Değerli Konut Vergisi tüm piyasayı etkileyecek!
EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, sadece 5 milyon TL ve üzerindeki mülklerin değil tüm evlerin Değerli Konut Vergisi’nden etkileneceğini söyledi...
Değeri 5 milyon lira ve üstü olan konutlara yönelik yürürlüğe giren Değerli Konut Vergisi kapsamında, ilgili mülk sahiplerine tebligatlar gönderiliyor. Fakat söz konusu verginin yansımaları sürüyor. EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, vergiye ilişkin olarak öncelikle tebligatlarda belirlenen rakamların nasıl belirlendiği, bu belirlemede hangi emsallerin kullanıldığını sorarak, "Konutla ilgili olması gereken bilgiler yok. Tebligattaki rakamlar, uluslararası değerleme standartlarına uygun bir rapora dayanmıyor. Değerlerin, büyük bir kısmı çok yüksek ya da çok düşük. Yani gerçeklikten uzak. Bir mülkte birden fazla tebligat geldiğini görüyoruz. Hatta inşaatı daha 30 seviyesinde olan mülklere bile tebligat gönderildiğini görüyoruz. Bundan kaygı duyuyoruz" ifadelerini kullandı.
BU DALGADAN HERKES ETKİLENECEKTİR
Değerli Konut Vergisi kapsamında, evi 5 milyon lira ile 7 milyon 500 bin lira arasında olanların binde 3, 7 milyon 500 bin lira ile 10 milyon lira arasında olanların binde 6, 10 milyon lira üzerinde olanların ise binde 10 oranında vergi ödeyeceğini anımsatan Yazıcı, verginin, değeri 5 milyon liranın altında olan konutları da etkileyeceğini belirtti. Yazıcı, "Öncelikle lüks segment sayılan bu mevcut evlerin fiyatları vergiden etkilendiği miktarda düşecek. 5 milyon TL’lik bir mülkün, gelir kaybı nedeniyle fiyatı yüzde 7,5 düşecek. 7,5 milyon değerindeki mülklerde ise bu düşüş yüzde 18’leri bulacak. Çünkü ekonomi mantığı olarak, üsttekinin fiyatı düşerse alt segment de bundan etkilenir. Yani evin fiyatı ne olursa olsun, herkes bu dalgadan mutlaka etkilenecek. Bunun yanı sıra mülklerin geri ödeme süreleri geri çekileceği için fiyatları da düşecek. Artık gayrimenkule yatırım olarak bakılamayacak" şeklinde konuştu.
Tartışılmadan, aceleyle verginin yürürlüğe girdiğini de ifade eden Yazıcı, bir kez daha, bir kişinin 2 milyon liradan 10 konut sahibiyken bu vergiyi vermeyeceğini ancak 5 milyon liralık bir tane mülkü varsa bu vergiyi ödeyeceğini, bu nedenle vergide eşitlik ilkesi konusunda büyük tartışmalara gebe olacağını anımsattı.
İTİRAZI ATLAMAYIN
İlgilisine tebligat yapıldığı andan itibaren 15. günün sonuna kadar, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğüne itiraz edilmeyen meskenin, nitelikli taşınmaz değerinin kesinleşeceğine dikkat çeken Yazıcı, önemli uyarılarda bulundu; "Aynı tapuya birden fazla tebligat geldiğini görüyoruz. Farklı müdür imzaları ile bu tebligatların her birine ayrı ayrı itiraz edilmesi gerekiyor. Bu bile çalışmanın ne kadar kötü yapıldığının bir göstergesi. Öte yandan belediyeler bu mülklerle ilgili tebliğ edilen rakamları değerlendirecek ve bunları yeni vergi rakamı olarak kabul edip emlak vergisi isteyecek mi? Bu soruların yanıtları da belirsiz"
RAPORLARINIZI SPK LİSANSLI FİRMALARA HAZIRLATTIRIN
Taşınmazının değerinin beyan edilen değerden daha az olduğunu düşünen ve itiraz etmek isteyen mülk sahiplerine itiraz aşamasında dikkat etmeleri gereken hususları da sıralayan Yazıcı, rapor ve itiraz dilekçelerinin, SPK tarafından lisanslandırılmış taşınmaz değerleme firmalarından uluslararası değerleme standartları formatında düzenlenmesinin önemine vurgu yaptı. Yazıcı şunlatı söyledi; "Özellikle yakın zamanda yapılmış kredi için değerleme raporları varsa ilk itirazda bunlar da kullanılabilir"
MÜTAHİTLERİN ELİNDEKİ GAYRİMENKULLER KAPSAM DIŞI
Yazıcı, müteahitlerin elindeki gayrimenkullerin Değerli Konut Vergisi kapsamı dışında olduğunu da söyleyerek, "Bu gayrimenkuller durduğu yerde bu kanun yüzünden değer kaybediyor. Bu değer portföyünüzdeki tüm mülkleri de etkileyecektir. Çünkü alıcılar ileride oluşacak DKV (Değerli Konut Vergisi ) maliyetleri ile ilgili indirim isteyecektir" diye konuştu.
RAYİÇ BEDEL BELİRSİZLİĞİ
Söz konusu verginin karmaşa yaratacağı alanlardan birinin de rayiç değer olacağına vurgu yapan Yazıcı, "Rayiç değer bugün birçok yerde kullanılmaktadır. Mülk alım ve satımında harç esas değeri hesaplanırken ya da emlak vergilerinden emlak vergisini öderken. O nedenle mükelleflere tebliğ edilen bu bedeller, bir sonraki aşamada bu kalemlerde de mi kullanılacaktır" dedi.
Yazıcı, sözlerine şu şekilde devam etti; "Toplu değerleme anlayışı ile yapılan değerlemelerin, hiçbir şekilde uluslararası değerleme standartlarına uymadığını görüyoruz. Bu değerlemeler sırasında mülklerinin cephesi, manzarası ya da yaşı gibi birçok kriterin göz ardı edildiğine tanık oluyoruz. Sistemi baştan sonra tekrar ele alınmalı"
Değerli Konut Vergisi 20 soruda tüm detaylarıyla!