05 / 05 / 2024

Avi Alkaş: Türkiye'nin lider rolü ve yabancı yatırımlar artacak!

Avi Alkaş: Türkiye'nin lider rolü ve yabancı yatırımlar artacak!

Türkiye Gayrimenkul Pazarı - 2011 Gelişmeler & 2012 Öngörüler raporu, Jones Lang LaSalle Türkiye Başkanı Avi Alkaş ve Sermaye Piyasaları & Danışmanlık Hizmetleri Direktörü Dr. Kıvanç Erman tarafından açıklandı



Jones Lang LaSalle tarafından hazırlanan, Türkiye’de perakende, ofis, lojistik ve otel sektörünün değerlendirildiği “Türkiye Gayrimenkul Pazarı - 2011 Gelişmeler & 2012 Öngörüler” raporu, Jones Lang LaSalle Türkiye Başkanı Avi Alkaş ve Sermaye Piyasaları & Danışmanlık Hizmetleri Direktörü Dr. Kıvanç Erman’ın katılımıyla düzenlenen toplantıda açıklandı.

“Türkiye Gayrimenkul Pazarı - 2011 Gelişmeler & 2012 Öngörüler” raporunda “Türkiye’nin 2012’de daha fazla doğrudan yabancı yatırım çekeceği ve yabancı yatırımın, teşviklerle beraber 2012 yılında artacağı öngörülmektedir. Bununla birlikte Türkiye’nin lider rolü ile beraber ekonomik ve politik gücünün, 2012 yılında Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da artmasının beklendiği” belirtilmektedir.

Jones Lang LaSalle araştırma departmanı tarafından hazırlanan ve Türkiye’deki perakende, ofis, lojistik ve otel piyasalarını değerlendiren “Türkiye Gayrimenkul Pazarı - 2011 Gelişmeler & 2012 Öngörüler” raporuna göre;                  

Dünyadaki güçlü oyunculardan biri olarak Türkiye, 2011 yılında yatırımcıların radarında yer almaya devam etmiştir.

Türkiye, Çin’den sonra en fazla büyüme gösteren 2. ülke olmuştur.

2011 yılı boyunca Türkiye perakende pazarında perakendeciler, yeni ve yaratıcı konseptlerle güçlü bir büyüme sergilemişlerdir.

Şirketlerin ofis değiştirme eğilimleri nedeniyle, ofis pazarı 2011 yılında aktif bir kullanıcı talebiyle karşılaşmıştır.

Ulaşım altyapısının gelişmesi, küresel şirketlerin Türkiye’yi bölgesel lojistik merkezi olarak tanımlamalarını sağlamaktadır.

Küresel ekonomilere kıyasla 2012 yılında güçlü bir konumda yer alması ve orta vadede güçlü bir ekonomik görünüme sahip olması beklenen Türkiye’nin, yatırımcılar için ilgi çekici bir bölge olmaya devam edeceği öngörülmektedir.

Gerçekleşmesi beklenen işlemler için devam eden pazarlık ve görüşme süreçlerinin 2012’nin ilk yarısında başarılı bir şekilde sonuçlanması beklenmektedir. Geliştirilen projeler için ise yatırımcı talebinin sınırlı olacağı, fakat birincil gayrimenkuller için getiri oranlarının artan ilgiye paralel olarak, küresel beklentilerle aynı seviyede kalacağı öngörülmektedir. Buna bağlı olarak, getiri oranlarının %7.0-%7.5 bandında olacağı öngörülmekte ve bu oranının yüksek tarafının 2011 sonuna göre 50 baz puan üzerinde olduğu tahmin edilmektedir.

2012 yılının genel beklentiler doğrultusunda küresel ekonomi için zor bir yıl olacağı düşünülmektedir, ancak Türkiye Yatırım Piyasası’nın birkaç yıllık durgunluktan sonra bu yıl bir geri dönüşe sahne olması beklenmektedir.

2012 yılında ekonomik büyümenin IMF tahminlerinin üzerinde gerçekleşmesi beklenmekte, fakat 2011 yılı ile karşılaştırıldığında büyüme oranlarında bir düşüşün olacağı da öngörülmektedir.

2011 yılında ihracat rakamı rekor kırarak USD 134.5 milyar seviyesinde gerçekleşmiştir. Orta Vadeli Ekonomik Plan hedefleri doğrultusunda hükümetin 2012 hedefi USD 150 milyar seviyesindedir. İhracat yapılan ülke çeşitliliği ve hükümetin agresif ihracat politikasından dolayı, Avrupa’daki ekonomik krizin Türkiye’ye çok ciddi etkilerinin olmayacağı öngörülmektedir.

Cari açığın 2012 yılındaki sürdürülebilir büyüme ile birlikte düşüşe geçmesi beklenmektedir. Ayrıca cari açık artan ihracattan da avantaj sağlamış ve ihracat yapılan ülkelerin çeşitliliğinden dolayı “Avrupa’daki Euro Krizi” nin etkileri sınırlı olmuştur.

Türkiye bütçe açığını disiplinli bir mali politika uygulayarak istikrarlı bir seviyede tutmayı başarmıştır. Bütçe açığının 2012 yılında değişmeyerek, bir önceki yıl ile benzer bir tablo çizmesi beklenmektedir.

Türkiye’nin daha fazla doğrudan yabancı yatırım çekeceği ve yabancı yatırımın teşviklerle beraber 2012 yılında artacağı öngörülmektedir.

TCMB, enflasyonun 2012 yılında %5 dolaylarında olacağını hesaplamış ve ekonomik büyümeyle beraber enflasyon hedefi çerçevesinde hareket edeceği öngörüsünde bulunmuştur.

Türkiye’nin lider rolü ile beraber ekonomik ve politik gücünün 2012 yılında Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölgesi’nde artması beklenmektedir.

Mütekabiliyet yasasının değişmesi, afet hazırlık kanun tasarısı ve yabancı uyruklu vatandaşların mülk satın alabilmesi için yapılan değişikliklerin Türkiye Gayrimenkul Pazarı’na 2012 yılında pozitif olarak yansıması beklenmektedir.

2011 yılındaki güçlü perakendeci talebinin aksine, 2012 yılında perakendecilerin büyüme planları için özellikle de rekabetin yüksek olduğu bölgelerde daha dikkatli bir yol izleyecekleri fikri ön plana çıkmaktadır. Buna rağmen ikincil şehirlere olan perakendeci talebinin artmaya devam etmesi beklenmektedir.

2011 yılındaki güçlü performansın ardından perakende pazarındaki gelecek arzın 2012 – 2013 yılında da aynı şekilde devam edeceği tahmin edilmekte ve ekonomik yavaşlamadan dolayı gelecek arzlarda beklenen bazı gecikmelerin olabileceği göz önünde bulundurulmaktadır.

Orta vadede yaratıcı perakende konseptlerinin önemli ve ayırt edici bir faktör olmaya devam etmesi beklenmekte ve 2012 yılında online perakendenin büyümeye devam edeceği tahmin edilmektedir.

Kullanıcıların eski ve düşük kalitedeki A Tipi ofislerden, erişilebilir, yeni ve yüksek kalitedeki A tipi ofislere doğru geçişi eğilimlerinin 2012 yılında artmaya devam edeceği tahmin edilmektedir.

Bununla beraber Ümraniye’nin, MİA Bölgesine kıyasla düşük kira seviyesi, yeni ve yüksek kaliteli ofis alanları sunması nedeniyle öne çıkan bir pazar olması beklenmektedir.

Kamu kuruluşlarının ofis değiştirme taleplerinin artmasıyla birlikte,  Ankara  ofis pazarı kullanıcı taleplerinin 2012 yılında güçlü olacağı öngörülmektedir.

İzmir’deki “Yeni Gelişen Merkezi İş Alanı” imar planının 2012 yılında uygulanmaya başlaması durumunda, şehrin aktif bir ofis geliştirme pazarıyla karşı karşıya kalması beklenmektedir.

Yüksek arsa fiyatları kaliteli lojistik alanlarının geliştirilmesinin önündeki en temel engel olarak varlığını sürdürmektedir. 3PL firmalarından gelen güçlü talebin devam edeceği öngörülmektedir.

İstanbul Otel Pazarı planlanan projeler ve uluslararası organizasyonlarla beraber pozitif bir görünüm sergileyecektir.

İstanbul’da otellerin oda başı fiyatlarında ve oda başına düşen gelirlerinde 2010 yılına kıyasla artış gerçekleşmiştir.

Raporun detayları için tıklayın

 

 


Geri Dön