Binaların elektrik ihtiyacı güneş enerjisiyle karşılanacak!
Gazi Üniversitesi, binaların elektrik ihtiyacının güneş enerjisiyle karşılanmasını sağlayacak proje üzerinde çalışıyor
Gazi Üniversitesi, binaların elektrik ihtiyacının güneş enerjisiyle karşılanmasını sağlayacak proje üzerinde çalışıyor. Üniversitenin laboratuvarında "yerli" prototip güneş panelleri üretildi.
Binaların çatılarının ve güneş alan bölümlerinin güneş panelleriyle kaplanmasıyla elektrik ihtiyacının yüzde 80'e yakın bölümü karşılanabiliyor. Gazi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Özçelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, üniversite laboratuvarında "prototip güneş paneli" ürettiklerini bildirdi.
Pencere camı büyüklüğünde güneş panelleriyle binalarda iç mekanlarda aydınlatmayı tamamen sıfırlamadan elektrik enerjisi üretileceğini kaydeden Özçelik, bulutlu havalarda bile enerji üretiminin sağlanabildiğini anlattı. Özçelik, bu teknolojinin çatı ve binaların dış cephelerinin kaplanması için ideal olduğunu ifade etti.
Bir evin günlük ihtiyacının yaklaşık 1-1.5 kilovat güçten karşılanabildiğini belirten Özçelik, şöyle konuştu:
"Eğer 10 daireli bir apartman düşünürseniz minimum 15 kilovatlık bir kurulu güce sahip olmanız lazım. Bunun için ne yapmak gerekir? Bu durumda sadece binanın dış cephesinin kaplanması yetmeyebilir. Çatıyı da düşünmek lazım. Çünkü çatı gölgelenme oranı en az olan yer. Dolayısıyla çatı fotovoltaik (güneş paneli) ile kaplı olduğu taktirde o apartmanın enerjisinin belki yüzde 100'ünü karşılayabilir. Ama biz güneş enerjisi, rüzgar enerjisi gibi atmosferik şartlardan enerji değerinin artıp azalabileceği enerji türlerinde yüzde 100 yerine yüzde 80, yüzde 70 oranında enerjinizi buradan karşılayın, diye öneriyoruz."
-"TAMAMEN YERLİ"-
Üniversitenin Yarı İletken Teknolojileri İleri Araştırma Laboratuvarı'nda 50 civarında güneş pili ürettiklerini ve bunlardan paneller oluşturduklarını anlatan Özçelik, "Gerek malzeme ve katkılanması ve metalizasyon ve gerekse maske tasarımındaki araştırmaları ile bilgimiz dahilinde ülkemizde ilk model fotovoltaik paneli tamamen yerli imkanlarla üretilmiştir" dedi. Bu panellerin yerli olarak üretilmelerinin önemli olduğunu ifade eden
Özçelik, şunları söyledi: "Bunları verim açısından değerlendirdiğimizde uluslararası kaliteye ulaştık. Yani Gazi Üniversitesi, kristal silisyum güneş panelinde uluslararası standardı yakalamış durumda. İleri teknoloji ile ürün üreten ülkelerde, Ar-Ge laboratuvarlarında ne yapılıyorsa Gazi Üniversitesinde de bu yapılıyor. Bir diğer konu ise Türkiye'de sektörün panel üretiminin Ar-Ge'sini tamamen destekleyebilecek bir bilgi birikimi ve yetişmiş insan gücü var. Şimdi düşünün, bu laboratuvardan 20-30 tane doktoralı eleman yetişmiş. Siz bir yatırımcısınız, Türkiye'de güneş paneli üretmek istiyorsunuz. Uluslararası rekabet edilebilir ölçekte panel üretiminizi devam ettirebilmeniz için bir Ar-Ge desteğine ihtiyacınız vardır. Yani bilim insanları ilgili teknolojiyi geliştirecek, sizin ürününüzün kalitesini artıracak ve siz uluslararası alanda hem ekonomik yönden rekabet edebileceksiniz hem teknolojik yönden rekabet edebileceksiniz. Bu açıdan bakıldığında fotovoltaik alanında Gazi Üniversitesi yarı
iletken teknolojileri alanında sektörlerin hem yetişmiş insan gücünü hazır hale getiriyor hem de onlara gerekli ürüne dönüşebilecek bilgiyi üretmiş durumda."
-İLK UYGULAMA ÜNİVERSİTEDE-
Projeyi üniversitede uygulayacaklarını bildiren Özçelik, ilk aşamada Gazi Üniversitesinin tüm çatılarının fotovoltaikle kaplanacağını belirterek, "Belki enerji ihtiyacının yüzde 80'ini tamamen kendi sağlayacak. Bedava enerji, çevre kirletmeyen enerji" dedi. Güneş panellerinin ömrünün 30 yıl olarak belirlendiğini kaydeden Özçelik,
"Aslında bu süre çok daha uzun. 30 yıl yüzde 80 verime kadar çalışıyor ama aslında 50 yıl kullanabilecek. Çünkü 30 yıl sonra verimi yüzde 80'e düşüyor. Yani bu demektir ki 10 megavatlık santraliniz var, 30 sene sonra elinizde 7-8 megavatlık santraliniz var. Verim düşer ama ömür devam eder" dedi.
Özçelik, model olması için Gazi Üniversitesinin kapalı otoparkının aydınlatmasını yakın bir zamanda tamamen fotovoltaikle yapacaklarını bildirdi. Bunun TOKİ'nin yapacağı binalarda da uygulanmasının, güneş paneli kullanımını yaygınlaştırmayı sağlama açısından yarar sağlayacağını belirten Özçelik, "Mesela TOKİ'nin yaptığı bir sitenin açık veya kapalı otoparkının, mekanların aydınlatmasını güneş panelleriyle yaptığınız zaman hem temiz enerji olur hem de bedava" diye konuştu.
-"AVRUPA'DA YAYGIN"-
Avrupa ülkelerinde güneş enerjisinden yararlanma oranlarının yüksek olduğunu anlatan Özçelik, şöyle konuştu:
"Almanya güneş panelinden, 7 milyar avroluk ticari güce ulaşmış durumda. Almanya'da kurulu güç 1.5 gigavat. Yani Türkiye'nin en büyük barajı olan Keban'dan daha fazla. İspanya ise yaklaşık 2.5 gigavatlık kurulu güce sahip. İspanya'nın aldığı güneş bize yakın kuşak itibarıyla. Almanya bizim Karadeniz bölgesi gibi. Orası bile günde 4.5 saat alıyor. Almanya'da böyle ama Ankara'da günde 7.5 saat. Fotovoltaik alanında Almanya'da 57 bin kişi istihdam ediliyor. Türkiye'de ise böyle bir şey yok, çok az kullanılıyor. Sadece birkaç otelin, bazı marketlerin böyle uygulama yaptığını biliyorum."
Güneş enerjisinin temiz ve sonsuz ömre sahip olduğunu vurgulayan Özçelik, buna karşın başlangıç yatırımının biraz pahalı olduğunu ancak gelişmiş ülkelerin bu enerjinin kullanımını yaygınlaştırmak için teşvik ve destekte bulunulduğunu anlattı.
Özçelik, "Doğalgazdan elektrik enerjisi üreten grubun oluşturduğu lobi, Türkiye'de enerjisinin yasasının geçmesini engelliyor. Almanlarla bu konuda konuşurken, 'Biz de dogalgaz lobisinin inanılmaz gücüne, taarruzuna maruz kaldık ama sonunda başardık' dediler" diye konuştu. Özçelik, bu üretimin yaygınlaşması halinde istihdama da önemli katkı sağlanacağını dile getirdi.
AA