Bağışlamada rücu, önemli bir hukuki terim olarak karşımıza çıkıyor. Bu terim Türk Borçlar Kanunu’nda yaygın olarak kullanılır. Bağışlamada rücu günlük hayatta çok kullanılmasa da bazı hukuki süreçlerde kullanılabilir. Peki bağışlamada rücu nedir, hangi işlemleri kapsar ve nerelerde kullanılır?

BAĞIŞLAMADA RÜCU NE ANLAMA GELİR?

Hayatta olan iki kişi arasında yapılan bağışlama sözleşmesi, bir kişinin kendi mal varlığının tamamını veya belirli bir kısmını, karşılıksız olarak başka bir kişiye devretme niyetini düzenleyen bir anlaşmadır. Bağışlayan, belirli koşullar altında, bağışladığı malı geri almak hakkına sahiptir. Bu geri alma hakkına bağışlamada rücu adı verilir.

Türk Borçlar Kanunu'nun 297. maddesi, bağışlamadan kaynaklanan rücu hakkının hangi durumlarda kullanılabileceğini ve ne şartlara bağlı olduğunu belirler. Kanuna göre, bir kişi tarafından bağışlanan varlıkların, bağışlayanın kendisine veya akrabalarına karşı ağır bir suç işlemesi bu sürece işare eder. Kanundan kaynaklanan yükümlülüklere aykırı davranması veya yüklü bir bağışın verilen taahhütlerini haklı bir neden olmaksızın yerine getirmemesi durumunda, bağışlayan tarafından bağışlama sözü iptal edilebilir. Bununla birlikte malvarlığı geri talep edilebilir.

BAĞIŞLAMADAN RÜCU HAKKI ŞERH EDİLEBİLİR Mİ? 

Madde 242 kapsamında bir kişinin bir şeyi bağışlarken bağışlananın bu kişiden önce ölmesi durumunda bağışlanan şeyin sahipliğinin geri dönmesini şart koymasına imkan tanır. Bağışlanan taşınmaza veya bir taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkına bağlı geri dönme şartı, tapu siciline kaydedilebilir.

BAĞIŞLAYANA RÜCU HAKKI VARDIR NE ANLAMA GELİR? 

Bağışlayan, bağışladığı varlıkların bağışladığı kişiden önce ölmesi halinde  bağışın geri dönmesi şartını koyma hakkına sahiptir. Bu şartın yerine getirilmesi durumunda, bağışçı, bağışladığı mal veya hakları geri almak için yasal yollarla başvurabilir.

RÜCU İŞLEMİ NASIL YAPILIR?

Rücu, bireylerin veya kurumların yükümlülüklerinden feragat etmelerini ifade eden bir terimdir.  Rücu davası süreci genelde bir hasarın tespitiyle başlar. Sigorta şirketi, hasarın büyüklüğünü değerlendirir ve ardından sigortalı kişiye poliçede belirtilen miktarı ödemekle yükümlüdür. Rücu hakkı, hasarın tespitinden sonra ortaya çıkar ve bu hakkı kullanabilen sigorta şirketi ilgili mahkemeye başvurarak dava sürecini başlatabilir.

Hibe senedi örneği!

Hibe şartlı olarak yapılabilir mi?

Kefilin rücu hakkı nedir?