Artık evler ahşapla doğal ortamlara dönüştürülüyor!
İnsanları özüne daha çok yakınlaştıran, sıcak ve samimi mekanlar kurgulayarak rahat hissettiren doğa kökenli tarzlar, şehir dışından gelerek apartmanlara da yerleşti...
İnsanları özüne daha çok yakınlaştıran, sıcak ve samimi mekanlar kurgulayarak rahat hissettiren doğa kökenli tarzlar, şehir dışından gelerek apartmanlara da yerleşti. Metropol merkezlerini ısıtan bu stilin anahtarları ise mat ahşap malzeme, patine, toprak tonları, ağaç dalları ve eskitilmiş görünümler...
Kuzey yarımküre, ormanları, nehirleri ve soğuk rüzgarlarıyla romantizmi doğayla birleştirirken, 2011 yılında da evlere onunla özdeşleşen rustik ve doğal stili armağan ediyor. Sessiz, yumuşak ve buğulu doğa evi atmosferini şehir evlerine taşımak istiyorsanız şu formülleri kullanabilirsiniz:
1. Ham ahşap & organik biçimler
Dekorasyon çözümlerinin en alçakgönüllü ve uzlaşmacı malzemesi ahşap, artık çok farklı doku ve cilalarını aynı mekan içinde buluşturmaktan yana. Özellikle TV konsolu, kitaplık ve dresuar gibi tek ünitelerde sezonun öne çıkan mat ceviz ve fındık kabuğu görünümlerini kullanabilir; Mobilyalarıma uymuyor" kaygısını rahatlıkla dekorasyon sözlüğünüzden atabilirsiniz.
Doğaya referans veren tarzların ortak noktalarından biri de, formları işlenmemiş ve natürel hallerinde kullanmak. Uluslararası tasarımcıların yörüngesine de girmeyi başaran bu eğilim, özellikle Afrika kökenli etnik objeler, asimetrik aksesuvarlar, heykeller ve peluş-kürk tekstillerle tamamlandığında iç mekanlarda dağlara ve ormanlara yakın fotoğraflar oluşturuyor.
2. Kuru dallar & patine efekti
Kış manzarasında ağaçların dalları çıplak olsa da, kış evlerinin içine yerleştireceğiniz kuru ya da tomurcuklu dallarla şehir evinizin doğaya daha çok yaklaşmasını sağlayabilirsiniz. Kırsal esintiler, seramik objeler ve vintage eşyalar kullanarak mekanı iyice hafifletin. Renk paletinde ise, parlak ve canlı tonlar yerine günbatımı pembesi ve toz yeşil olmalı. Patine ve eskitme mobilyalar, antika porselenler, ferforje detaylar, ağaç dalları, danteller, ketenler ve beyazla karışan pastel tonlar...
Böyle bir tarzın tüm anahtarları yine doğada gizli. Konformizmi ilke edinen ve bunun üzerine sıcaklık ve davetkarlık da ekleyen bu stilde dikkat edilecek en önemli nokta, olabildiğince doğal ve açık tonlarda, hatta beyaza yakın ahşap mobilyaların mekanların odak noktasına yerleştirilmesi.
3.Ağaç kabukları & mat beyaz cila
Odaya ışık veren ve içindeki kalabalığı yumuşak bir şekilde dengeleyen açık renkli mobilya ve tekstilleri tercih edin. Krem, beyazdan daha sakinleştirici bir görünüm sergilediği için minder ve örtülerin mat renklerine de daha iyi uyum sağlar. Eski sandıklar, çekmeceli dolaplar, patine boyalı sehpalar bu tarz bir mekanda kullanabileceğiniz diğer elemanlar. çeşitli tekniklerle eskitilerek yaşanmışlık hissi veren mat beyaz cilalı ahşaplar, bu sezon hem rustik etkili, hem de modernist mobilyalarla evin her odasında karşımıza çıkıyor. Sergileme sırasında uyuma dikkat ederek karışık bir görüntü yaratmamanız, doğallığın rahatlatıcı etkisini bozmamanız açısından önemli.
Üç boyutlu seramikler 'Artık insanlar kasabalardan şehirlere taşınıyorlar ve daha uzun süre genç kalmak ve genç hissetmek istiyorlar. Bu da insanların sahip olmak istedikleri mobilya tarzını da değiştiriyor. Ağır ve klasik mobilyalar yerine modern ve renkli olmayı tercih ediyorlar diyen BoConcept tasarımcısı Morten Georgsen Odense, bu nedenle işlevsel ve yaratıcı koleksiyonlar yarattıklarını söylüyor. Örneğin bir kanepenin bir kısmını masa gibi kullanabilir ya da arkasına mini bir kütüphane ekleyip kumandalarınızı, kitaplarınızı koyabilirsiniz.
Tel: 0212 269 18 07
Radikal