Avrupalı firmalara kentsel dönüşümde işbirliği çağrısı!
Avrupalı gayrimenkul devlerini buluşturan GREET Vienna, bu sene Türkiye'yi konferans programına dahil etti. Konferansta Türkiye'ye yatırım çağrısı yapıldı: "Kentsel dönüşümde işbirliğine gelin"
Rusya, Bağımsız Devletler Topluluğu ve Türkiye'nin de içinde bulunduğu Orta, Doğu ve Güney Avrupa'da ticari gayrimenkul ve yatırımlar için uluslararası bir platform olan GREET Vienna, bu yıl bir ilke imza atarak, Türkiye'yi konferans programına dahil etti. Global Gayrimenkul ve Ekonomi Görüşmeleri (Global Real Estate & Economy Talks) anlamına gelen GREET, bölgedeki gayrimenkul yatırımcılarını her yıl buluşturan dev bir organizasyon. Konferansa katılan Türk şirketleri inşaat sektöründeki yatırım fırsatlarını anlattı, işbirliği için ikili görüşmelerde bulundu.
İŞBİRLİĞİ GEREKLİ
Konferansta konuşma yapan Köksal Avukatlık Kurucu Ortağı Mehmet Köksal, 2003'ten bu yana Türkiye'deki yatırım ortamının çok daha liberal bir yapı kazandığını kaydetti. Türkiye'ye yatırım yapmak isteyen yabancı yatırımcıların önündeki engellerin ortadan kalktığını söyleyen Köksal, "Yabancı yatırımcılar artık Türkiye'den toprak satın alabiliyor. Şu anda Türkiye'deki en cazip yatırım alanlarının başında kentsel dönüşüm yatırımları geliyor. Birçok bina yıkılıp yeniden inşa edilecek, birçoğu renovasyon geçirecek" dedi. İstanbul'un nüfusunun her yıl 300 bin arttığına dikkat çeken Köksal şöyle konuştu: "Şehirde 40 alışveriş merkezi var ancak talep devam ediyor. Türkiye'de inşaat sektörü çok güçlü ve Türk şirketleri renovasyon süreçlerini tek başına tamamlıyor. Sektörün en büyük eksikliği ise inşaat malzemeleri alanında. Örneğin çimento var ama izolasyon malzemesi üretemiyoruz. Malzeme konusunda önemli bir bilgi, know-how eksikliği yaşıyoruz. Öte yandan yeni teknolojilere ulaşmak açısından da işbirliklerine ihtiyacımız var. Gelin bunu birlikte yapalım."
2015'TEN UMUTLUYUZ
Konferansın açılış konuşmasını yapan Avrupa Parlamentosu Üyesi Hannes Swaboda da Avrupa ekonomisindeki durgunluğa ve genç nüfustaki yüksek işsizlik oranına dikkat çekerek, Avrupa genelindeki yüksek borçlanmanın önemli bir sorun olmaya devam ettiğini söyledi. "Kriz bitmedi, ama Avrupa halkı 2015'ten daha umutlu. İngiltere'deki seçim sonuçları da bunun göstergesi" diyen Swaboda'ya göre, Avrupalıların umutlu olmasının iki nedeni var. Bunlardan birincisi petrol fiyatlarındaki düşüş, diğeri ise eurodaki devalüasyon.
ÇIKIŞ YOLU TÜRKİYE
Avrupa ekonomisinin yeniden atağa geçmesi için risk almaya hazır girişimcilere ihtiyacı olduğunu söyleyen Swaboda, bu çerçevede Türkiye'nin potansiyeline dikkat çekti. Swaboda, "Kemal Derviş, 'Türkiye AB üyesi olmalı; çünkü biz önemli bir işgücüne sahibiz' demişti. İnsanlar bunu ciddiye almadı. Ama bugün Avrupa'nın yaşlanan nüfusuna baktığımızda, başka sonuçlar çıkıyor. Avrupa'da istikrarı yakalamanın tek yolu Türkiye gibi AB üyesi olmayan ülkelerden göç almak" dedi. Swaboda, Türkiye'nin üyeliğinin Avrupa ekonomisinin geleceğine yatırım anlamına geldiğine dikkat çekerek, özellikle gayrimenkul sektöründeki canlanmayı tetikleyeceğini vurguladı.
Sabah