Baydöner 2016 yılında 180 restorana ulaşacak!
Baydöner markasının sahibi olan şirketin adı Apaz Gıda... 'Apaz; "Yelkenin rüzgarı yandan alarak seyretmesi" anlamına geliyor. Baydöner'de durum biraz böyle. Yılda 20 restoran açabilecek hıza gelmiş...
Baydöner’i yılda 5 milyon kişi ziyaret ediyor. Türkiye'nin en yaygın restoran zincirlerinden biri. Yurtdışında da "en yaygını" olmayı hedefliyor. Olabilir mi? Bu yıl sonunda muhtemelen olacak. Şu anda 1'i Bakü'de, 2'si Erbil’de 3 restoranı var. Irak'ta 10'a çıkacak.
Mısır'da çok yakında açacak. Bir yıla kalmadan 10'u geçecek.
18 Nisan'da, Baydöner'in iki ortağından biri, Levent Yılmaz'la 2'nci restoranın açılışı için Erbil'deydik. Şirketin Genel Müdürü Bülent Polat, Reklam Pazarlama Müdürü Erdal Özenser de açılıştaydı. Bu şirketin kuruluş hikayesi ilginç... Levent Yılmaz'ın (Vanlı) okul arkadaşı Feridun Tunçer'in (Kayserili) asker arkadaşı!
Tanışıklığın ilk sonucu 1993'te birlikte iş yapmak... Bazı ortak şirketler kuruyorlar. Ancak asıl dikkat çekmeleri 1996'da Baydöner'in kuruluşuyla. Levent Yılmaz anlattı: "20 yıldır ticaret
yapıyorduk. Fast food rağbet görüyordu. 2.5 milyar dolarlık pazar dikkatimizi çekti. Apaz Gıda’yı kurarak bu işe girdik. Türk mutfağında 30-40 güçlü ürün vardı. Ama en güçlüsü dönerdi, iskenderdi. Fakat büfe mantığıyla satamazdık, konsept geliştirdik. Dönerin Avrupa cirosu 10 milyar dolar. Bizim misyonumuz daha yüksek katma değerle satmak. Hamburger 7 euroya satılıyor, döner 3! Restoranlar böyle ortaya çıktı. İskender, 7 dakikaya gelir. Turşu ve salata, kişi başı 15 - 16 lira harcama olur. Malzeme, bütün restoranlara merkezden, aynı standartta gider." 6 yılda 65 mağaza. En yaygın restoran zinciri! 7 bölgenin 32 şehrinde var. Yurtdışına ilk adım Bakü'den.
Arkasından Erbil'de iki restoran. Şimdi Duhok, Süleymaniye ve diğer kentlere açılacak ve 10 restorana kadar gidecek. Yakında Mısır'da açılacak. Almanya, Abu Dabi, Dubai...
Turquality'deki restoran
Baydöner, Turquality'nin marka destek programı kapsamındaki tek gastronomi şirketi. Çok da önemli hedefleri var. Levent Yılmaz, "2016 sonuna kadar 30'u yurtdışında 180 restoran olmayı planlıyoruz. Yurtdışında da dönerin markası olmak ve Türk mutfağını doğru şekilde temsil etmeyi hedefliyoruz" dedi. 2012 yılını 100 milyon lira ciroyla kapatmışlar. "Bu yıl 130 milyon lira ciro koyduk" dedi Levent Yılmaz. Bu yıl 25 restoran açılacak. Altyapı yatırım yapmışlar. Yılmaz, "Erbil'de bir iskender satıldığında, İzmir merkezde stoktan bir iskender düşer" dedi.
15'e yakın teklif aldık
Baydöner'in istikrarlı ve hızlı büyümesi yatırımcıların dikkatini çekmiş. Genel Müdür Bülent Polat, "Her halde 15 olmuştur, gelen ortaklık veya satın teklifi. Körfez'den, İngiltere, ABD... Yerli şirketlerden de teklif aldık. Yatırımı kendi kaynaklarımızla finanse edebilirken buna gerek yok. İlerde, belki yeni bir faza geçerken düşünülebilir. Ortaklık konusunu 100 mağazadan sonra gündeme alabiliriz. Kanada ve İspanya'dan bir konsept, 'bizimle ortak olun' dedi. Şimdilik düşünmüyoruz" dedi.
'Marka grubu olabiliriz'
Levent Yılmaz, restoran işinin iyi gittiğini, bu işe odaklanmak istedikleri için de başka ilgisiz sektörlere girmeyi düşünmediklerini söyledi. Peki, yalnızca Baydöner'le mi devam edilecek? "Hayır", dedi Yılmaz, "Köfte ve pide gibi yine bizim mutfağımızın güçlü ürünleriyle devam edebiliriz. Marka satın alma olur, kendimiz geliştirebiliriz." Endeavor tarafından geçen yıl 'girişimcilik' ödülü alan Baydöner hakkında son bir bilgi verelim; Baydöner restoranı açmak dükkan ve kira hariç 400 bin lirayı buluyor. Şirketin isim hakkı 50 bin dolar. Cirodan
yüzde 5 alıyor. Baydöner, cadde ve sokakları değil, AVM'lerin yeme içme katlarını (foodcourt) tercih ediyor.
Hamza Usta, dağ köylerinin yaman çocuklarını seçiyor
Erbil'de Family Mall'dayız. Baydöner'in sadece iskender satan restoranında... Bizi, Türk filmlerinden fırlamış tipik bir aşçı figürü karşılıyor. Baydöner'in patronu Levent Yılmaz "Tanıştırayım, Çorumlu Hamza Usta, baş aşçımız. Yeni restoran açıldığında gider, oturmasını, düzene girmesini sağlar, elemanları eğitir. Bir yerde restoran açtığımızda yerelden aynı standartta hizmet görecek eleman bulmak zordur. Bu nedenle getirmemiz gerekir. Dolayısıyla gelen kişiler ailelerinden, memleketlerinden uzakta çalışırlar. Bunun için de lojman sağlarız. Yalnız Hamza Usta, restoran işleri zordur diye, ekibini kurarken elemanları dağ köylerinden seçer. Ona göre, 'Ova çocukları rahatına düşkündür, zorluğa gelemez."
DÜNYA