Barınma krizi dünya genelini zorluyor: Almanya'da yüksek kira bedelleri yoksulluğu tırmandırıyor! 

Almanya'da gerçekleştirilen bir son dakika araştırması konut piyasası ve ekonomi ile ilgili çarpıcı sonuçları ortaya çıkardı. Ülkenin önde gelen yardım kuruluşlarından Paritätische Gesamtverband tarafından Federal İstatistik Bürosu rakamları  kullanarak yapılan çalışmaya göre, barınma giderleri düşüldüğünde 17,5 milyon kişinin elinde kalan paranın yoksulluk sınırında olduğu belirlendi. Bu rakamın geleneksel yöntemlerle hesaplanan yoksul sayısından 5,4 milyon kişi daha yüksek olduğu gündeme geldi. 

Söz konusu araştırmaya göre; pek çok hane halkı gelirinin yarıdan fazlasını kiraya harcıyor. Ayrıca, yüksek konut maliyetleri sebebiyle yoksulluk içinde yaşayanların sayısı sanılandan fazla.

Deutsche Welle Türkiye'de yer alan habere göre; Almanya'da bir kişi medyan gelirin yüzde 60'ından daha düşük kazanıyorsa yoksul olarak görülüyor. Raporunda yoksulluk hesabı yaparken yalnızca gelire odaklanmayı eleştiren Paritätische Gesamtverband, konut maliyetleri göz önüne alınmadığından, milyonlarca kişinin yoksulluk istatistiklerinde görünmediğine dikkat çekti. 

Çalışmada bin 770 euro standart emekli aylığı alan birinin durumu örnek olarak açıklandı. Bu kişi,  uzun vadeli bir kira sözleşmesiyle 450 euroya barınabiliyorsa yoksul olarak kabul edilmiyor. Fakat aynı kişi, engelli erişimine uygun bir eve taşınıp 900 euro kira ödemek zorunda kalırsa yoksul oluyor ve istatistiklerde de bu şekilde yer alması gerekiyor. 

Kuruma göre özellikle 25 yaşından daha küçük genç yetişkinler ile 65 yaş üstü yaşlılar "konut yoksulluğundan" en çok etkilenen fruplardan oldu. Yalnız yaşayanlar da kişi başına düşen konut maliyetinin daha yüksek olması sebebiyle bu durumdan daha çok etkileniyor. 

Ayrıca bölgesel farklılıklar da bulunuyor. Yani, Bremen, Saksonya-Anhalt ve Hamburg'da konut yoksulluğu daha yaygın durumdayken, Baden-Württemberg ve Bavyera'da bu durum daha az şiddetli oluyor. 

Paritätische Gesamtverband yöneticisi Joachim Rock 23 Şubat tarihindeki erken seçimlerin ardından kurulacak yeni hükümete kiraları uygun seviyede tutacak politikalar üretmesi, sosyal konutlar inşa edilmesi önerisini gündeme getirdi.