Sektörel

Burhan Karahan: Su yalıtımı olmayan binalar korozyon tehdidi altında!

Bitümlü Su Yalıtımı Üreticileri Derneği (BİTÜDER) Yönetim Kurulu Başkanı Burhan Karahan, 2012 yılında büyümesini sürdüren su yalıtım pazarında bitümlü örtülerin önemli oranda pay aldığını bildirdi...



Türkiye'de su yalıtımı sektörünün, her geçen yıl gelişen bir yapı sergilediğini ifade eden Bitümlü Su Yalıtımı Üreticileri Derneği (BİTÜDER) Yönetim Kurulu Başkanı Burhan Karahan, 2012 yılında büyümesini sürdüren su yalıtım pazarında bitümlü örtülerin önemli oranda pay aldığını bildirdi. Türkiye'de su yalıtımının henüz zorunlu bir uygulama olmadığı gibi toplumda da bu konuda yeterli bilinç bulunmadığına değinen Karahan, su yalıtımının zorunlu olması ve bu konudaki bilinç düzeyinin yukarıya çekilmesi ile birlikte pazarın çok daha fazla büyüyeceğini savundu. Su yalıtımı olmayan binaların korozyon tehdidi altında olduğunu, bu durumun binaların taşıma kapasitesini zayıflattığını ve özellikle deprem karşısında dirençlerini düşürdüğünü belirten Karahan, "Su yalıtımı olmayan binaların taşıyıcı duvarlarının içindeki demirler yıllar içinde korozyon yani paslanma nedeniyle çürüyor. Bina inşa edildikten 10 yıl sonra su yalıtmışız binalar taşıma kapasitelerinin yüzde 66'smı kaybediyor. Yani binanız içten içe çürümeye başlıyor. Bu da depreme karşı binanın dayanıklılığım düşürüyor. Bu tespit İstanbul'da 1999 depreminin ardından Büyükşehir Belediyesi'nin yaptığı araştırmayla da raporlandı. Rapora göre; yıkılan binaların yaklaşık yüzde 70'i korozyonun etkisiyle yıküdı ve can kaybına yol açtı" diye konuştu. 


Bir binanın güvenli ve sağlıklı olması için su yalıtımı uygulamasına sahip olması gerektiğini ifade eden Karahan, şöyle devam etti: "Bu yüzden su yalıtımının zorunlu olması için yetkili bakanlıklarla sürekli iletişim halindeyiz. 2012 yılında bu konuda önemli bir gelişme yaşandı ve yılın ikinci yarısında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı su yalıtımının zorunlu hale gelmesi için bir genelge üzerinde çalışmaya başladı. Bu genelge çalışması sonuçlanarak su yalıtımının zorunlu olması durumunda Türkiye'de güvenli binalardan söz edebilir duruma geleceğiz ve böylece deprem gibi felaketlerden minimum zararla çıkabileceğiz." "Sektör büyüklüğü 1 milyar TL'yi aştı" Sektörün geneline bakıldığında tüm üretici firmaların çeşitli malzemelerle sundukları sistem ve çözümlerle 2012 yılında ulaştıkları cironun 1 milyar TL'nin üzerinde olduğunu açıklayan Burhan Karahan, özellikle 2012 yılının son altı ayında inşaat sektöründe yaşanan KDV oranı, maketten satış gibi konuların belirsizliklere yol açtığını ve inşaat sektöründe durgunluğa sebep olduğunu söyledi. 



"2013 yılıyla birlikte özellikle inşaat sektörünün kalıcı aktörlerine duyulan güven ve kentsel dönüşüm çalışmaları inşaat sektörünü tekrar hareketlendirdi" diyen Karahan, şöyle devam etti: "Bunun yansımasını su yalıtımı sektöründe de gördük. Ancak su yalıtımı henüz yönetmeliklerle zorunlu hale getirilmediği için her inşaat çalışmasında uygulanmıyor. Su yalıtımının binalar için sağladığı katma değerin farkında olan inşaat firmaları ve müteahhitler hayata geçirdikleri projelerde su yalıtımını mutlaka uyguluyor ve kaliteye de önem veriyor. Bu konuda Bakanlık nezdindeki çalışmalar sektörümüzü 2013 yılında da umutlandırıyor." Tüm sektörlerde olduğu gibi standart dışı üretimin, su yalıtım sektörünün de temel sorunu olduğunu ileten Karahan, tüketicilerin su yalıtımı yaptırırken kullanılan ürünlerin CE belgesine sahip olmasına özen göstermeleri ve üretici firmanın etikette beyan ettiği performans değerlerini sağladığından emin olmaları gerektiğini dile getirdi. Bitümlü örtüler ile ilgili pazarda yaşanan diğer bir sorunun ise kaliteli ürünler kullanılsa bile uygulamaların bilgisiz ve yetersiz ekipler tarafından yapılması sonucu yaşanan problemler olduğundan bahseden Karahan, ürünlerin sertifikalı uzman ekipler tarafından uygulanmasının, binanın su yalıtım detaylarının sürekliliği ve bitümlü örtüden beklenen performansın sağlanması açısından son derece önemli olduğuna işaret etti.


Dünya Gazetesi