Ankara Elmadağ'da Roman çocukları için Çimenev açıldı!
Roman Hakları Derneği’nin başlattığı bir projeyle, Ankara Elmadağ’da Roman çocukların daha iyi bir eğitim alabilmesi için Çimenev açıldı.
Gündemin ‘olağanüstü’lüğünden zaten oldukça yorgun düşmüş ruhlarımızın daha da karardığı şu günlerde, güzel şeyler de oluyor. Birkaç iyi insan, kötülüklere, eşitsizliğe, imkânsızlıklara karşı açmış kollarını, var gücüyle dikiliyor mesela. Bir adım gerilerinde birbirinden pırıl pırıl çocuklar, aydınlık gözleriyle sarılıyorlar boynunuza ya da bir boya kalemi uzatıp “Haydi, bu kelebeleğin kanatlarını birlikte boyayalım mı” diye soruyorlar.
Eğitim sisteminin fırsat eşitliği tanımadığı dezavantajlı çocuklar hepsi. Şiddete maruz veya tanık olan, ailevi problemler ve ekonomik imkânsızlıklar arasında, belki okuma yazma bilmeyen anne, babası ve kardeşleriyle tek odalı evlerde yaşayan çocuklar. Pek çoğunun zihinsel engeli, zekâ geriliği, öğrenme zorluğu olduğuna dair RAM (Rehberlik ve Araştırma Merkezi) raporu var. Halbuki problemlerini tanıyan ve onlara özel bir yaklaşım geliştiren eğitmenlerle neler yapabildiklerini bir görseniz, raporlarda yazanlara inanamazsınız...
Bambaşka hayatlar
İstatisliklere göre Türkiye’de 6 milyon Roman yaşıyor ve sadece 600 Roman çocuk okula gidebiliyor. Gidebilseler bile ağırlıklı Romanların okuduğu, öğretmenlerin genellikle ‘sürgün yeri’ gibi gördüğü okullara kayıt olabiliyorlar. Birçok yerde sözde fırsat eşitliği var ama okul müdürleri çocukların kayıtlarını bile almıyor. İstanbul Şişli’ye bağlı Elmadağ semtinde ise durum biraz daha farklı. Cumhuriyet Caddesi’ne bakan binalarda yüksek gelir seviyesinden insanlar yaşarken, aynı binaların arka yüzüne bakan sokakta bambaşka hayatlar var. Çocuklar okula gidebiliyor ama yaşadıkları hayatın ağırlığıyla kendilerini iyi ifade edebilmekten uzak oldukları için hem diğer çocuklardan ayrıksı düşüyor hem de okulda onlara ulaşmak özel bir çaba gerektirdiği için epey göz ardı ediliyorlar. Hal böyle olunca, üçüncü sınıfta okuma yazma bilmiyor, yedinci sınıfta dil bilgisi kurallarından habersiz kalıyorlar. En nihayetinde RAM’a gelip dayanan bu entegre olmaya çalışma süreci de ellerinde hayat boyu omuzlarına yük olacak bir öğrenme zorluğu veya zihinsel engelli raporuyla katmerleniyor.
Çimenev’i ziyaret
Roman Hakları Derneği’nin başlattığı bir projeyle, Elmadağ’ın Çimen Sokak’ında üç katlı yeşil bir binada açılan Çimenev, işte bu çocukları kazanabilmek için var. Neyle karşılaşacağımızı pek de bilmeden giriyoruz kapısından içeri Çimenev’in. İsmiyle müsemma Melek (Bahat) Öğretmen karşılıyor bizi, birlikte binayı geziyoruz. İçeride 6 yaşına kadar olan çocuklar için bir oyun odası, dans salonu, mutfak ve yemek bölümü, atölye odası, bir derslik ve küçük bir bahçe var. Okul gibi bir yer aslında ama okul değil. Burada da kurallar var ama başka. Eğitim koordinatörleri (Hakan Bayhan) ve Melek de öğretmen gibi ama aslında birer abi, abla onlar için. Evlerini ziyaret ediyor, yaşam koşullarını tanıyıp, ekonomik güçlük çekenlere burs bulmaya, ailevi problemlerinin yükünü azaltmaya çalışıyor ve gözlemlerine dayanarak her çocuğa özel yaklaşım ve eğitim metotları belirliyorlar.
Hakan ve Melek’in dışında pek çok gönüllü eğitmeni var Çimenev’in. Felsefe, Türkçe, sayılarla oyunlar, fen, dans, yaratıcı drama, yoga, darbuka, gitar, temel bilgisayar, yaratıcı yazarlık, satranç dersleri veriyorlar. Ayrıca el sanatları, rap, hip hop, capoeira dansı, t-shirt boyama, bez bebek, bileklik ve kukla yapım gibi atölyeler düzenliyorlar. Keşke her okulda olsa dedirten bir ders programı gerçekten! Birlikte oyunlar oynuyor, havuz problemlerini çözmeyi bahçeye ağaç dikerken öğreniyor, her şeyden ötesi birbirlerine dokunuyor ve içlerini döküyorlar... Ayrıca çocukların başardığı her şeyi dosyalayıp RAM raporlarının iptali için başvurmaya hazırlanıyor. Merkezin gönüllü eğitmenleri arasında Sulukule Çocuk Sanat Atölyesi’nden çıkıp bugün hayli ünlenen rap grubu Tahribad-ı İsyan’ın da olduğunu söyleyelim.
Duvarları yıkmak
Başta Roman çocuklara eğitim ve yaşam desteği vermek için açılmış Çimenev. Ama mahalle sakinlerince tanınıp güven kazandıkça Roman olmayan çocuklar da gelmeye başlamış. Dolapdere ve Kurtuluş mahallelerinden de merkeze gelen çocuklar var. Merkezin Sanat Koordinatörü Derya Nüket Özer, öğrenci profilindeki çok kültürlülüğün gettolaşma ve ötekileştirmeyi kırmaya yarayacağından söz ediyor: “Elmadağ Roman ve Roman olmayan, sosyal ve ekonomik olarak dezavantajlı çocukların bir arada yaşadığı, çok kültürlü bir yer. Zaten bir gettolaşma, içe kapanma ve dışlanma durumu var. O yüzden Romanlarla ilgili bir çalışma yaptığımız zaman içine her zaman Roman olmayanların da girmesi için teşvik ediyoruz. Burada çocukların birbirlerini tanıyıp aralarındaki duvarları yok etmesini sağlamaya da çalışıyoruz.”
‘Hayatımız Sulukule’
Elmadağ’daki Çimenev’le eş yapıda merkezleri İstanbul’un diğer semtleri Sulukule ve Kuştepe’de, ayrıca Ankara, İzmir ve Mersin’de de açmışlar. Avcılar ve Sakarya için de planlar yapılıyor şu sıralar. Tabii tüm bu süreç Sulukule’den başlamış. Kentsel dönüşüm yıkımını yaşayan, hem fiziksel hem de psikolojik olarak perişan Sulukule’de evli olmayan anne babaları evlendirmiş, kimliği olmayan çocuklara kimlik çıkartmış, MEB’in kendi yaşının sınıfını kaçırmış çocuklar için başlattığı yetiştirici sınıf öğretim programına gitmeleri için her gün çocukları yataklarından kaldırmış, beslenme çantalarını hazırlayıp, okula götürüp getirmişler. Tüm bunları yaşarken boş buldukları her yerde (“Asım Abi’nin bahçesinde” veya “Şükrü’nün kahvesinde” mesela), çocuklar için sanat atölyeleri yapmaya başlamışlar. Çocukların darbukalarına vurarak attığı sloganlarla içinde atölye çalışması yaptıkları binanın yıkımına nasıl engel olabildiklerine şahit olmuşlar...
Çimenev’in Genel Koordinatörü, Roman Hakları Derneği Başkanı ve aktivist Hacer Foggo’nun sohbetimiz sırasında içsesi dışa vurur gibi sarf ettiği “Hayatımız Sulukule” cümlesinin bir saniyeliğine havada asılı kalıp sessizliği doğurması bundan. Foggo, “Sulukule’de girmediğim ev yok . 500 ev varsa, 500’ünde de kimin yaşadığını biliyorum. Bu, hepimiz için böyle. O evlerdeki kadınlarla da, çocuklarla da ilişkiler kuruyorsun. Orada Roman olma, Sulukuleli olmanın her yerde ‘yine mi bunlar’ tepkisiyle karşı karşıya kalma hali olduğunu gördük” diyor.
Kadınlara dokunmak
Çimenev için “Burada anneler kendini evsahibi gibi görüyor” diyor Hacer Foggo. Hakikaten de öyle, sohbetimiz sırasında mutfakta annelerden birinin yemeği hazırlayıp, kahveler pişirdiğine şahit oluyoruz. Zaten Çimenev’in asıl hedefi olan çocuklarla beraber kendiliğinden gelen bir diğer hedefi de kadınlar aslında. Çünkü evdeki problem çocuk için ne kadar belirleyiciyse, annenin hayatını da aynı derecede etkileyici. Çocukla beraber aileye de girildiği için ellerinin ilk dokunduğu, kadınlar oluyor. Şu an merkezde kadınlar için somut bir çalışma olmasa da buradan yeni programlar çıkacağı aşikâr.
Haklarını silahla değil fikirle savunacaklar
Hacer Foggo, Çimenev’in uzun vadeli amacını şu sözlerle özetliyor: “Bu çocuklar istedikleri üniversitelere girdikleri, hayallerindeki mesleği edindikleri zaman amacımız gerçekleşmiş olacak. İsterlerse bizi ziyaret etmesinler, suratımıza bile bakmasınlar, önemli değil. Çünkü bu çocukların alternatifi yok. Amacımız onları kendi çocuklarımızla eşit fırsat düzeyine getirmek. Başka bir eğitimin mümkün olduğunu göstermek de aslında. Rahime’nin hayali öğretmen olmaksa eğer olsun, biz de burayla ona yardım edelim, Rahime’nin yapacağını biz biliyoruz, inanıyoruz.”
Sonra Derya Nüket Özer alıyor sözü ve meseleye toplumsal fayda nazarından da bakan bir yaklaşım sunuyor: “Rahime öğretmen olmak isteyebilir ama olamazsa da hayatın sonu değil. Ama özgüvenli, ayakları yere basan herhangi bir insan olmasını sağlayabiliyorsak, tamam. Eğitim sistemindeki yerleri dışında da hayattaki var oluşları, duruşları, özgüvenlerini de güçlendirmeye; insani değer yargılarını, insana saygıyı, kendine saygıyı öğretmeye çalışıyoruz. Haklarını savunmanın silahla değil, konuşarak, akılla fikirle, insani ilişkiyle olabileceğini öğretmeye çalışıyoruz. 8 yaşındaki bir çocuk bize kan donduran bir hikâyeyle geliyorsa, ona başka bir dünya olabildiğini gösterebilmek önemli.”
Siz ne yapabilirsiniz?
Gelelim siz bu güzel projeye nasıl katkıda bulunabilirsiniz kısmına. Açık Toplum Vakfı’nın bir yıllık desteği ve Şişli Belediyesi’yle yapılan bir yıllık protokolle çalışmalarını sürdüren merkezin ihtiyaç listesi kabarık. Çimenev’in resimli çocuk kitapları, bilgisayar, projeksiyon cihazı, zekâ oyunları, kırtasiye gereçleri ve hip-hop grubu için dans provası mekânına ihtiyacı var. En acil ihtiyacı ise merkezin kirasının ödenmesini sağlayacak bağış tabii ki. Bir diğeri ise, özellikle şiddet ve çocuk alanında çalışan bir psikoloğun gönüllü desteği... Elinden gelen imkânı Çimenev’in çocuklarına sunmak isteyenler, melekbahat@gmail.com adresinden iletişime geçebilirler.
Cumhuriyet