Berna İlter: Çocuk yataklarında denetim yok!

Türkiye ’de çocuk yataklarının denetlenmediğini söyleyen BRN Yatak Genel Müdürü Berna İlter, “ Firmalar atıl ürünlerden çocuk yatağı üretiyor. Hiçbir kontrol yapılmıyor ” diye konuştu.

Türkiye’de çocuk yataklarının denetlenmediğini söyleyen BRN Yatak Genel Müdürü Berna İlter, “Firmalar atıl ürünlerden çocuk yatağı üretiyor. Hiçbir kontrol yapılmıyor” diye konuştu. Yaşlılar ve çocuklar için içinde sensör bulunan kumaş üzerinde çalıştıklarını anlatan İlter, “Çocuğun ateşi yükseldiği zaman anneler sabaha kadar uyumaz. TÜBİTAK’la birlikte ateş yükseldiği zaman alarm veren yataklar üreteceğiz” dedi.

Türkiye’den ilk ihracatını Tanzanya’ya yapan İlter, 2008-2012 arasında en hızlı büyüyen ilk 20 firma arasına girdiklerini belirtti. Türkiye’de üretilen çocuk yataklarının denetlenmediğini ileri süren İlter, “Fabrika atıllarından çocuk yatağı yapıyorlar. Bunun bir kriteri yok, bakanlıklar kontrol etmiyor. Atıl siyah keçeden bebek yatağı yapılıyor. Yatakta kullanılan sağlığa zararlı maddelerle ilgili hiç denetim yapılmıyor” dedi. Dünyada bilinen Türk markası yaratmak istediklerini dile getiren İlter, İspanya kraliyet ailesine Kayseri’den yatak gönderdiklerini belirterek, bir grup gazeteciye şu açıklamayı yaptı:

YAŞLIYA SENSÖRLÜ YATAK 

“İlk olarak KOBİ’lerden aldığım ürünleri dünyaya pazarladım. Madagaskar’a un bile sattım. Yataktaki fason üretimde istediğimi bulamayınca kendi firmamı açmaya karar verdim. Firmalar ‘biz bunu ürettik alıyorsan al’ mantığındaydı. Dünyada da bir yatak kültürü var. Mesela bizde kullanılan sert yatakları Avusturya’ya satmaya kalkıyorlardı. Biz ülkeye göre yatak geliştirdik. Normalde konteynerlere 100 yatak sığıyor, ama biz yatakları perseleyerek 600 yatağa kadar çıkabiliyoruz. Bunları başta Almanya olmak üzere Tanzanya ve Nijerya gibi ülkelere satıyoruz. Almanya’da Amazon’la işbirliği içinde yatakları internetten satıyoruz. Bu sayede üç günde 3 bin 500 yatak sattık. Bazı ülkeler siyaset nedeniyle ürünlerimize gümrük koyuyor. Bir sabah kalktım İran mallarımıza gümrük koymuş. Mesela biz İran, Mısır ve Macaristan gibi ülkelerde küçük montaj hatları oluşturmak istiyoruz. Çünkü bizim kültürümüzde ‘herşeyi burada yapalım’ anlayışı var bu yanlış. TÜBİTAK’la birlikte yaşlı yatakları üzerinde çalışıyoruz. Kumaşlara sensörler koyarak üzerinde yatan yaşlının hareketlerini sensörlerle izleyebileceğiz. Mesela anneler ‘bebeğim ateşlendi sabaha kadar uyumadım’ kaygısını çok yaşar. Biz bebek yataklarına da ateş ölçen sensörler koymak istiyoruz. Yataklarda basınç ve ağırlık ölçümü yaparak müşteriye satış yapıyoruz. Böylece dünyadan marka getirmek yerine Türk markası çıkarmayı amaçlıyoruz.”

Hürriyet