Belçika yapı ve inşaat sektörü Türk yatırımcıları bekliyor!

Türk-Belçika İş Konseyi Başkanı Pınar Eczacıbaşı, mayıs ayında Belçika'da Türk inşaat ve yapı malzemeleri sektörüyle ilgili bir seminer düzenleneceğini belirterek, 'Türkiye'nin Belçika'dan yapı pazarıyla ilgili bir pazar payı bulması söz konusu' şeklinde

Türk-Belçika İş Konseyi Başkanı Pınar Eczacıbaşı, mayıs ayında Belçika'da Türk inşaat ve yapı malzemeleri sektörüyle ilgili bir seminer düzenleneceğini belirterek, 'Türkiye'nin Belçika'dan yapı pazarıyla ilgili bir pazar payı bulması söz konusu' şeklinde konuştu.

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK), Türk-Belçika İş Konseyi Başkanı Pınar Eczacıbaşı, Türk-Belçika ticari ilişkilerini geliştirmek için 2011 yılında yoğun bir program yaptıklarını belirterek, 'Mayıs 2011'de Türk inşaat ve yapı malzemeleri sektörüyle ilgili bir seminer düzenleniyor olacak Belçika'da. Türkiye'nin Belçika'dan yapı pazarıyla ilgili bir pazar payı bulması söz konusu' dedi. Türkiye ile Belçika arasındaki ticari ilişkileri değerlendiren Eczacıbaşı, iki ülke arasındaki ticaret hacminin 2010 yılında 5.1 milyar dolar olduğunu, 2009 yılına göre 1 milyar dolarlık bir artış gözlemlendiğini söyledi. 2010'da Türkiye'nin Belçika'dan ithalatının biraz daha yüksek olduğunu, 3.2 milyar dolar seviyelerinde bulunduğu anlatan Eczacıbaşı, 'İki ülke arasındaki toplam ticaret hacmi yaklaşık 2009 yılmda 4 milyar dolar civarında. Halbuki bu rakam, 2007 ve 2008 yıllarında yaklaşık 6 milyar dolar seviyesindeydi. Bu payda özellikle Flaman bölgesinin rolü büyük. İthalat ve ihracatta Flaman Bölgesi'nin payı yüzde 90 düzeyinde. Flaman Bölgesi, Belçika içinde ekonomik olarak çok önemli bir bölge' şeklinde konuştu.

Flaman Bölgesi'nde 10 milyonluk Belçika nüfusunun 6 milyonunun bu bölgede yaşadığını anlatan Ezacıbaşı, şöyle devam etti: 'Belçika dış ticaretinin yüzde 80'i bu bölgeden ihraç ediliyor. Ayrıca, Türkiye ile ikili ticaretin yüzde 90'ı bu bölge ile ger

çekleşiyor. şžöyle görmek lazım her şeyden önce. Flaman Bölgesi; know-how'a dayalı bir ekonomi. Bilgiye baz edilmiş bir ekonomiden bahsediyoruz. Birkaç lisan konuşuluyor. Eğitim düzeyi çok yüksek. 6 milyon civarında bir nüfusu var. Avrupa'nın tam da göbeğinde olması sebebiyle lojistik alanda çok ciddi fırsat sunuyor. çünkü, Flaman Bölgesi, aklınıza gelen Avrupa'daki tüm ülkelere çok yakın.Üç tane port var. Bu portlardan Avrupa'nın istediğiniz yerine ihracat imkanı var. Birçok şirket ihracatlarını buradan gerçekleştiriyor. Avrupa'da en yoğun dağıtım merkezi ağına sahip ülke. Know-how ekonomi çok önemli. Buradaki bilgi birikimi orada yapılacak ortaklıklar açısından Türkiye için çok önemli.'

2011 yılı için yine çok yoğun bir program yaptıklarını, gelecek ay içinde Belçika'ya ticari bir gezi düzenleyeceklerini anlatan Eczaabaşı, 'Belçika tarafında da Türkiye ile ilgili böyle bir program var. Mayıs 2011'de Türk inşaat ve yapmalzerneleri, sektörüyle ilgili bir seminer düzenleniyor olacak Belçika'da. Türkiye'nin Belçika'dan yapı pazarıyla ilgili bir pazar payı bulması söz konusu.

Ekim 2011'de Belçika odaları ve borsalar birliği tarafından bir delegasyon Türkiye'ye gelecek. Aralık 2011'de Flaman Bölgesi'ne yatırım yapılması konusunda bir road-show düzenlenecek. Bizim de bunun karşı atağım yapmamız lazım. Yani Invest in Turkey ayağını yapmamız lazım' dedi.

'Tanıtım daha iyi yapılmalı'
Eczacıbaşı, Belçika ile ticaretin artırılması için neler yapılması gerektiğini ise şöyle anlattı: 'Karşılıklı tanmırlığı ve iş potansiyeli daha fazla göz önüne çıkarmalıyız. Kaliteli Türk ihraç ürünlerinin ve Türk markalarının tanıtımım daha iyi yapmalıyız. 3. pazarlarda Türk-Belçika ortaklı projeleri desteklemeliyiz. Türk işadamlarının girişimci yapısı ile Belçika teknolojisi ve finansman imkanlarım bir araya getirmeliyiz. Bu kapsamda, bölgesel ve sektörel odaklı etkinliklerimiz devam edecek.'

2009 yılı sonu itibariyle Türkiye'ye AB'den uluslararası doğrudan yatırım girişlerinin yüzde 6.3'ünün Belçika kaynaklı olduğunu anlatan Eczacıbaşı, Belçika'nın Türkiye'deki uluslararası doğrudan yatırım tutarının da 6.7 milyar dolar olduğunu söyledi. Eczacıbaşı, yine bu dönem itibariyle Türkiye'de yerleşik kişilerin Belçika'da yaptığı yatınm tutarının 222 milyon dolar olduğunu anlattı.

Eczacıbaşı, 2011 ve ötesinde Türkiye'nin Belçika'ya ihracatının 3.5-4 milyar dolara çıkması gerektiğini belirterek şöyle devam etti: 'Bu rakam yine de çok düşük. Belçika kadar çok ticaret yapan, uluslararası firmaları olduğu bir ülkede, Türkiye'nin kendine çok daha iyi yer edinmesi gerekiyor. Belçika, bugüne kadar tamamen AB ve politika anlamında görülmüş ve biraz ticari anlamda 2. 3. plana atılmış bir ülke. Almanya, İtalya, Fransa ile ticaret ortada, niye Belçika bu kadar geride kalıyor Ben yeteri kadar önem verilmediği inancını taşıyorum. DEİK bünyesinde de Belçika'nın iş konseyi biraz pasif kalmış. Biz oradaki potansiyelleri araştırmaya çalışıyoruz. Belçika'da potansiyel var. Orada aktif olmaya çalışıyoruz. Elimizdeki imkanları kullanmamız gerekiyor.' Eczacıbaşı, Belçika ile Türkiye'nin ticaret yatınm ilişkilerinin gelişmesinde, vize uygulamasının engel teşkil ettiğini sözlerine ekledi.

Dünya/Yurdagül Uygun