Bafra'da evleri yıkılan aile hukuk mücadelesi veriyor!
Samsun’un Bafra ilçesinde 800 dönüm Hazine arazisi olduğu gerekçesiyle evleri yıkılan Haspulat ailesi hukuk mücadelesi veriyor.
Samsun’un Bafra ilçesinde Hazine arazisi olduğu nedeniyle 64 yıldır oturdukları evleri olaylı bir şekilde yıkılan Haspulat ailesi hukuk mücadelesi veriyor.
Milliyet Gazetesi'nde yer alan habere göre, Bafra’nın Çetinkaya Mahallesi’nde bulunan Şevket Aşçı Turizm Fakültesi binasının yapılması için Ondokuz Mayıs Üniversitesi'ne (OMÜ) tahsis edilen 800 dönüm arazi üzerinde bulunan Yalçın Haspulat’a ait ev, ruhsatsız ve kaçak olduğu nedeniyle 13 Ekim’de olaylı bir şekilde yakılmıştı.
Konuyla ilgili açıklamada bulunan Yılmaz Haspulat, “Şevket Aşçı Turizm Fakültesi binasının yerleşim alanında bulunan 64 yıldır yaşadığımız evimiz, Ondokuz Mayıs Üniversitesi tarafından yıkıldı. Bütün manevi duygularımızın ve hatıralarımızın yok olduğu o kara günden sonra, bir de işgalci durumuna düştük. Bizler işgalci değiliz. Sokağımız var. Elektrik, su ve telefonumuz var. İşgalci olsak, 64 yıl nasıl burada yaşayalım? Çiftliğimizi, köyümüzü, elimizden aldılar. Bu fakülte kurulurken, bizlere verilen hiçbir söz yerine getirilmedi. Hani biz açıkta kalmayacaktık. Yetkililerden açıklama bekliyoruz. Bizler Haspulat ailesi olarak devletimize ve hukuka inanıyoruz. Bu nedenle hakkımızı sonuna kadar hukuka uygun bir şekilde aramaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“Yıkım neticesinde evsiz kaldılar ve mağduriyet yaşamaktalar” diyen Hasbulat ailesinin avukatı Bayram Özdemir, “Öncelikle beyan etmek isteriz ki; müvekkillerim Yalçın, Yılmaz ve Şadi Haspulat’ın kök murisleri olan babaları müteveffa Şadi Haspulat yıkım olayının gerçekleştiği araziye 1950’li yılların başlarında yerleşmiş olup, söz konusu arazi 1986 yılında hazine adına tapuya kaydedilmiş bir arazidir. Söz konusu arazi evveliyatı itibarıyla pasif ırmak yatağı olup ‘hali arazi (boş, sahipsiz arazi)’ kapsamındadır. Müvekkiller ve kök murisleri dava konusu araziyi ihya ederek tarım arazisi haline getirmişler ve davasız aralıksız uzun yıllar kullanmışlardır. 18 Kasım 1986’da Milli Emlak Şefliğince Hazine adına ihdas edilmiş, daha sonra ise 01 Nisan 1996 tarihinde Ondokuz Mayıs Üniversitesi tüzel kişiliğine tahsis edilmiştir. Bu süreçte davacı müvekkillerin ve kök murislerin kullanımları devam etmiştir. Müvekkillerim habere konu taşınmazlar için İmar Barışı uygulaması kapsamında Yapı Kayıt Belgesi çıkarmışlardır. Bilindiği üzere Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca belirlenen Yapı Kayıt Belgesi verilmesine ilişkin usul ve esasların 6/3. maddesi; ‘Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarla ilgili 3194 sayılı Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezaları iptal edilir’ hükmünü amirdir. Yıkım madde metninden de anlaşılacağı üzere açıkça hükme aykırı olarak uygulanmıştır. Mevzuata aykırı olup yıkım hususunda müvekkillere bir bildirim dahi yapılmamıştır. Yıkım esnasında yaptığımız tüm görüşmelere rağmen yıkım kararından vazgeçilmeyerek yıkım kararı uygulanmıştır. Müvekkillerim zaten söz konusu yıkım neticesinde evsiz kalmak suretiyle büyük bir mağduriyet yaşamakta iken bir de kendilerinin işgalci gibi gösterilmeleri dolayısıyla iş bu açıklamayı yapmak gereği hasıl olmuştur” açıklamasında bulundu.