Eğitim

Bahçeşehir imarın yoğunlaştığı bir bölge oldu!

Aydın Ayaydın bugünkü yazısında Bahçeşehir'in geçmişi ve bugününden söz ediyor...

Bahçeşehir, Emlakbank'ın projelendirip geliştirdiği en görkemli uydukent olarak yapıldı. Proje tamamlandığında büyük bölümü villa tarzında, bir bölümü de ABD'de projelendirilmiş, değişik bir mimari ile tasarlanmış 18 katlı yüksek binalar olmak üzere 15 bin konut inşa edilmiş olacaktı. Projede Emlakbank'ın arsa ortakları Mustafa Süzer, Mesa ve Nurol İnşaat'tı. 1989'da başlanan projenin yüklenicileri Nurol İnşaat ve Mesa idi.

İlk etap, inşaat başlamadan satıldı. Ben de o tarihlerde henüz bürokrasiye adım atmamışken bu görkemli projeden bir ev satın almıştım. Ve Bahçeşehir'in ilk yerleşeni sayılırım. Bahçeşehir o kadar güzel planlanmıştı ki yeşil alanlar, gölet göz kamaştırıyordu. Ev almak isteyenler kuyruğa girmiş, ikinci el satışları prim yapmıştı. Çünkü buradan ev değil adeta bir yaşam tarzı satın alınıyordu. Bahçeşehir'in her türlü altyapısı belediye olmadığı için Emlakbank ve ortakları tarafından yapılıyordu. Doğalgazı bile kendileri getirtmişti, kurdukları hizmet şirketi aracılığıyla Bahçeşehir sakinlerine kullandırıyorlardı. Dolayısıyla tertemiz bir orman havası teneffüs ediliyordu. Hizmet de çok iyiydi. Bahçeşehir projesi Emlakbank döneminde Dünya Habitat Ödülü'nü almıştı. Bahçeşehir'de oturmak adeta ayrıcalıktı.

Belediye geldi Bahçeşehir yok oldu

Bahçeşehir artık büyümüştü ve göz kamaştırıyordu. "Belediye olsun, daha çok hizmet olsun" denildi. Belediye olması için ben de dahil birçok kişi uğraş verdi. Sandık ki belediye olursa daha çok hizmet gelecek ve belde daha bakımlı olacak. Meğer önemli olan belediye başkanının vizyonuymuş. Vizyonu olmayan bir başkanın eline düşünce yeşillerini kaybetti, göl bakımsızlıktan koktu, rant dağıtımıyla bu güzelim kent yok oldu. Hatta kente sosyal ve ekonomik canlılık getiren üniversite bile bir başka ilçeye kaçtı.

Bahçeşehir uzun bir uğraştan sonra belediye oldu. ANAP belediyeciliğinin prim yaptığı dönemde benim de yer aldığım ANAP, Kemal Aydın isimli deneyimsiz ve Bahçeşehir'de ikamet etmeyen bir kişiyi tepeden başkanlığa aday gösterdi. ANAP ismiyle belediye başkanı olan zat, kısa süre içinde makamın verdiği gücü kendinde sanarak herhangi bir alt yapı sorunu olmayan, sadece geliri olan bir kentin başkanı olmanın büyüsüne kapıldı. Kendisinin hiçbir şey yapması gerekmiyordu. Çünkü Emlakbank ve ortakları her şeyi yapmıştı, O sadece çiçek dikecekti.

Hizmet gelecek denilen Bahçeşehir kısa sürede bozulmaya ve kirlenmeye başladı. Rant uğruna imar yoğunluğu artıyordu, şehir kokmaya başladı. İki günlük başkan Emlakbank'ın on yıllarca yaptığı hizmetlere, aldığı habitat ödülüne bile sahip çıkıyordu. Üniversite yönetimine Bahçeşehirlilerin sebebini bir türlü öğrenemediği güçlükler çıkarılınca üniversite Bahçeşehir'den ayrıldı. Üniversite sayesinde iş yapan esnaflar birer birer çöktü. Konut kiraları geriledi. İlerleyen bir tek kişi vardı, Başkan Kemal Aydın.

Bahçeşehir'in özelliğinden dolayı AK Parti'nin kazanma şansı olmadığından başkanlık için ikinci kez ibre ANAP adayı Kemal Aydın'dan yanaydı. AK Parti karşıtlarının zorunlu olarak üzerinde birleştikleri Kemal Aydın yeniden Başkan seçildi. Kemal Aydın artık ulaşılmazdı. Onu Bahçeşehir'de görmek mümkün değildi. Sözde büyük siyaset yapıyordu. TV programlarında hayattayken yan yana bile gelmediği ve tanışmadığı Özal'ın ekolünden geldiğini açıklamaya başlamıştı. İşin aslını bilmeyenler Bahçeşehir'i o yarattı sanıyordu. Ödüllü kentin belediye başkanı olarak medyanın ilgi odağıydı.

Her proje Bahçeşehir değil

Bir taraftan Belediye'nin örnek olacak kötü yönetimi, bir yandan TOKİ'nin bir türlü anlayamadığım uygulamasıyla eski halinden eser kalmayan Bahçeşehir imarın yoğunlaştığı bir bölge oldu. Oysa ev alanlar burasını imar yoğunluğu olmayacağı, başka ev yapılmayacağı için ve yeşil alanları olduğu için tercih etmişti. Ama atı alan Üsküdar'ı çoktan geçmişti. Bahçeşehir artık örnek bir uydukent değil, imar yoğunluğu olan, rant elde edilen ve sadece adı gölet olup kokan bir atıksu havzasına dönüşmüş gibi.

Şimdi de Bahçeşehir Başakşehir'e bağlandı. Bu kez Ak Parti belediyesinde. Hizmet daha mı çok geliyor derseniz, asla. Bahçeşehir, ulaşımda, temizlikte, güvenlikte ve imar yoğunluğunda kaderine terk edilmiş. Bu bölgede çok iyi firmalar da konut yapmaya devam etmesine rağmen, önüne gelen, toplu konut üreten bir sürü firma Bahçeşehir ve mimarisi ile ilgisi olmayan projelerle Bahçeşehir mirasından rant elde etmeye çalışıyor. Esenyurt, Esenkent, Boğazköy ve hatta Ispartakule'de yapılan sosyal konut türünden bazı projeleri de Bahçeşehir projesi olarak kamuoyuna duyuruyorlar. Bu hem gerçek Bahçeşehir'e, hem de iyi konut projesi yapan firmalara ve elbette Bahçeşehirlilere büyük haksızlıktır.

Şimdi eski Bahçeşehirliler, belediyesi olmayan o güzelim eski habitat ödüllü Bahçeşehir'ini geri istiyor.

Vatan