Sektörel

Atakum, Karadeniz'in en hızlı betonlaşan ilçesi!

Atakum Belediye Başkanı İshak Taşçı, Atakum'un, Karadeniz'in en hızlı betonlaşan ilçesi olduğunu belirterek "Atakum Belediyesi olarak elimizi taşın altına koyarak doğanın dengesinin bozulmaması noktasında gece-gündüz çalışıyoruz." dedi.

Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Demir, Birleşmiş Milletlerin (BM) hazırladığı su raporuna göre Türkiye'nin 2025 yılında su sıkıntısı çekeceğini, 2040 yılında ise elindeki su rezervleri yüzünden Türkiye'ye savaş açılacağının iddia edildiğini söyledi. Atakum Kent Konseyi tarafından 22 Mart Dünya Su Günü nedeniyle "Su Savaşları ve Dünyayı Tehdit Eden Kuraklık" konulu konferans düzenlendi. Atakum Belediyesi Yalı Cafe'de düzenlenen konferansa Atakum Belediye Başkanı İshak Taşçı ve eşi Fatma Taşçı, öğretim üyeleri, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı. 


"NE KADAR RUHSAT O KADAR FİDAN" 


Atakum ilçesinin Karadeniz'in diğer ilçelerine benzemediğini belirten Atakum Belediye Başkanı İshak Taşçı da, "Atakum 2015 yılında sadece 1 yıl içerisinde 12 binlik nüfus artışı ile Karadeniz'in rekorunu kırmış bir ilçedir. 2015 yılında Türkiye genelinde nüfus artışı ile üçüncü olmuş bir ilçedir. Yine 2015 yılında vermiş olduğu 5 bin 600 konutluk inşaat ruhsatı ile yine Karadeniz'in rekorunu kırdı. Bunları anlatırken Atakum'un hızlı gelişmesi ile öğünebiliyoruz. Ancak olumsuzlukları da tetiklediğine inanıyoruz. Atakum'u Karadeniz'in en hızlı büyüyen ilçesi diyoruz ama birde madalyonun diğer tarafına baktığımızda da Atakum, Karadeniz'in en hızlı betonlaşan ilçesidir. Yarınki torunlarımızdan beddua almamak için Atakum ilçesinde yeşile farklı bir önem vermemiz gerektiğini her türlü çalışmamızla ortaya koymaya çalışıyoruz. Geldiğimiz günden beri Atakum ilçesinde inşaat yapan müteahhit arkadaşlarım iskan alımlarında daire başı kadar bahçesinde ağaç fidanı dikmeyen hiçbir müteahhide iskan vermedik. Atakum Belediyesi ilk defa bu imar kanunu uyguluyor. Bunu belki de Karadeniz'de ilk defa Atakum Belediyesi uyguluyor. 2015 yılında vermiş olduğumuz 4 bin 680 adet iskan konut ruhsatı sayesinde sadece müteahhit arkadaşlarımıza 4 bin 680 adet fidanı Atakum ilçemizle buluşturduk. Yarın Atakum ilçesinde yaşayacak gelecek nesillerimiz 'bu şehri kimler yönetti' diye olumsuz şekilde anılıp, beddua almak istemiyoruz. Yani '50 yıl önce şu Atakum'u idare eden yöneticilerin Allah belasını versin, bu şehri beton yığınına döndürdüler.1 demesini istemiyoruz. Onun için gece gündüz demeden yeşil fidan olayını Atakum ilçesinde doğayı koruma, güzelleştirme ve doğanın dengesini en azından taşın altına bizde Atakum Belediyesi olarak elimizi koyarak doğanın dengesinin bozulmaması noktasında gece-gündüz çalışıyoruz." dedi. 


"SU FAKİRİ BİR ÜLKEYİZ" 


Türkiye'nin su fakiri bir ülke olduğunun altını çizen Demir, "Bizim toplam su varlığımız 112 milyar metreküptür. Bunu bir birim ne arttırabiliyoruz ne de azaltabiliyoruz. Bunun 98 milyar metreküpü yüzeyde, 14 milyar metreküpü de yer altında. Nüfusumuza böldüğümüzde de kişi başına bin 300 metreküp su düşüyor. Bir ülkenin su zengini olabilmesi için kişi başına 8 bin 500 metreküp suyun olması gerekiyor. Bir ülkenin su fakiri sayılabilmesi için kişi başına bin metreküpün altında suya düşmesi gerekiyor. Yapılan hesaplamalara göre bu gidişle 2025 yılından sonra Türkiye nüfusunun 100 bini aşacağı hesaplanıyor ve o zaman 112 milyar metreküpe böldüğümüzde de bin metreküpün altına düşüyoruz. Türkiye içinde bölgelere baktığımızda Marmara ve Ege Bölgelerinde şu anda bin metreküpün altına düşmüş durumda. Bir başka tehlike, Türkiye'nin toplam su kaynaklarının yüzde 38'ini oluşturan Dicle ve Fırat'tır. Bunlar da elimizden gitmek üzere. Eğer giderse 112 milyar metreküp su 65 milyar metreküpe iniyor. Onun için su zengini değil, su fakiri sınırında olan bir ülkeyiz" şeklinde konuştu. 


"SU SAVAŞLARI YAŞANACAK" 


Birleşmiş Milletlerin (BM) raporuna göre 2050 yılında dünyada 54 tane ülkenin su kıtlığı çekeceğinin hesaplandığını ifade eden Demir şöyle devam etti: "Toplam dünyanın yüzde 40'ı su sıkıntısı ile karşı karşıyadır. Birleşmiş Milletlerin son raporunda su kıtlığı çekecek 33 tane ülkenin içerisinde Türkiye 27. sıradadır. Her gün dünyada 6 bin çocuk su ve suyun oluşturduğu problemden dolayı ölüyor. Her 6 kişiden biri temiz içme suyu bulamıyor. Dünyanın yüzde 40'ı yani 2.4 milyar insan sağlıksız su şartlarına maruz kalıyor. Günlük su tüketimi Almanya'da kişi başına 620 litre, İstanbul'da ortalama 130 litre, şu anda dünyada tam 2 milyar insan 2 litrenin altında su bulabiliyor. Herhangi bir maddeyi tohumdan kullanıncaya kadar geçen süredeki su tüketimine baktığınızda 1 litre tereyağı üretmek için 400 litre su kullanılıyor. Üzerimizdeki bir tişörtü üretmek için tüketilen su tam 20 tondur. 2 dilim ekmeği çöpe atarak 1.5 ton suyu israf etmek demektir. Türkiye'nin çeşitli ülkelerle sınırlarını oluşturan 22 akarsuyun bir kısmı Türkiye topraklarından akmaktadır. Bu sulardan Fırat, Dicle, Asi, Aras ve Meriç en önemli sınır aşan sularımızdır. Birleşmiş Milletlerin hazırladığı su raporuna göre Türkiye'nin 2025 yılında su sıkıntısı çekeceği, ayrıca 2040 yılında ise elindeki su rezervleri yüzünden Türkiye'ye savaş açılacağı iddia edilmektedir." 




Ekip Gazetesi