Canip Karakuş: AVM'ler gelecekte hastane ve okul olacak!
Ankara Alışveriş Festivali 'nin şimdiye kadar yeterli ilgiyi toplayamadığını belirten Ankara Giyim Sanayicileri Odası Başkanı Canip Karakuş, "Ankara Alışveriş Festivali bizim işlerimizi hiç etkilemiyor'' dedi.
Cabip Karakuş, ''Onun çok bilen,insanlarla yapılması lazım" dedi Türkiye'nin umut bağladığı sektörlerin nelerdir diye sorulsa, 'inşaat, turizm, otomotiv ve tekstil' yanıtı verilir.
Her zaman Bursa, Denizli, Gaziantep'in adı öne çıkarılsa da Ankara tekstil sektörünün kalbinin attığı merkezlerden biri. Başkenti diğerlerinden ayıran ise "Modaya yön veriyor" olması. Özellikle kadın modasını, Balgat'taki kreasyonlar belirtiyor. Ankara Giyim Sanayicileri Demeği'nin kuruluşundan bu yana başkanı olan Canip Karakuş, tekstil sektörünü, AVM'leri, Ankara Alışveriş Festivalini ve tabii ki kadın modasındaki son trendleri arılattı...
¦ Her zaman popüler olan ama bir yandan da üvey evlat muamelesi gördüğü iddia edilen tekstil sektörünün durumu şimdilerde nasıl?
İnsanımız artık Türk tekstiline güveniyor. Dünyada zaten güven kazanmıştık. Şimdi tekstil sektörü yeniden lokomotif olmaya başladı, otomotivi de geride bıraktı. Maliyetlerimiz yüksek ama geçtiğimiz günlerde Gaziantep'e gittim, orada, Bursa'da, Denizli'de Çin ile maliyet farkının kalmadığını gördüm. Tabi bu bizi sevindiriyor.
"Kıdem tazminatı ele alınmalı"
¦ Daha iyi nasıl sağlanır?
Elektrik, sudan tutun girdi maliyetlerini yükselten etkenlerin ele alınmasında fayda var. Cumhurbaşkanımızın, Başbakan olduğu dönemde attığı adımlar vardı ama sonuçlanmadı, uzun süredir söylediğim bir konu var: kıdem tazminatları. Bu konuda adımlar atılmalı. Benim önerim sigorta öder gibi bunu da her ay belirli miktarda ödememiz şeklinde.
Bir adam çıkarıyorsunuz dünya para veriyorsunuz. Bu nedenle yeni Başbakanımızın kıdem tazminatını yine ele alması lazım. Burada kimsenin kaybı olacağına inanmıyorum.
Biz kadın giyiminde Ankara olarak çok iddialıyız, yine trikoda iddialıyız. Maliyetleri düşürecek düzenlemeler olursa daha iyi yerlere geleceğimizi düşünüyorum.
¦ Ankara'nın böyle bir potansiyeli var ama sektör konuşulurken Bursa, Denizli, İstanbul adı geçer. Neden Ankara öne çıkmıyor?
O şehirler basic mal yaparlar, biz ise moda yapıyoruz. Kadın giyimiyle ilgili kabanından pantolonuna, bluzuna kadar trend, kaliteli üretim yapıyoruz. Ankara'nın sektördeki özelliği de budur zaten. Ama adı geçen diğer yerler klasik üretim yaparlar biz onlardan farklıyız.
¦ Başkentte sektörün durumu nedir? Kaç firma var, kaç kişi çalışıyor?
Ankara'da dernek çatısı altında 300 kadar marka var ama bunların 50 - 60'ı kendini kanıtlamış markalar. Kadın giyiminde Türkiye'nin her yanma üretim yapıyoruz. Bu markaların mağazaları da var. Ayrıca dünyaya da üretim yapıyoruz. Örneğin benim firmam ABD, İtalya, Almanya için de üretim yapıyor. Başka çok sayıda arkadaşlarımız da yapıyor.
Biz kaliteli ve trend ürün yaparız.
Milyon adetler yapmıyoruz ama iç ve dış piyasada tutulan markalarız.
Ankara"da 12 bine yakın kişi tekstil sektöründe çalışıyor. Yani sağladığımız istihdam da yüksek.
Çamura karşı çizme formülü
¦ Balgat, bir anlamda tekstil merkezi konumunda. Bu bölge nasıl kuruldu?
Balgat'ı ilk kuran benim. Fevzi Çakmak'daydı benim atölyem. Buraya ilk geldiğimde bana 'delisin sen' dediler. 22-23 yıl önce burada gecekondular vardı ve bir dere geçerdi.
Yol çamur içinde olduğundan gelen konuklarım için çizmeler almıştım.
Semtin girişinde o çizmeleri giydirir öyle ulaştırırdım fabrikaya. Şimdi kentin hem merkezi oldu hem de çok büyük rantlar çıktı ortaya. Hem arsa hem bina olarak. Ancak kirlilik yaratmadığımız için buradan çıkarılırız endişemiz yok. Dünyanın her yerinden sipariş vermek isteyen tekstilciler Balgat'ı bilirler ve doğrudan buraya gelirler.
Yeşil pasaport düzenlemesi şart
¦ 2010 yılında bir açıklamanız oldu. "Benim malım dünyayı dolaşıyor, ancak ben vize için bir tam gün büyükelçilikte uğraşmak zorunda kalıyorum. Bize yeşil pasaport verilsin" şeklinde.
Durum değişti mi yoksa şikayetiniz sürüyor mu?
Aynı durum ne yazık ki devam ediyor. Devlet buna isterse şart getirsin, 10 bin dolar 20 bin dolarlık iş yap desin ama bize kolaylık göstersin. O açıklamayı yaptığım sırada Fransa Büyükelçiliğinde 4 saat beklemiştim, çok üzülmüştüm. Bir sanayicinin vize için 4 saat beklemesi yazık değil mi?
Benim şoförümün yeşil pasaportu var, o vizesiz istediği ülkeye gidebiliyor ama ben gidemiyorum.
Bu garip bir durum. Yeşil pasaport konusunda düzenlemesi yapılması hakikaten şart. Yeşil pasaportumuz olsa çantamıza elbisemizi, kazağımızı koyar çıkıp satarız.
Yanımızda tasarımcımızı bile götüremiyoruz. Nasıl ürün satacağız?
"Ürünlerimiz New York'ta satılıyor" Buna rağmen bizler Ankara'dan 13-14 ülkeye ihracat yapıyoruz.
Mesela benim ürünlerim New York'ta satılıyor. Buradaki markalara üretim yapıyoruz ama ağırlık Avrupa'da. Afrika da dikkatimizi yönelttiğimiz yerlerden biri.
Etiyopya'yı beğendim, oraya bir alışveriş merkezi yapmayı planlıyorum. Arkadaşlarımız çalışmaları sürdürüyor. Türk iş adamlarının bu kıtaya gitmesinde fayda var. Birkaç yıl içinde bu tablonun değişeceğine inanıyorum. Önü çok açık.
Yaz modasında neler var?
Bu vaz kadınlar
¦ Bu yaz kadınlar ne giyecek7 " renkli güzel modeller geliyor. BuS^^^EK * ^ yef,ni a,iyor ama ferleri çok başladı, önceden 38 Vbeden ar^ de ^maya Bu sene yaz vitrinleri çok canlı ve güzel olacak. bedenlerde üretim var.
"MODA GÜNLERİ'NE BAKANLAR,
¦ BAŞKANLAR GELSİN "GÜZEL SONUÇLAR ELDE EDİLİR AMA..."
¦ Ankara Alışveriş Festivali sektörü olumlu etkiliyor mu?
Ankara Alışveriş Festivali bizim işlerimizi hiç etkilemiyor. Onun çok bilen insanlarla yapılması lazım.
¦ 2015 festivali için sizin öneriniz nedir?
Ben kendilerine de söyledim. Kentin girişlerine vitrin yapalım. Defileleri çok güzel yapmalı. Animasyonlara çok önem verilmeli. Işıklandırma ve görsellik öne çıkarılmalı.
Aslında çok güzel sonuçlar elde edilir ama bunu bilen insanlarla yapılması lazım.
¦ Şimdiye kadar öyle olmadı mı?
Hayır hiç öyle olmadı. Biz kendimizi burada kamtlamalıyız. Öyle bir şey yapmalıyız ki dünyanın ilgisi burada olmalı. Merak uyandırmah. Başkent Moda Günleri'ni ilk yaptığım zaman Mehmet Ali Erbil'i helikopterlerden indiriyorduk Acun llıcalı ile.
Bütün magazin buradaydı o dönem. Her defilede de özel çabamla bütün ünlüleri getirmişimdir. Festivalde de benzer şeyler uygulanmalı.
¦ Ankara sahipleniyor mu Balgat'ı?
Şimdi yıllardır Başkent Moda Günleri'ni yapıyoruz. Herkese davetiye gönderiyoruz bakanlara, belediye başkanlarına herkese. Ama gelen yok. Ama bu defileyi biz 'bacak açılıyor, bilmem ne oluyor' diye yapmıyoruz ki. Ürünlerimizi hem bizim Ankaralı müşterilerimize sunuyoruz hem de yabancılar geliyor defilelerimize.
Orada büyük sıkıntı çekiyoruz. Yani bir bakanın gelip bizi onore etmesi lazım. Birilerinin gelip teşekkür etmesi lazım.
"Demirel gibiyim" Ben 12 senedir bu defileleri yapıyorum. Derneğin kuruluşundan beri de başkanıyım. Sayın Cumhurbaşkanı Demirel gibi oturdum, kalkmadım. Ben artık istiyorum yani gençlerin önü açılsın, onlar bu işleri yapsın...
"Moda Günleri klasikleşti" Başkent Moda Günleri artık klasikleşti.
Geciktiğinde bile arıyorlar. Geçtiğimiz yıl geciktirdik ama bu yıl yapmayı planlıyoruz.
Daha güçlü olsak dünya starlarını getiririm, top modelleri getiririz. Bunların hepsi parayla ilgili ama biz ne yardım alıyoruz, ne destek görüyoruz. Başkent Moda Günleri'ne sahip çıkılması lazım. Turizm Bakanımızın bu işlere önem verdiğini görüyoruz, inşallah bunun için de yardımını bekliyoruz.
"Cumhurbaşkanımız çok ilgilidir"
¦ Ankara ile ilgili planlamalarda tekstil sektörünün adı geçmiyor. Neden?
Evet planlamalarda adı geçmiyor ancak Cumhurbaşkanımızın bu sektörle çok ilgilidir. Biz iki adet konteyner alarak eğitim vermiştik. Sektöre 18 - 35 yaş arası 700 küsül" kişi kazandırdık bu yolla. Eğitim konteynerlerimizin açılışını Sayın Erdoğan yapmıştı. Ama bu süreçte biz tekstilciler olarak unutulduk. Bir kere belediye başkanlarımızın bize çok sahip çıkması lazım. Onu hiçbir zaman yapmadılar. Bu neden oluyor onu da bilmiyorum. Türkiye'nin dörtbir yanma gittiğimizde buranın ürünlerini görürsünüz ancak yaklaşım böyle.
¦ "Kadın ürünleri tasarlıyoruz. Ne yapacağız?" Ankaralı tekstilcinin bu hale gelmesini ben ve yönetim kurulundaki arkadaşlarımız hiçbir yerden destek beklemeden sağlamıştır. Sayın Cumhurbaşkanız, Başbakanlığı döneminde bir açılışımızı yapmıştı ve kampanyamıza destek olmuştu onun dışında belediye başkanlarımız gelip 'nasıl destek oluruz' diye sormuş değil. Defile deyince de zaten korkuyorlar, 'manken falan' diye.
Halbuki bizim sektörümüz bu. Ben giyindiğimde adam gelip, 'Aaa çok şık giyinmişsin' diyor. Eee kadın giyindiğinde, yani kadın ürünleri tasarlıyoruz. Ne yapacağız?
"İnşaatın sonu da tekstil gibi görünüyor
TARİH YAZACAK: AVM'LER HASTANE VE OKUL OLACAK
¦ İnşaat sektörünün öne çıkarıldığı, sanayinin ise geri planda bırakıldığına ilişkin iddiaları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye genelinde bizler sanayici olarak milyonların üzerinde işçi çalıştırıyoruz ancak inşaat sektöründe 100 bini ancak geçer bu sayı. inşaat sektörü de tekstilin durumuna düşecek. Eskiden tekstilci giderdi para verirdi yalvarırdı bankalar şimdi inşaat sektörüne yalvarıyor lar ama o da hüsran olacak, inşaat sektörünün durumu tekstil gibi. Bir dönem berber tekstilci oldu, taksici tekstilci oldu, kebapçı tekstilci oldu. İşi bilmeyen insanlar sektöre girdi. Şu anda da inşaat sektöründe benzer şeyler yaşanıyor.
Dikkat etmek lazım.
¦ AVM'ler açısından Ankara kişi başına düşen metrekare olarak Türkiye'de ilk sırada. Tekstil sektörünü bu durum nasıl etkiliyor?
Yan yana AVM olmaz. Bu AVM'ler gelecekte hastane ve okul olacak. Bunu tarih yazacak. Bir kitap okudum. 1950'li yıllarda da ABD'de aynısı yaşanmış.
Bunlar daha sonradan hastane ve okul oldu. Bu kadar çok AVM ihtiyacı yok.
Yalnızca Ankara için değil, istanbul'da da bu kadar gerek yok. Türkiye geneli için konuşuyorum. Tamam yapılıyor, 5 sene için imzalar atılıyor. Herkesin keyfi yerinde ama ileriyi düşünmek lazım.
Hergün yan yana çarşı açılıyor, bunu yapmanın anlamı yok ki.
¦ Yerli üretim için bir avantajı var mı?
Yabancıya veriyorlar 30 dolara, bize veriyorlar 120 dolara. Yerli üretim yaklaşım bu. Yerli üretim daha da çöküyor, işçi çıkarıyor, işini küçültüyor... AVM tabii ki olsun ama çok olmasın. AVM şehrin içinde olmaz. Dünyada böyle bir şey yok. Şehir dışı olur o da çok az olur, ona göre gidilir.
Her tarafta AVM, Ankara'nın içi dolu.
Milliyet Ankara