Kentsel Dönüşüm

Aylin Kotil: Kentsel dönüşümde mimar-mühendis odalarının görüşlerini alacağız!

Aylin Kotil, Sivil toplum kuruluşlarının, mimar-mühendis odalarının mutlaka görüşleri alınacak. Birlikte karar ve birlikte yönetim istiyoruz. Bunun ilk örneğini de kentsel dönüşümde uygulayacağız." şeklinde konuştu.

BEYOĞLU Belediye Başkanlığı'na CHP'den aday olan Aylin Kotil, siyaset geleneği olan bir aileden. Amcası Aytekin Kotil, 1977 yılından 1980 darbesine kadar İstanbul Belediye Başkanı idi. Eski eşi Mustafa Sarıgül'le birlikte seçim çalışmalarında yer alan Aylin Kotil, ilk kez aktif olarak politikaya girmiş olsa da bu alanda epey birikime sahip bir isim. 2009 yerel seçimlerinde AKP'nin yüzde 37,4, CHP'nin ise yüzde 26.5 oy aldığı düşünülürse, seçimlerin son derece heyecanlı geçeceği anlaşılıyor. Öte yandan Beyoğlu seçmenin yaşadığı hayal kırıklıkları ve ortaya dökülen yolsuzluk ve rüşvet iddialarının, bu oranları önemli ölçüde CHP'nin, dolayısıyla da Aylin Kotil'in lehine değiştirdiği inancı oldukça yaygın. 

Beyoğlu gibi, 45 mahalleden oluşan, ancak seçmenin ezici çoğunluğunun Okmeydanı ve Kasımpaşa'da olduğunu göz önüne alan Aylin Kotil, ağırlıklı olarak bu bölgelerde çalıştığını söylüyor. Aylin Kotil, buralardaki seçmenin yakın ilgi gösterdiğini ve AKP'ye duydukları güvenin sarsılması nedeniyle kendisine gösterilen ilginin dikkat çekecek kadar yoğun olduğunu vurguluyor. İşte Aylin Kotil'in, özellikle bir kadın aday olarak kendisine yönelttiğimiz sorulara verdiği yanıtlar: 


¦ "Yerel Yönetim"i nasıl tarif ediyorsunuz? Sizin "Yerel Yönetim" anlayışınız nasıl olacak? 

Bu soru için teşekkür ederim. Biz Beyoğlu'na baktığımız zaman belediyeciliğin yapılmadığını görüyoruz. Beyoğlu bölgesinde, en basit belediyecilik hizmetleri hep aksamış. Çöp almak, kaldırım yapmak, kreşler, sağlık hizmetleri, gençlere spor imkanları, bunların hiçbiri yapılmamış. Ben de şunu söylüyorum; ben belediyecilik yapacağım, diyorum. Benim en çılgın projem belediyecilik yapmak! Belediyecilik yapmak, hizmet götürmek, ideolojiden ziyade, siyasetten ziyade, herkese eşit hizmet götürmektir. Belediyeyi aldığınız güne kadar bir rozet takarsınız ama aldıktan sonra siyaset üstü bir anlayışla hizmet götürmeniz gerekir. Çünkü çok büyük bir ayrımcılık olduğuna tanık oluyoruz. Yardım götürüyorlar ama bunu yaparken çok büyük bir ayrımcılık yapılıyor. Dolaştığım mahallelerde en büyük şikayetlerden biri bu. 45 mahalle var, Beyoğlu'na bağlı. Bu 45 mahalleden gerçekten yardıma ihtiyacı olup da, yardım görmeyenlerin çokluğuna tanık olduk. 


¦ Ayrımcılıktan bahsettiniz; Beyoğlu bu açıdan ilginç bir bölge. Farklılıkların bir arada olduğu, çok renkli bir bölge. Bu farklılıkları yönetime eşit biçimde katacak, onların farklılıklarını koruyarak var olabilecekleri projeleriniz var mı? 

Var. Bir LGBT bireyimiz var mesela. 

Zaten Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu'nun çağrısı üzerine geldi, partimize. 

Kendisi meclis üyesi adayımız. Bölgede Kürt vatandaşlarımız da ağırlıklı. Bir Kürt arkadaşımız da meclis üyesi adayımız. Bugüne kadar, CHP Beyoğlu'nda sadece bir kadın meclis üyesi çıkarmış. Şu an 11 meclis üyesi kadın adayımız var. Yine j meclis üyelerimiz arasında 4 ^ gencimiz var. Ben en azından meclis üyeliği açısından bunu gerçekleştirdiğimizi düşünüyorum. Yönetime geldikten sonra da bu icraatlarımıza zaten yansıyacaktır. 


¦ Beyoğlu'ndaki halkın doğrudan yönetime katılabilmesi için farklı demokratik mekanizmalar oluşturmayı düşünüyor musunuz? 

Evet, mutlaka mahalle temsiliciklerimiz, sokak temsilciliklerimiz, hatta apartman temsiliciliklerimiz olacak. Bunun yanında, bizim kentsel dönüşüm sorunumuz var, biliyorsunuz. Beyoğlu'nda 80 bin kişiyi ilgilendiren ve beş mahallemizi kapsıyor. Bugüne kadar yapılan; bu halkla müteahhitler karşı karşıya bırakılıyor. 

Piyasacı bir çözüm anlayışla hareket etmişler bugüne kadar. 


¦ Sizin çözüm projeniz ne? 

Bunu da halkla birlikte, yönetim anlayışımıza uyan bir mekanizma kurarak çözmek için harekete geçeceğiz. Çözümümüz şu: Bu beş mahalledeki her arkadaşımıza, kendi genel kurulunuzu yapın ve bir temsilci seçin, diyeceğiz. Bu beş mahalleden beş temsilci gelecek. Beş temsilci de belediyeden olacak. Toplam 10 temsilci ve belediye başkamndan oluşan bir heyet oluşturulacak. Biz bu 11 kişilik heyete; Okmeydanı Proje Karar Kurulu adını vereceğiz. Bütün kararlar bu kurulda alınacak. Bu bir kamu-halk işbirliği olacak. Sivil toplum kuruluşlarının, mimar-mühendis odalarının mutlaka görüşleri alınacak. Birlikte karar ve birlikte yönetim istiyoruz. Bunun ilk örneğini de kentsel dönüşümde uygulayacağız. 


¦ Peki bütün bu kreş, kart, etüt öğretmenleri gibi uygulamaların bütçesini nereden karşılayacaksınız? 

Bakın sadece bu kart uygulamasının karşılığı, belediye gelirinin yüzde üçü. 

Bakın Beyoğlu en zengin ilçelerimizden biri. Kaynağı çok bol olan bir ilçe. Fakat maalesef halk, bu zenginlikten hiç faydalandırılmıyor. Ne spor kulüpleri, ne dernekler, ne gençler, ne kadınlar, ne çocuklar. Biz sadece farklı bir anlayışla bu kaynağı halka yansıtacağız. 


¦ Beyoğlu Belediyesi'nin bütçesini incelediniz mi? Borcu var mı? 

Yüksek miktarda bir borcu olduğunu biliyoruz. Ama bir belediye başkanının en önemli görevlerinden biri de kaynak yaratmaktır. Eğer niyetiniz iyiyse, çalışmaya, eser bırakmaya geliyorsanız mutlaka o kaynağı bulur ve halk için kullanırsınız. 


¦ Bu kadar borca rağmen bu kaynağı nasıl yaratacaksınız? 

Emin olun niyetiniz varsa bulursunuz. 


¦ Sığınmaevi açmayı düşünüyor musunuz? 

Projelerimizin arasında var. Açmak istiyoruz. Öncelikle hukuki haklarını bilmeleri gerekiyor, psikolojik danışmanlık almaları gerekiyor, sağlıklı kararlar almak için. Öncelikle yapacağımız bunlar olacak. 


¦ Beyoğlu, sokakta yaşayan çocukların da mekanı. Onları hayata kazandırmaya yönelik çalışmalarınız olacak mı? 

Aslında biliyorsunuz, Aile Bakanlığı'nın işi bu. Ama ben bir eğitimci ve anne olarak, bu benim sadece bakanlığa bırakamayacağım bir konu. Gerekiyorsa bakanlıkla işbirliği yaparak, gerekiyorsa biz öneri götürerek bu sorunu çözmek için elimizden geleni yapmaya çalışacağız. O çocuklara sadece barınma yerleri sağlamak da yetmez. Hayatla barışmaları sağlanmalı, terapi görmeleri ve kendi ayakları üstünde durmaları sağlanmalı. 

Gençler için ayrıca spor merkezleri açmalıyız. 


¦ AKM, Gezi Parkı, Emek Sineması gibi Beyoğlu'nun önemli meseleleri de var. Elbette belediyenin inisiyatifi yoktu. 

Dolayısıyla yerel yönetimlerin yetkilerinin genişletilmesi, AB'nin yerel yönetimler özerklik şartının getirilmesinin önemi daha da ortaya çıktı. Sizin bu konudaki düşünceniz nedir? 

Bizim de hedefimiz, o bölgede yaşayanlar, yaşadıkları yerler hakkındaki kararları kendileri vermesidir. Biz sadece uygulayıcısı olalım. Elbette Emek Sineması bizim yönetimimizde bu sona uğramazdı. Muammer Karaca Tiyatrosu'nu örneğin asla Büyükşehir Belediyesi'ne devretmezdik. Ve Muammer Karaca kapanmazdı. Maalesef artık oldu. Ama biz, özellikle İstiklal Caddesi'ni bir kültür adası haline getirmek istiyoruz. Uluslararası çapta sinema, tiyatro festivalleri yapmak istiyoruz. Orayı öyle bir noktaya getireceğiz ki; hükümet AKM'yi yapmak zorunda kalacak. Çünkü utanacaklar ve AKM'yi yapacaklar. Şu anda eldeki imkanlarla çözüm önerilerimiz bunlar. 


¦ Beyoğlu'nda eğlence, kültür ve sanat kademe kademe öldürüldü, önce sigara yasağı, arkasından dışarıya masa yasağı falan geldi. Ve her bir protesto gösterisi sonrası alakasız sokaklar, mekanlar gaza boğularak, aslında yapılan bir yaşam biçimini kanmak. Bunu geri çevirmek üzere projeleriniz var mı? 

Ben bunun hükümetin ulusal programı olduğunu düşünüyorum. İnsanlar 15 dakikalık bir basın açıklaması yapıp gidecekler örneğin, özellikle esnafın işinin en yoğun olacağı saatlerde gaz atılarak, esnafın cuma, cumartesi akşamları aylardır gasp ediliyor. Esnafın hakkı gasp ediliyor. Valilik, emniyet, belediye ayağı ile yapılıyor. Biz bunun belediye ayağını kırmak üzere geliyoruz.


 ¦  "İstiklal Caddesi'ni bir kültür adası haline getirmek istiyoruz. Uluslararası çapta sinema, tiyatro festivalleri yapmak istiyoruz. Orayı öyle bir noktaya getireceğiz ki; hükümet AKM'yi yapmak zorunda kalacak. Çünkü utanacaklar ve AKM'yi yapacaklar." 


'DAYANIŞMA EVLERİ AÇACAĞIZ' 

¦ Kadın başkan olarak, kadınlara yönelik uygulamalarınız olacak mı? 

Yaklaşık 6 aydır ev ev geziyorum ve gördüğüm manzara şu: Maalesef ekonomik koşullarm kötülüğü nedeniyle kadınlar, eşlerini işe, çocuklarını okula yolladıktan sonra kaloriferleri kapatıp, kat kat giyinip oturuyor. 

Mutlaka mahallelerde evler açacağız. Hem danışma evleri, vakitlerini geçirebilecekleri, bunların alt katlarmda spor salonları olacak. Orta katında tıpkı ev ortamı gibi, koltukları, sehpaları, televizyonları olacak, sıcak bir ortam olacak. Evde işleri bittikten sonra, gelip kitaplarını okuyacak, el işlerini yapabilecekler, çaymı, kahvesini içecek, sohbet edebilecek. Üst katında da etüt merkezleri olacak. Mahallelerimizde emekli öğretmenler var. Onlar da yarım gün çalışıp ek gelir elde etmek istiyor. Okuldan çıkan çocuklar orada öğretmenler eşliğinde ödevlerini yapacak. Bu bir tanesi projelerimizden. 

Bir diğeri; mutlaka her mahallede ücretsiz kreş olacak. 

Özel okul ayarında kreşler açacağız. Yine bir Beyoğlu Kart uygulaması hayata geçireceğiz. Sadece ihtiyaç sahibi kadınlar için çıkarılacak. Bir bankayla anlaşıp, her ayın birinde maaşları yatırılacak. 



Yurt Gazetesi