Köşe yazıları

Daire sahibinin binada yasal hakkı bulunur mu?

Posta Gazetesi köşe yazarı olan Tamer Heper bugünkü yazısında okuyucusunun sorduğu ''Daire sahibinin binada yasal hakkı bulunur mu?'' sorusunu yanıtladı. İşte Heper'in o yazısı....

Binamızda iki merpen var. Bunlardan biri yangın merpenidir. Ancak birçok daire yangın merpen sahanlığını eski eşya ile doldurmuş. Bunlara haber gönderildiğinde "Yangın anında bakarız" gibi bir yanıt almaktayız. Bu durumu belediyeye bildirdik bir sonuç alamadık. Bu durumda yasal haklarım nedir? 

 

Bizde vazgeçilmez adetler vardır. Bunlardan ilk akla gelen balkonların kapatılmasıdır, ikinci akla gelen merpen sahanlıklarının ayakkabı dolapları ile işgal edilmesidir. Yaptığım bilirkişilik nedeni ile günde en az beş binayı gezmekteyim. Neredeyse tamamına yakınında her kapının önünde büyükçe bir ayakkabı dolabı olup içinde eskimiş, küflenmiş ayakkabılar yer almaktadır. Bu korkunç görünüm dışında bisikletler kapı girişlerine park eder ve sizin olayınızda olduğu gibi yangın merpen sahanlıktan eski eşya deposudur. Yönetim planına hüküm de koysanız, kapı kapı dolaşıp bunları önlemeye de çalışsanız nafile. Bunlar genlerimize işlemiş geleneklerimizde. Birkaç nesil geçmeden genlerimizde değişiklik olmaz. Peki bunlan kabullenecek miyiz? Hayır. Kabullenip oturmayacağız. Dünyanın hiçbir yerinde olmayacak biçimde bu kadar basit işler için bile mahkemeye başvuracağız. Çünkü insanca bir ortamda yaşamak hakkımız. Bunun için mahkemeye başvurup ortak alana müdahalenin önlenmesi talebinde bulunacağız. Bu kadar basit bir iş için de mahkemeleri meşgul etmiş olacağız. "Yangın çıktığında düşünürüz" diyen bir zihniyetten yardım bekleyemeyiz. Bunun için ancak mahkeme karan ve icra marifeti ile bunlar boşaltılır. Şayet bu yerler işgal edilip depo olarak kullanılacak ise yangın merpenleri niye yapihyor? Mahkeme işi yordur falan derffeden bunlarla uğraşmak zorundayız yoksa hiç istenmeyen görüntüler, içinde yaşamak zorunda kalır ve hatta bir yangında çoluk çocuk canımızdan oluruz. Başka çare yok mücadele edeceğiz. 



Tamer HEPER/Posta