Bin Norveçli vatandaş Kemer'den ev aldı!
Kemer Turizmciler ve İş Adamları Derneği (KEMİAD) Başkanı Özgür Kurga, yabancıların Türkiye'nin geleceği konusunda yüksek beklentiye sahip olduklarını söyledi.
Habertürk Akdeniz'e özel açıklamalarda bulunan Kemer Turizmciler ve İş Adamları Derneği (KEMİAD) Başkanı Özgür Kurga, dernek çalışmalarından, yaşanan son olayların ardından ilçe esnafının durumuna kadar merak edilen tüm soruları yanıtladı.
ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYDUK
Geçtiğimiz hafta KEMİAD başkanlığına seçildiniz. Böyle bir zamanda başkanlık koltuğuna oturtmak ayrı bir sorumluluk gerektiriyor. Bu noktaya nasıl geldiniz?
Kemer İş Adamları ve Sanayiciler Derneği (KEMİAD) 1995'te kuruldu. Şu an Kemer'deki en eski sivil toplum örgütlerinden biridir. 15 yıldır ben de derneğe üyeyim. 15 yıl içinde yönetim kurulu üyeliği, başkan yardımcılığı görevlerinde bulundum. Şu anda bölge turizminin içinde bulunduğu krizde biz STK'larm biraz daha bir şeyler yapması gerektiğini gördük. Bu anlamda bölge adına projeler üretmek için elimizi taşın altına koyma kararı aldık. Zaten dernek içinde faaliyetlerimiz oluyordu. Kriz dönemlerinde STK başkanlığı yapmak özellikle konu turizmse çok kolay değil. AR-GE çalışması yaparak, proje üreterek bunun üstesinden geleceğiz.
KEMİAD aynı zamanda çevreye duyarlı bir dernek. Başkanlığınız döneminde bu duyarlılık devam edecek mi?
Derneğin iştirak konusu ağırlıklı olarak turizm. Tabi ki Kemer'in en büyük sorunlarından biri bölgedeki kamusal alanlara yapılan tecavüz. Bununla ilgili geçmişte ciddi anlamda uğraş verdik. Takipçisi olmaya da devam ediyoruz. Kişisel olarak da takip ediyorum. Phaselis bölgesindeki turizm yatırımıyla ilgili de taraftık. Aynı tutum devam edecek. Daha ileri götürmeyi düşünüyoruz. Kemer'de gün ışığına çıkmamış eserler var. Kazıların yapılması için uğraş vereceğiz.
Kemer Rus turistleri ağırlayan bir belde. Rusya ile iş yapıyorsunuz. Rusya'ya gayrimenkul sektöründe ne kadarlık bir satış yaptınız? Yaşanan krizden dolayı dönen Ruslar oldu mu? Bunların içinde satışı iade eden Ruslar var mı?
Ağırlıklı olarak inşaat sektöründe faaliyet gösteriyorum. Özellikle Kemer'de yabancılara konut alanında iş yapıyoruz. Geçmiş dönemde Rusya ve Ukrayna'da fuarlara katılarak pazarlama faaliyetlerinde bulunduk. Ciddi anlamda üretimin içindeyiz. Önümüzdeki dönemde Konyaaltı'nda yeni projelerimiz olacak. 2002-2003'ten bu yana sektörde dönem dönem sıkıntılarla karşılaştık. Bunlardan en büyüğü tapu kanununda yapılan değişiklikti. Süreçlerin uzaması insanların mağdur olmasına neden oldu. Kemer bölgesi ağırlıklı olarak Rus ve Norveç pazarında yol kat etti. Yaklaşık 1000 Norveçli Kemer'de ev aldı. Turizmdeki sıkıntı itibariyle, Türkiye'nin yurtdışındaki imajı itibariyle aldığı konutları satmak isteyenler yüzde 5'ten daha yüksek değil. Çünkü insanlar bu ülkenin geleceği konusunda yüksek beklentiye sahip. Rusların ekonomik krize sahip olması, buradaki mülkünü nakde çevirip kendi ülkesinde değerlendirmek istemiş olabilir. Bu düşüşün sebebi de budur. Krizle bir alakası olduğunu düşünmüyorum. Şu an medyadan, belli kaynaklardan edindiğimiz bilgilere göre hükümetin turuncu kartla ilgili hazırladığı yasayla beraber sektörün daha ileri gideceğini düşünüyorum. Gayrimenkul alım karşılığında vatandaşlık verilmesinin iyi olacak.
Antalya-Kemer arasında deniz otobüsü seferleri yapılıyor. Bunun esnafa yansıması nasıl oluyor? Kemer esnafı memnun mu?
Seferler özellikle 2014'ten itibaren yoğun bir şekilde başladı. Ancak seferlerin kullanımı ağırlıklı olarak bir defaya deneme amaçlı oluyor. Yerleşik vatandaş kullanmıyor. Çok kullanışlı olmuyor çünkü. Günübirlik gezmek isteyenler için belki olabilir ama Kemer'deki yat limanına ulaşım, Antalya'daki yat limanından şehre ulaşım zor oluyor. O nedenle otobüsler daha cazip geliyor. Fakat ben bu deniz otobüslerinin otellere daha iyi tanıtılması gerektiğini düşünüyorum. Operatör bazlı ya da otel lobilerinde bir takım broşürlerle tanıtım yapılması gerekiyor. Çünkü turistler AVM'lere alışveriş yapmaya geliyor. Onların kullanımına sunabilirsek daha iyi olabileceğini düşünüyorum. Otellerde tanıtım yok. İlk defa Kemer'e gelmiş bir misafir bilmiyor. Kemer'in kaderini yol olması belirlemiş. Kapalı bir kasaba şeklindeymiş. Türkiye'deki en son kalan nahiyedir Kemer. Sadece denizden ulaşım olmuş. 1960'tan itibaren araçlar gitmeye başlamış. Sonraları yol daha aktif bir hale gelmeye başlamış.
Habertürk Akdeniz