Kent Haberleri

Bilişim Vadisi'ndeki 50 milyon dolarlık binalar yıkılıyor!

Kocaeli Gazetesi yazarlarından Tanzer Ünal bugünkü yazısında Bilişim Vadisi’nde, Yüksek Teknoloji Enstitüsü döneminde 50 milyon dolar harcanarak yapılan binaları yıkılmasını konu aldı. İşte o yazı:

Kocaeli Gazetesi yazarlarından Tanzer Ünal bugünkü yazısında Bilişim Vadisi’nde, Yüksek Teknoloji Enstitüsü döneminde 50 milyon dolar harcanarak yapılan binaları yıkılmasını konu aldı. İşte o yazı:

Sevgili okurlarım, inanın ben yazmaktan bıktım. İnanın yazarken üzülüyorum… Bu kentte ve ülkemde olup biten “alengirli işler” beni kahrediyor.


Kimse yazmadığı için… Kimse yazmaya cesaret edemediği için… Bu tür haberleri yazmak bize kalıyor. Elbette yazacağız, bu bizim görevimiz. Ama diyorum ki, neden Türkiye normalleşemedi? Neden rayından çıkmış tren gibi sağa sola çarparak yol almaya çalışıyoruz? Neden yasaları, yönetmelikleri, hepsinden önemlisi de vicdanları rafa kaldırdık? Neden “ben yaptım oldu düzeni”, ülke yönetimini esir aldı? Bu iş nereye kadar gidecek? Bu yolun sonu nereye varacak?

 

Konumuz, yine Bilişim Vadisi… Artık yaza yaza “Bilişim Vadisi uzmanı” oldum. Daha önceki yazılarımı okumadıysanız, internete girin bir okuyun. Okuyun ve benim güzel ülkemde, devasa bir proje, kimler tarafından nasıl yönetiliyor görün! Daha önce dedim ki…


Bilişim Vadisi’ndeki ihaleler; kamu yararına, kamu vicdanına, yasa ve yönetmeliklere uygun yapılmıyor. Bütün ihaleler sorgusuz sualsiz AKP’li Macit Haldız’ın şirketine veriliyor. Rekabet şartları oluşturulmuyor… Ben bunları defalarca yazmama rağmen, yazdıklarım doğru olduğu için tekzip edemediler, suç duyurusunda bulunamadılar, dava açamadılar.


Yine üzerine basa basa yazmıştım… Bilişim Vadisi’nde, Yüksek Teknoloji Enstitüsü döneminde 50 milyon dolar harcanarak yapılan binaları yıkmayın! Yazıktır, günahtır, milli servettir! Bu binalardan biri Avrupa’da proje ödülü kazanmıştır. Daha üç yıl önceye kadar bu binalarda öğrenciler ders yapıyordu…    


Ne yaptılar? Bilirkişi heyetinin “Yıkılmamalı” raporu mahkemeye ulaşmadan kısa bir süre önce, mahkeme “yürütmeyi durdurma kararı” verebilir endişesiyle, o güzelim binaları bir gecede dinamitle yıktılar.


Devletimizin 50 milyon doları uçup gitti. Bu milletin vergilerinden toplanan 50 milyon dolar… Tüyü bitmemiş yetimin hakkı olan 50 milyon dolar… Bütün bunları yazdım, yazdıklarımın adresi de belliydi, hiç biri “Yalan yazıyorsun” diyemedi. Yazdıklarımı ne tekzip ettiler, ne de yazdıklarımla ilgili savcılığa suç duyurusunda bulundular.

 

İşte şimdi bir yazı daha yazıyorum… O binalar ısmarlama raporlarla yıkılmış!Sevgili okurlarım, bugün sizlere Bilişim Vadisi’yle ilgili yeni bilgiler aktaracağım.


Önemli bilgiler…Okuyunca, üzüleceksiniz.Ülkemizin geleceği ile ilgili endişeye kapılacaksınız.Şimdi aşağıda yazacaklarımı dikkatle okuyun!


Hani biraz önce, 50 milyon dolara yapılan 3 binanın bir gecede dinamitle yıkıldığını yazmıştım ya, o binaların nasıl “ısmarlama rapor”la yıkıldığına dair belgeler var elimde.Siz gizli iş yaparsınız…Siz usulsüz iş yaparsınız…“Aman kimse duymasın” dersiniz… Ama vicdanlı birileri sizin foyanızı ortaya çıkarıverir.

 

Önce o binalarla ilgili “bilirkişi heyeti”nin raporunu bir okuyalım. Rapor uzun.Size önemli bölümlerini aktaracağım.Rapor, Ankara Gazi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü öğretim üyeleri tarafından yazılmış.

İsimlerini de vereyim…


Doç. Dr. Nilgün Görer Tamer, Doç. Dr. Kübra Cihangir Çamur, Doç Dr. Fatma Erdoğanaras.Rapor tarihi, 4 Aralık 2015.Kocaeli 2. İdare Mahkemesi’ne gönderilen rapor 3 sayfa.


Raporun ikinci sayfasının son paragrafı şöyle:

“Bu tür özgün ve hassas alanlarda, alana özgü mimari tutumların benimsenmesi önem arz etmektedir. Bilirkişi heyetimiz; alanda yapılmış olan ödüle değer bulunmuş nitelikli ve seçkin yapıların korunmasında, gerek yatırımların bu alanlara çekilmesinde fiziksel bir çekicilik oluşturacağı için gerekse harcanan emek ve mali kaynakların korunması açısından kamu yararı görmektedir.”   


Raporun sonuç bölümünde ise şu görüşe yer veriliyor:

“Mevcut yapılara ilişkin değerlendirmede, yapıların yeni olması, alanın planlama içeriğine aykırı yapılar olmamaları nedeniyle, TGB içinde korunarak yeniden işlevlendirilmelerinde kamu yararı olacağı kanaatine varılmıştır.”


Raporu gördünüz…


Bilirkişi heyetinin görüşü çok net: “Binalar yeni, alanın planına aykırı değil, yıkılmamalı!”

 

Ve binaların yıkılması için düzenletilen ısmarlama raporlar...

Sevgili okurlarım, bilirkişi heyeti “binalar yıkılmasın” raporu düzenledi ya, bunu haber alan Kocaeli Valiliği hemen “aksi bir rapor” alabilme derdine düşmüş görünüyor. Yani “binalar yıkılabilir” raporu alacak ve binaları yıkacak… Diyeceksiniz ki, “Kocaeli Valiliği’nin Bilişim Vadisi A.Ş. ile ne ilgisi olabilir?”


Söyleyeyim… Bilişim Vadisi A.Ş. bir kamu şirketi ve şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Vali Hasan Basri Güzeloğlu, başkan yardımcısı Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu…

Tabii hepsinin ötesinde, Bilişim Vadisi’nde bütün işler, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ın kontrol ve himayesinde yürütülüyor.Bu nedenle, Kocaeli Valiliği, o 3 binanın yıkılıp yıkılmamasına karışıyor.


Şimdi devam edelim…Elimde iki rapor incelemesi, daha doğrusu nihai rapor ve bu raporları Bilişim Vadisi’ne “gereğinin yapılması için” gönderen valilik yazısı var.Raporların içeriği hemen hemen aynı. Biri Elektrik Elektronik Fakültesi, diğeri Çevre Fakültesi için düzenlenmiş.


 Raporlar, İzmit’te üç yıl önce kurulan Arsata İnşaat Turizm ve Gıda Sanayi ve Ticaret Şirketi tarafından hazırlanmış. Hazırlanan bu raporlarla ilgili de İnşaat Yüksek Mühendisi Koray Kondakçı nihai rapor vermiş.


Şirketin düzenlediği raporun tarihi 7 Aralık tarihini taşıyor. Yani bilirkişi heyeti 4 Aralık’ta “yıkmayın” raporu vermiş, üç gün sonra da diğer rapor düzenletilmiş. İnşaat Yüksek Mühendisi Koray Kondakçı’nın düzenlediği nihai raporun biri 11 Aralık, diğer ise 30 Aralık tarihli.

Nihai raporların özü şu:


“Sözü edilen binalar, 2007 deprem yönetmeliğine uymamaktadır.” Sonra ne olmuş? Sonra bu raporlar, bir önyazı ile Bilişim Vadisi’ne, yani resmi unvanıyla Muallimköy Teknoloji Geliştirme Bölgesi Yönetici A.Ş.’ye gönderilmiş.


Yazılarda Vali Yardımcısı Osman Sarı’nın imzası var. Yazıların sonu şu ifadelerle bitiyor:“………binalarıyla ilgili hazırlanan rapor yazımız ekinde olup, bahse konu binaların yıkılması hususunda gereğini bilgilerinize rica ederim.”


Yazılarda bir şey dikkatimi çekti…Yazıların biri 15 Aralık 2015 tarihini taşıyor, ama diğer talimat yazısında tarih yok.Daha da ötesi, valilik yazılarında mühür de bulunmuyor. 2007 Deprem Yönetmeliği’ni esas alacak olursak… Sevgili okurlarım, size olup biteni belgeleriyle anlatmaya çalıştım.10-12 yıl önce 50 milyon dolar harcanarak yapılan binalar, 2007 Deprem Yönetmeliği’ne uymadığı için dinamitle yıkılıp yerle bir edildi.


Şu gülünçlüğe bakar mısınız?Acaba Kocaeli’deki, ülkemizdeki binaların yüzde kaçı 2007 Deprem Yönetmeliği’ne uygun? Bu yönetmeliği uygulamaya kalksak, 2007 yılından önce yapılan bütün binaları yıkmamız gerekir.Yani mevcut bina stokunun yüzde 90’nını…Belki yüzde 95’ini…Ben söyleyeceğimi söyledim.Artık söyleyecek bir şey bulamıyorum.Bundan sonra söylenebilecek sözleri size bırakıyorum.