Kent Haberleri

Büyükada eski Rum Yetimhanesi'nin onarılmasının önü açıldı!

Büyükada eski Rum Yetimhanesi, tehlike altındaki 7 kültürel miras alanından birisi olarak seçildi. Harabe olan yetimhanenin yeniden onarılmasının önü açılmış oldu..

Gazete Vatan'da yer alan habere göre, Europa Nostra ve Avrupa Yatırım Bankası, 2018 yılı için Avrupa’nın tehlike altındaki kültürel miras alanlarını tespit etti. 30 Haziran 2017 tarihinde yapılan başvuruyu değerlendiren seçici kurul, geçtiğimiz yıl ocak ayında “Tehlike Altındaki 12 Kültürel Miras” alanlarından biri olarak listede Büyükada eski Rum Yetimhanesi’ni de aday gösterdi. 

Yetimhane binası, 15 Mart’ta açıklanan karar ile “7 kültür varlığı” nihai listesinde yer aldı. Europa Nostra, Arnavutluk, Avusturya, Bulgaristan, Gürcistan, Romanya, Birleşik Krallık ve Türkiye’den toplam 7 tarihi yapıyı tehlike alanındaki kültürel miras alanı olarak gösterdi. 

 

7 alan ziyaret edilecek


 
Europa Nostra’dan yapılan açıklamada, “Kültürel mirasının bu kıymetli örneklerinin bazıları bakımsızlıktan veya yetersiz yatırımlardan, bazıları uzman ve kaynak yoksunluğundan dolayı ciddi tehlike altında. Europa Nostra ve Avrupa Yatırım Bankası, programın diğer ortakları ve aday gösterenler, önümüzdeki aylarda seçilen 7 alanı ziyaret edecek ve paydaşlarla görüşecek. Çeşitli disiplinlerden uzmanlardan oluşan ekipler teknik tavsiyelerde bulunacak, bu alanların kurtarılmasına destek olacak olası maddi kaynakları belirleyecek ve geniş bir desteği harekete geçirecek. Uzmanlar, seçilen alanlarda uygulanabilir eylem planlarını bu yılın sonuna kadar oluşturacaklar” ifadelerine yer verildi.


 
1964’e kadar yetimhane


 
Dönemin toplum yapısını yansıtması açısından da öneme sahip olan yetimhane, 1903’te Sultan 2. Abdülhamid’in yapının orijinal işlevine izin vermemesi üzerine, yapı önde gelen bir Yunan bankerin eşi tarafından satın alınıp yetimhane olarak kullanılması şartıyla İstanbul Rum Ortodoks Patrikhanesi’ne bağışlandı. 1964 yılında kapanana kadar bu işlevini sürdürdü. 

O zamandan beri ihmal edilmiş olan yapı giderek yıprandı. Mülkiyetine ve kullanım biçimine dair çözümsüzlükler, yapının bakımı hakkında belirsizliklere sebep oldu. Son olarak, mülkiyette de bir anlaşmaya varıldı. Yapının korunması yönünde yapılacak çalışmaların önündeki engeller kalktı.