Buca’daki geçici kadın sığınma evi gençlik merkezine mi dönüştürülecek?
Yasal zorunluluğa rağmen İzmir’in 5 ilçesinde kadın sığınma evi yok. Buca’daki geçici kadın sığınma evi ise gençlik merkezi yapmak için kapatıldı!
Yeni Asır'ın İzmir'de 5 metropol ilçe belediyesinin yasal zorunluluk olmasına rağmen yıllardır kadın sığınma evi açmadığını ortaya koyan dünkü manşeti büyük yankı uyandırırken şok bir gerçek daha ortaya çıktı. Buca'da Belediye eski Başkanı Cemil Şeboy döneminde açılan geçici kadın sığınma evinin, geçtiğimiz aylarda kapatıldığı belirtildi. Mağdur kadınların bir kısmının kentte kısıtlı sayıdaki diğer sığınma evlerine gönderildiği öğrenilirken, söz konusu 3 katlı binada tadilat çalışması başlatıldı. Binanın gençlik merkezine dönüştürüleceği öğrenildi.
Gençlik merkezi olacak
Kadına yönelik şiddetin önüne geçmek için 2008 yılında çıkarılan 6284 sayılı yasa ile nüfusu 100 bini geçen belediyelere kadın sığınma evi açma zorunluluğu getirildi. Ancak, İzmir'de metropol ilçelerden Konak, Karabağlar, Çiğli ve Gaziemir'de hala bir kadın sığınma evi yok. Buca'da ise mevcut sığınma evinin kapatıldığı ortaya çıktı. Belediyenin Tınaztepe'deki geçici kadın sığınma evini geçtiğimiz aylarda güvenlik sorununu gerekçe göstererek kapattığı öğrenildi.
Buca Belediyesi Belediye eski Başkanı Cemil Şeboy döneminde 2 bin 400 metrekarelik alanda hizmete giren geçici kadın sığınma evi binasının gençlik merkezine dönüştürüleceği belirtildi. Dokuz Eylül Üniversitesi'ne ait yerleşkenin karşısında bulunan binada cep sinemaları, bowling salonu, kurs atölyeleri, kafeterya, spor salonları ve çeşitli aktivitelerin yapılacağı alanlar oluşturulacağı belirtildi.
Belediye Meclisi'nin AK Parti'li üyesi Çeliker Gökçin, "İlçede zaten pek çok gençlik merkezi var. Hatta bir de bunlara Pırlanta Merkezleri eklendi. Kimsesizlere, eşlerinden şiddet gören kadınlara sahip çıkan ise yok. İzmir Valiliği de yazı göndererek yeni bir sığınma evi yapılacak mı diye Buca Belediyesi'ne sordu. Bakalım sonuç ne olacak bekliyoruz" dedi.
Yeni Asır
Haber Ege'de Son Söz'de şu şekilde yer aldı;
Ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesine dair 2008 yılında çıkan 6284 Numaralı kanunla nüfusu 100 bini geçen belediyelere kadın sığınma evi açma zorunluluğu getirildi. İzmir'de İl Genel Meclisi İl Özel İdaresi'nin Konak ilçesi 2. Aziziye Mahallesinde 571 metrekare büyüklüğündeki bir parseli 5 Ağustos 2010 yılında Konak Belediyesi'nce yapılacak protokolle Kadın Sığınma Evi yapılması amacıyla Konak Belediyesi'ne tahsis etti. Protokol 2012 yılında imzalandıktan sonra Konak Belediye Meclisi tahsisin kabulü ve Kadın Sığınma Evi yapılması kararı aldı. Taşınmazın 'resmi tesis alanı' olarak plan değişikliğini gerçekleştiren Konak Belediyesi bina yapımına başlanmak üzere taşınmazın bir kısmının yola terk işleminin yapılması için Ağustos 2014'te İl Özel İdaresi'nden muvafakat istedi. Ancak, verilen yanıtta İl Özel İdaresi kapanacağı için talebin değerlendirilemediği bildirildi.
İLK KARARI MAHKEME İPTAL ETTİ
Konak Belediyesi, Kadın Sığınma Evi yapım sürecini başlatmak için muvafakat alamadığı için kendisine tahsis edilen arazinin İzmir Valiliği Devir, Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu tarafından belediyeye tahsisini bekledi. Ancak Komisyon 12 Mayıs 2014 tarihli kararıyla arazinin Maliye Hazinesi'ne devri, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na tahsisi kararı aldı. Konak Belediyesi'nin karara karşı açtığı davada İzmir 5. İdare Mahkemesi Komisyon toplantısında Konak Belediye Başkanlığı temsilcisi bulunmadığı gerekçesiyle kararı usül yönünden iptal etti.
KONAK BELEDİYESİ KOMİSYONA YAZILI BAŞVURDU
Konak Belediyesi, mahkemenin iptal kararından sonra yeni karar için toplanacak komisyona yazıyla başvurup malların paylaşımıyla ilgili 6360 Sayılı Kanunun Geçici 1. maddesinin 5. fıkrasındaki "Maliye Hazinesine devredilen taşınmazlar Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla kullanmakta olan kurumlara tahsis edilmiş sayılır" hükmünü hatırlattı. Bu taşınmazın kanunun yayımlandığı tarih itibariyle Konak Belediyesi kullanımında olduğunun tartışmasız olduğu ve taşınmazın kanun gereği Konak Belediyesine tahsis edilmiş sayıldığını belirten Konak Belediyesi, "Kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere bu durumdaki taşınmazların tahsisi konusunda Devir, Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu'na herhangi bir takdir yetkisi verilmemiştir" görüşünü bildirdi.
KOMİSYON YİNE KONAK'A VERMEDİ
Komisyon 28 Ocak 2016 tarihinde toplandı. Ancak, ilk aldığı kararı değiştirmedi. Konak Belediyesi'nin Kadın Sığınma Evi yapmak için hazırlık yaptığı araziyi, yine Maliye Hazinesine devir, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına tahsis kararı aldı. Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Pervin Şenel Genç karara şerh koydu. Genç, "Mevcut tahsis kararı gereği Konak Belediyesi'ne terki gerekmektedir" notu düştü. Başkan Pekdaş ise şerh gerekçesine "Söz konusu taşınmaz 2010 yılında İl Genel Meclisi kararıyla Konak Belediyesi Kadın Sığınma Evi yapılmak üzere tahsis edilmiştir. Bu karar üzerine Konak Belediye Meclisi'nde alan imar planında resmi tesis alanı olarak belirlenmiştir. 6360 sayılı kanuna göre tahsisin konak belediyesine yapılması zorunludur" yazdı.
"KAMU KAYNAĞI BOŞA GİTMESİN" UYARISI
Konak Belediesi, karara itiraz etti. İtirazında "6360 Sayılı Kanunun Geçici 1. maddesinin 1. fıkrasına göre kurulan Devir, Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu'nun, aynı maddenin 5. fıkrasına aykırı şekilde aldığı 28 Ocak 2016 tarihindeki kararına karşı Konak Belediyesi'nce süresi içinde idari yargıda iptal davası açılacağı, ancak, mahkeme sürecinin hem kamu kaynaklarının boşa kullanımına hem de artık son aşamasına gelmiş olan taşınmaz üzerinde yapımı planlanan kamu yatırımının (Kadın Sığınma Evi) gecikmesine neden olacağına dikkat çekilerek Konak Belediyesi'ne tahsisi için işlem yapılması istendi.
PEKDAŞ: VERİLECEĞİNİ SANIYORDUM, ŞAŞIRDIM
Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş, Komisyon kararına çok şaşırdığını ve yaptıkları itiraza karşın düzelmezse iptal davası açacaklarını açıkladı. Pekdaş, "Kanun'da amir bir düzenleme var. Açık bir şekilde eğer başka bir kuruma tahsisi yapılmış ve işlemler başlamışsa tahsisin mutlaka o kuruma yapılması gerektiği yazılı. Komisyon'da bu karar çıkınca Kadın Sığınma Evi için hazırlıklara başladığımızı, yasalara göre de belediyelerin bunu yapmakla görevli olduğunu söyledim. Bana 'Sonra Bakanlık'tan istersiniz' denildi. Bu nasıl bir bürokrasi anlayışı. Komisyon'a giderken tahsisin bize yapılacağı konusunda çok rahattım. İnşaata başlayacağımız yönünde açıklama bile yaptım. Komisyon kararına çok şaşırdım. Yeniden dava açacağız" dedi. (dha)
ÖZEN’DEN TEPKİ
Öte yandan karara CHP İl Yöneticisi Yücel Özen’den de sert tepki geldi. Yazılı bir açıklama yapan Özen, “Valilik Tasfiye Komisyonu AKP’nin kapattığı İl Genel Meclisi’nin kararlarını da tasfiye ve imha ediyor! AKP iktidarı ve Sayın Vali bir yandan İzmirimizin demokrasi-hoşgörü ve barış anlayışını sadece basın açıklaması yapmak için toplanan İzmirlilere bile sert müdahale ve gözaltı uygulamalarıyla yıkarken aynı zaman Cumhuriyetimizin kuruluşundan beri İzmirimize demokrasinin ruhunu yaşatan İl Özel İdaresi’nin karar organı İl Genel Meclisi’nin çalışmalarında oy birliğiyle aldığı kararları bile iptal ediyor, yok sayıyor! İl Genel Meclisimizin 2010 yılı Ağustos ayında alınan ‘Kadın dostu İzmir kentine yakışır’ bir kadın sığınma evi yapmak şartıyla 2.Aziziye Mahallesi’ndeki bir arsayı Konak Belediyesi’ne tahsis edilmesi kararı tasfiye kurulu tarafından yok sayılarak engellenmiştir. ‘İzmir Tasfiye ve Paylaştırma Kurulu’nun Özel İdare mallarının İzmir’in Yerel Yönetimlerine Ver-me-me Kurulu’na dönüşmesi eski bir İl Genel Meclis Üyesi olarak bizleri üzmektedir. Sayın Vali’yi ve denetiminde kurulan ‘Tasfiye ve Paylaştırma Kurulu’nu İl Genel Meclisi’nin aldığı tüm demokratik meclis kararlarına saygıya ve uygulamalarını düzeltmeye çağırıyoruz…” ifadelerini kullandı.
Ege'de Son Söz