Burcu Kara, İzmir ve Kars'ta okul yaptırdı!

şžimdiye kadar iki okul yaptıran oyuncu Burcu Kara iyiliklerini reklam malzemesi olarak kullananları eleştirdi

Güzel oyuncu Burcu Kara, ekranlara yeni dizisi 'Kirli Beyaz'la dönüş yaptı. Sosyal sorumluluk projelerine verdiği destekle de bilinen Kara bunu insanların gözüne soka soka yapanları da sert bir dille eleştirdi.  İzmir  ve Kars'ta iki tane ilkokul yaptırdığını ifade eden oyuncu, 'Yardımlarımı PR çalışması ile yapmam' dedi

- Yeni başladığınız Kirli Beyaz dizisinden bahseder misiniz

Her şeyin mükemmel göründüğü ama aslında hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı mantığına sahip bir dizi. Bu karakterlerin üzerinden ne kadar samimiyetsiz bir ortamda yaşadığımızı göreceğiz. Her şey çok hoş, kızlar güzel, erkekler yakışıklı, mekanlar, evler ve otomobiller inanılmaz güzel ama hiçbir şey göründüğü gibi değil. Dizinin tanıtımlarında da çok güzel bir cümle söyleniyor: Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu, birinciliği beyaza verdiler.

- Sizin rolünüz ne olacak

Bu dizide de adım 'Zeynep' olacak ama karakterim farklı. Bu oynadığım dördüncü Zeynep olacak. Ama diğerlerine göre çok daha güçlü, ne istediğini bilen ve hedefleri olan, başkalarının hayatına giren ve hedefi doğrultusunda planlar yapan bir karakter.

- Projeyi kabul etmenizdeki sebepler nelerdi

Bu projeyi yaklaşık 6 ay önce konuşmuştuk. Ertelenen bir sinema projesi oldu, araya yaz tatili girdi. Daha netleşen bir proje değildi. Ben sinema filmi istiyordum ama döndük, dolaştık ve bu projeye geldik. Kader, kısmet işi bunlar. Faruk Teber'in kabul etmemde çok büyük etkisi oldu.

BU OYNADIĞIM DÖRDÜNCÜ ZEYNEP

- Rolünüz için hazırlıklarınız oldu mu

Güçlü, ayakları yere sağlam basan, dinamik bir karakter olduğu için fiziki olarak da kendimi hazır hissetmek istedim. çünkü bu kızda bir narinlik yok. Bu yüzden de spora başladım. Hem beyin olarak hem vücut olarak hem de beden olarak farklı düşünmeye başladım. Kondisyonumu geliştirmeye çalışıyorum. Bunun için kick boks yapmaya karar verdim. çünkü kick boks benim dışarıya karşı daha dinamik, daha kendimden emin görünmemi ve hissetmemi sağlayacak.

- Dizi oyunculuğunda ilk defa sesli çekim yapacaksınız. Endişeleriniz var mı

Sinemada sesli çekim oynadım ama dizide ilk olacak. Sesli çekimin inanılmaz avantajı var. çünkü yaptığın her şey ekranda. Dublaj oyunculuğunuzu farklılaştırabiliyor. Kendimi daha iyi ifade edebildiğimi düşünüyorum.

- Rolünüz için daha önce Naz Elmas'la görüşüldüğüne dair haberler çıktı. Doğru muydu

Bir rol için birçok insanla görüşülebilir.

- 'Maskeli Balo' dizisi kötü giden reytingler yüzünden yayından kaldırılmıştı. Bu sizi nasıl etkiledi

Bu benim ilk defa başıma geldi. Tabii ki üzülüyorsunuz. O kadar emek, çalışma gidiyor. Ama genel bir çerçeveden bakmak lazım. Üzülüyorsunuz ama akışına bırakmak lazım. Keşke devam etseydi ancak bitmesi gerekiyormuş. Bu da size bir şeyler öğretiyor. Geriye bakarak yürürseniz, düşersiniz. Her projenin bir ömrü var.

- 'Mutlaka yapmalıyım' dediğiniz bir proje var mı

Ben her zaman 'Fikriye'yi oynamak isterim. Tipimiz hiç benzemiyor ama inşallah bir gün öyle bir şansım olur.
- TRT Türk'te 'Bi Dünya Tasarım' adlı programınız devam ediyor. Tasarım, moda gibi konulara meraklı mısınız
çok ilgiliyim. Bu programla birlikte her şeye bakış açım da değişti. Dekorasyon, mimari dergilerini takip etmeye başladım. Benim için farklı hobiler oluştu. Ama programın yönetmenini geçirdiği kalp krizi yüzünden kaybettik. çok üzüldüm. Bu yüzden programa bir süre ara verdik.

- Fotoğraf çalışmalarınız devam ediyor mu

Program sayesinde çok gezdiğim için bu çalışmalarıma da devam ediyorum. çocuk yüzleri çekiyorum. Yurtdışına gittiğiniz zaman çok farklı çocuk yüzleri görüyorsunuz. Onları çekmeyi çok seviyorum. İleride bununla ilgili bir sergi açmayı da hayal ediyorum.
- Sizin sosyal sorumluluk projelerinde sık sık yer aldığınızı biliyoruz. Bu tasarımlar ve sergi açma hayali de böyle bir proje için mi
Ben böyle şeyleri dillendirmeyi sevmiyorum. İşte bilmem ne yararına şunu yapacağım ya da yarın bunları şöyle değerlendireceğim falan. Ben yapınca 'Bunu yaptım' demek istiyorum. Yaptığınız iyiliği dillendirmek bana çok itici geliyor. Ben Kars'ta ve İzmir'de iki tane ilkokul yaptırdım. Bunu bu ülkede bilen var mı ya da kaç kişi var Bunları millet bilsin diye de yaptırmadım. Hayal ettim ve yaptım. Bunun için çok mutluyum ve bu sadece beni ilgilendiriyor. Ben bunu yaptım diye 3 yıllık bir PR çalışması haline getirmem yani. O kafada biri değilim. Bazen içime dönüyorum ve o mutluluğu, sevinci yaşarken iki cümle çıkıveriyor ağzımdan. Sonra da buna pişman oluyorum aslında. Bunlar benim basına yansıtmak istediğim şeyler değil.

Katar'da gösterilen ilgiden yollarda yürüyemedim

Türk milleti dizilerle yaşıyor. Bizi bırakın başka ülkeler bizim dizilerimizle yaşıyor. Ben Katar'a gittiğim zamanda da yolda yürüyemedim, Amerika'ya gittiğimde de her gün birileri ile fotoğraf çektirdim. Her yerden bir Türk veya Arap çıkıyor. Amerika'da kahve alıyorum kadının bir tanesi Zeynep diye bağırıyor. Nerdeyim ben falan oluyorum. Ben bunları İstanbul'da bile çok fazla yaşamıyorum. çünkü İstanbul halkı alışkın böyle şeylere. Anadolu'da bu daha fazla tabii.

Annem babam bilmiyor 70 milyon neden bilsin!

- Özel hayatınızla gündeme gelmeyen isimlerden birisiniz. Bu belirlediğiniz bir prensip mi
çok şükür (gülüyor). Bu bir prensip değil ama böyle mutluyum. Böyle yaşamayı tercih ediyorum. Özgürlüğümü kaybetmemek için sadece iş konuşulsun istiyorum. Bir yerlerde görününce tabii fotoğraflarınız çekiliyor. Dünyanın her yerinde bu böyle. Her şeyi konuşayım, her şeyim bilinsin istemiyorum. çünkü diğer türlü kendine ait bir şeyin olmuyor. Her şey bir yere kadar ve sonra mutsuz oluyorsunuz. Sonuçta insanın annesine, babasına bile anlatmadığı şeyler vardır ve bunu neden 70 milyon bilsin ki
Akşam/Abdullah MALKOç