Sektörel

Canpa 30 yılda dev adımlara imza attı!

Sektörde yarım asra yaklaşan tecrübesiyle duayen kabul edilen Canpa Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özcan, yalıtım dünyasının gelişim sürecine ilişkin bilgilerini paylaştı.

Yalıtımın duayeni, sektörün baş döndüren gelişimini anlattı. Canpa Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özca: "Yalıtım sektörü, enerji tasarrufu, deprem güvenliği ve sağlam binalar inşa etme adına çok büyük bir gelişim gösterdi" dedi. 


 30 yıl önce, firma olarak yalıtım sektöründe çalışmaya başladığınızda sektörün genel durumu nasıldı? 

O yıllarda çok fazla yalıtım bilinci yoktu. Canpa'nın başlangıcı 1985, bu sene 30. yılı bitiriyoruz. Ama benim yalıtımla tanışmam 1969... O zamanlar su yalıtımı gündemdeydi. Enerji ya da enerji tasarrufu algısı yok denilecek seviyelerdeydi. Binalarda deprem ya da temellerde su yalıtımı bilgisi yoktu, temellerde korozyon çok akılda olan, çok önde olan anlayış içinde değildi. 1980'li yıllarda dünyaya açılınca ürünler de tanınmaya başlandı. Dışa gitme, araştırma, geliştirme, fuarlar, programlara kalıtımlar sayesinde öngörümüz, dünyaya bakışımız ya da ülkemizde eksiklikleri gördükçe algımız açıldı. 1980'li yıllarda Suudi Arabistan'a Türk müteahhitleri ağırlıklı olarak hizmet vermeye başladı, detaylar gelirdi; mesela teraslarda ters çatı sistemi. Bizim o dönemde bildiğimiz ısı yalıtımı olarak cam yünü vardı. İzocam'ın ürettiği cam yünü. 1980'li yıllarda ısı yalıtımı devreye girdi. Konvansiyonel sistem, altta ısı yalıtımı, üstte su yalıtımı şeklinde... 


 O dönemlerde bu sistemler Türkiye'de de çok kullanılıyor muydu?

Hayır, ters çatı sistemi hiç yoktu. Arabistan'da Türk müteahhitleri iş yapıyor, Araplar genellikle İngiliz ve Amerikan müşavirler, danışmanlar vasıtasıyla projeler yaptırdıkları için oradan empoze ediliyordu. 1970'li yıllar 1980'li yıllarda petrol bir anda yükselince enerji konusu gündeme gelmeye başladı. Enerji ile birlikte yalıtım gündeme geldi. Yalıtımın esasında hamle yapması 1990'lı yılların başına rastlıyor. 


 Yalıtım konusunda kullanıcı bilinci ne durumda, bu alanda yetişmiş eleman durumu nedir? 

Bugüne geldiğimizde 30 yıl 40 yıl öncesiyle bu günleri mukayese etmemiz mümkün değil. Burada da dev adımlar atıldı. Yeterli mi? Hayır... Halen mantolama ve teras yalıtımlarında ehil insan yok. Canpa 30 yıldır bir okul oldu gerçekten. Yılda kişi başı 100 saate varan eğitimler veriyoruz. Bunun yanı sıra şantiyelerde çalışan uygulayıcı ekiplerimiz için de ayrıca eğitimler veriyoruz. Sektörde de ısı yalıtımı, su yalıtımı, ses yalıtımı, yangın yalıtımı ile ilgili sertifika programları var ve sertifikasız olan çalışamayacak gibi zorunluluklar getiriliyor. Ama alt yapı, eğitim yeterli değil. Biz firma olarak kendi gücümüz çerçevesinde iyi bir şeyler ortaya koymak amacıyla eğitimler vermeye çalışıyoruz. 


 Gelişmiş ülkelerde yalıtım uygulamaları mevzuatla zorunlu hale getirilmiş. Bu açıdan Türkiye'de durum nedir? 

1993'te İZODER'i kurduktan sonra TS875 ısı standardını yenilemek ve sektöre vizyon yaratmak için 1998'e kadar çalıştık. Standart yenilendi, 2 yıl daha çalıştık zorunlu hale getirildi. Su yalıtımında ise ben BİTÜDER'de başkandım, 10 yıldır standardın bir kısmı çıktı. Su yalıtımında PVC'LER, bitümlü membranlar, sürme yalıtımlar adı altında 3 ayrı dalda standart çıkıyor. Bunlardan bitümlü membranların uygulama standardı çıktı, PVC de çıktı, sürme yalıtımların da çıkınca yönetmelik zorunlu hale gelecek. Bu çalışmalar çok uzun sürüyor. Gelişmiş ülkeler seviyesine doğru yol almak için bunların gerçekleşmesi şart. Kaldı ki biz deprem kuşağı ülkesiyiz. Bu alanlarda çalışan yetkililer bu derneklerden de ciddi şekilde faydalanabilirler. Derneğimiz alanında uzman kişilerin çalıştığı bir dernek. 


 64. Hükümet'in açıkladığı 2016 Eylem Planı ile ilgili bir şey söylemek ister misiniz? 

İçerik olarak çok güzel... Fakat önemli olan alt yapının oluşturulması, yönetmelikler ve yasalarla altının doldurulması. Uyum yasaları şart, uygulama aşamasına geçirilebilir halde olmalı. 


 Hükümetten talepleriniz neler? 

Enerji verimliliğine hükümet olarak çok sıcak bakıldığını görüyorum. Ama bunun uygulamaya geçmesi gerekiyor. Uyum yasalarını yapıp uygular hale getirmemiz bizim önümüzü açacaktır. KDV muafiyeti başta yalıtım malzemelerine teşvik verilmesi lazım... Mesela Avrupa'da bunların hepsi var. Ayrıca halka bir şeyleri anlatıp tasarrufa yönlendirmemiz lazım. Bunları yapabildiğimiz zaman ilerleyebiliriz. Binalarda ısı yalıtımı ile minimum yüzde 50 enerji tasarrufu sağlanır. 


Sabah Ankara