakın bir kaynak, "Projedeki belirsizlik nedeniyle inşaat sahasında herhangi bir faaliyet yürütülemiyor. Ağır tazminat koşulları da proje sözleşmesinin feshinin önünde büyük engel" dedi.
Yetkililer ve kaynaklar, sözleşmedeki fesih hükümlerinin ne kadarlık bir tazminatı içerdiğine dair herhangi bir bilgi vermedi.
DAHA ÖNCE ÖZEL BİR DEĞERLENDİRME YAPILMAMIŞTI
Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, "Yaşanan olaydan sonra mevcut tüm projeler yakından incelenecektir" demiş ancak Akkuyu Projesi'ne özel bir değerlendirme yapamayacağını açıklamıştı.
Projenin bir belirsizliğe girdiğini ve beklenen gecikmenin artık daha da ileri bir tarihi kapsayabileceğini kaydeden üst düzey bir yetkili, "Kriz ne kadar sürer bilemiyoruz. Rusya projeden çekilmek de isteyebilir. Ama 2022'de santralin devreye alınması artık kolay olmayabilir" dedi.
Kasım ayı ortasında Antalya'daki G20 Zirvesi'nde Reuters'ın sorularını yanıtlayan Enerji Bakanı Ali Rıza Alaboyun, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in gerçekleştirdiği görüşmede Akkuyu Santrali'nin yapımı konusunda kararlılığın karşılıklı olarak beyan edildiğini ve santralin 2022 yılında devreye gireceğini düşündüğünü söylemişti.
"Rusya projeye devam edemezse diğer seçenekler değerlendirilir. Bu projeyi isteyen ve dünyanın önde gelen başka aday ülkeleri var" diyen aynı yetkili, "Türkiye'nin üçüncü nükleer santral için çalışmaları sürüyor. Bu ortam elbette bu konuda ısrarlı olan Rusya'yı artık seçenek olmaktan uzaklaştırıyor" dedi.
Türkiye'nin ikinci nükleer santralini Japonya-Fransa konsorsiyumu 22 milyar dolar yatırımla Sinop'a yapıyor.
Üçüncü nükleer santral için çalışmalar devam ederken ABD, Japonya, Güney Kore, Çin ve Rusya bu projeyi yapmak isteyen ülkeler arasında sayılıyor.
AA: ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR
Diğer yandan, Rus resmi haber ajansı Ria Novosti'nin resmi kaynaklara dayandırdığı haberinde, Akkuyu NGS çalışmalarının devam ettiği ifade edildi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Akkuyu NGS yetkilileri de Mersin'deki çalışmaların kesintiye uğradığı yönünde kendilerine ulaşan bilgi bulunmadığını, Akkuyu'da liman inşaatı için devam eden çalışmaların olağan seyrinde ilerlediğini kaydetti.
Uluslararası basında Rus uçağının düşürülmesinin ardından Moskova'nın projeyi durdurduğuna dair bazı iddialar yer almış ve Türk Akımı doğalgaz projesinin ardından Rusya ile Türkiye arasındaki ikinci büyük enerji projesinin de askıya alındığı öne sürülmüştü.
Hürriyet
Haber Yeni mesaj Gazetesi'nde şu şekilde yer aldı....
Düşürülen uçakla birlikte tırmanan Rusya-Türkiye gerilimi Akkuyu nükleer santral inşaatını da etkileyecek. Türkiye'nin nükleer santral için yeni ortak arayışına başladığı iddia edildi. İddiayı sayfalarına taşıyan The New York Observer gazetesine göre Türkiye'nin bunu başarması imkansız görünüyor.
Batı medyasında Türkiye'nin, Rusya'yla anlaştığı Akkuyu nükleer santral inşaatını durduracağı iddialan seslendirilmeye başlandı. Bu iddialan seslendiren mecralardan biri de The New York Observer gazetesi. Gazete, Türkiye'nin nükleer santral için yeni ortak arayışına başladığını, ancak bunu başaracağından kuşku duyulduğunu iddia etti. New York Observer gazetesine göre Rusya'yla çatışmadan hiçbir zaman zaferle ayrılamayacak olan Türkiye, tamamen enerji ithalatına bağımlı. Rusya'nın Türk meyve ve sebzelerin ithalatına getirdiği yasağın şimdiden Türk ekonomisine büyük kayıplar yaşattığını belirten gazete, "Rusya aynca Türkiye'ye tur paketlerin satışı ile charter uçuşlan yasakladı. Ve eğer Ruslar tatilleri için yeni ülkeler bulursa yaklaşık 3.3 milyon turisti kaybeden Ankara bu kaybı telafi edemeyecek" iddiasında bulundu. Doğalgazda da durumun Türkiye'den yana olmadığını ifade eden ABD gazetesi Türkiye'nin Rusya gazına alternatif bulamayacağını da iddialarına ekledi. Gazetede, "Sorun şu ki Türkiye'nin sadece Rusya'yla değil Mısır'la da arası bozuk. Kahire, Müslüman Kardeşleri desteklediği için Ankara'yla anlaşmaya gitmeyecek. Suudi Arabistan da Türkiye'nin kendilerine yönelik aşııı eleştiriler nedeniyle gaz satışına yanaşmaz. Türkiye'nin İsrail üe ilişkileri de kötü" ifadeleri kullanıldı.
Kimse Rusya'yı suçlamıyor Türkiye'nin Avrupa Birliği'nin desteğine bel bağladığını belirten uzmanlar, Türkiye'nin Batı'nın duruşunu yanlış yorumladığım düşünüyor. Uzmanlara göre, Türk F-16, Rus uçağını düşürdükten sonra Batı, yaşananlardan Rusya'yı suçlama niyetinde değil. Türkiye'nin rakibine baskı yapma çabalarına rağmen bu çatışmada gerçek baskı yapacak tek taraf Rusya.
Yeni Mesaj
Haber Akdeniz Gazetesi'nde şu şekilde yer aldı;
Nükleer santral yapılacak alanın dışarısında denizin hidroteknîk araştırmasını yapacak olan yüklenici firmaya ait iş makinelerinin kamp çalışmasına aralıksız devam ettiği gözlendi.
Yüklenici firma çalışanları nükleer santral içerisinde etüt, fizibilite ve dolgu çalışmasının sürdürüldüğünü söyledi.
Bölgede deniz yapıları inşaatı nedeniyle zaman zaman jandarmanın bilgisi dahilinde kontrollü hafriyat çalışmalarının yapıldığı bildirildi. Alana girerek çalışmaları görüntülemek isteyen gazeteciler nizamiye kapısından içeri alınmıyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı kaynakları, "Rus Rosatom şirketinin kuruluşu olan Akkuyu NGS'nin Mersin Akkuyu Nükleer Santrali Projesinde sahadaki inşaat çalışmalarını durdurduğu" iddialarını yalanladı.
Mevcut durumun devam ettiğini bildiren kaynaklar, "Rus Rosatom şirketinden inşaatın durdurulduğuna dair bir resmi bildirimde bulunulmadığını" açıkladı.
Büyükeceli eski Belediye Başkanı Hümmet Büyük ise, nükleer santralin 40 yıldır kurulmasının planlandığını belirterek şunları söyledi: "Beş yıldır Ruslar çalışma yapıyor. Biz yöre halkı olarak nükleer santralin yapılmasını istiyoruz. İster Ruslar yapsın ister başka şirket bizim için fark etmez. Yeter ki Türkiye'ye böyle teknolojiler yapılsın. Rusya'ya gittik. Orada nükleer santrali gezdik. Bilgi aldık. Herhangi bir zararının olmadığını gördük. Beş yıldır burada işler yürümüyor.
Büyükeceli mahallemizde onca işsiz varken hep dışarıdan başka kişiler getirilerek çalıştırılıyor. Şu an hafriyat işleri yapılıyor.
Miltaş hafriyat işini Cengiz inşaat ise liman işini yapıyor. Dolgu işleri ve dağları tıraşlama işlemi devam ediyor."
Akdeniz Gazetesi