Bienal, İstanbul'u dünyanın sanat başkenti yapıyor!

 Bu yılki İstanbul Bienali şimdiye kadar düzenlenenler arasında en fazla ses getireni, en çok konuşulanı oldu. Sadece Türkiye'de değil dış basında çıkan yazılarda da İstanbul ve bienalden çokça övgüyle söz edildi. 'İsimsiz' temasıyla kapılarını açan bienalde 5 karma sergi, 500'ü aşkın eser var. Ancak biz bu sefer sergiyi gezmek, eserleri incelemek için değil, bienalin ekonomisini anlamak için Tophane'de, Antrepo 5'teyiz. Yanımızda ise Uluslararası İstanbul Bienali'nin direktörü Bige Örer var. Hafta içi, mesai saati olmasına rağmen oldukça kalabalık bir salonla karşı karşıyayız. Ağırlık öğrenci ve turistlerde. Ancak elinde kitapçığıyla salonu turlayan yerli sanatsever sayısı da az değil. Eserlerden gözümüzü alamasak da konumuza dönüp, bienalin 'ekonomik' kısmına geçiyoruz.

DÜNYA ÇAPINDA İLK 3'TE

Bige Örer'in verdiği bilgilere göre 17 Eylül'de açılan İstanbul Bienali'ni 3 haftada 30 bin kişi izlemiş. Kapanışa ise daha 1 ay var. Geçen bienali 101 bin kişinin izlediğini söyleyen Örer, bu yılki izleyici sayısının öncekinin yüzde 15 üzerinde olacağını tahmin ediyor. 1987'den bu yana her iki yılda bir düzenlenen İstanbul Bienali'nin yıllar içinde daha fazla bilinir hale geldiğini, özellikle son 3 bienalde ivmenin hızla artığını anlatan Örer, '2003'te izleyici sayısı 40 bin iken şimdi 120 binleri konuşuyoruz. Dünya sanat etkinlikleri haritasına baktığımızda artık İstanbul, Venedik ve Sao Paulo ile birlikte en önemli ilk 3 bienal arasında anılıyor' diye devam ediyor.

KOÇ 5 YIL SPONSOR

DÜNYADA İstanbul'un sanat alanında çekim merkezi  haline gelmesinin şirketlerin de gündeminde olduğunu ifade eden Örer, ana sponsor Koç Grubu ile yapılan 5 yıllık anlaşmanın  önemine dikkat çekerek 'Bu yıl özel sektörden 30'u aşkın destekçimiz var. Zorlu Grubu ve Hitay Holding bu yıl ilk kez bizi destekleyen kurumlar' dedi.

'Sadece bilet geliri değil'

DÜNYADA bir  sanatsal etkinliğin, o şehre ekonomik katkısının hesaplanması ile ilgili araştırmalar bulunduğunu vurgulayan Örer, 'Araştırmalar gösteriyor ki bütçenin 10-20 katı kadar o organizasonun ekonomik geri dönüşü oluyor. Olaya sadece bilet geliri olarak bakmamak lazım. Gelen turisti, sağlanan istihdamı da hesaba katmak gerek' diyor.

Sao Paulo 10 milyon euro harcıyor bizim bütçemiz 4.5 milyon TL
İSTANBUL Kültür Sanat Vakfı çatısı altında düzenlenen Bienal'in bütçesi 4.5 milyon TL. Bu yıl, bu rakamın yüzde 65'i sponsorlar tarafından karşılanmış. Dışişleri Tanıtma Fonu ve Kültür Turizm Bakanlığı'ndan 800 bin TL, yurtdışı destekçi kurumlardan da 900 bin TL'nin üzerinde para gelmiş. Geçen yıl 500 bin TL olan bilet gelirinin ise bu yıl yüzde 10-15 artması bekleniyor. Türkiye'de kamu desteğinin diğer bienallere kıyasla çok az olduğunu vurgulayan Örer, 'Yurtdışından gelen davetliler bu bütçeyle böyle bir iş başarmamıza hayret ediyor. Mesela Sao Paulo'nun bütçesi 10 milyon euro. Bunun yüzde 70'ini orada devlet karşılıyor' diye anlatıyor.

Nitelikli turisti çekiyor

BİGE Örer, bienali izlemek için bilet alanların yüzde 10'unun yabancı olduğunu tahmin ediyor. Buna karşın akredite olarak katılan yabancı sayısının ise 4 bini aştığını ifade eden Örer, 'Bu çok önemli bir sayı. Çünkü bu tam da İstanbul'a çekmek istediğimiz nitelikli, sanatsever kitle. Bu 4 bin kişi içinde çok önemli müzelerin yöneticileri, küratörler, güncel sanatın önemli isimleri var' diye devam ediyor.

İstanbul'un tanıtımı için en iyi yöntem

YURTDIŞINDAN gelen basın mensubu sayısının her yıl artığını, bu yıl Financal Times, The Economist gibi önemli yayınlarda İstanbul Bienali ile ilgili çok iyi eleştiriler yayınlandığını anlatan Örer, 'Bir gazeteye Türkiye ya da İstanbul ilanı vermekle, o gazetenin editoryal bölümünde, değerli bir kalemin İstanbul'dan övgüyle bahsetmesi arasında çok fark var. Bu parayla yaptırılabilecek bir şey değil. İstanbul'un tanıtımı için bundan daha iyi bir yol olamaz. Bu yıl 100'ü aşkın yabancı yayında İstanbul Bienali ile ilgili yazı yayınlandı' diyor.

Akşam