Dekorasyonda renk seçimi!
Renklerin psikolojik etkileri üzerine yapılan araştırmaya göre kadınlar mavi ve tonlarını severken, yetişkin erkekler, sarı ve tonlarını tercih ediyor. Buda dekorasyon tercihlerinde farklılıklara yol açıyor.
Geçen günlerde renklerin psikolojik etkileri üzerine yapılmış bir araştırma okudum. Çoğu bildiğimiz şeylerden oluşuyor ama renkler ve eğitimle ilgili çarpıcı gerçekler de ortaya çıkıyor....
Yapılan araştırmaya göre bebeklerin pastel renklere nazaran canlı renklere çok daha hızlı cevap verdiği tespit edilmiş. Okul öncesi çocukların parlak kırmızıyı, 5-10 yaş arası çocukların da parlak sarıyı çok sevdiği saptanmış. Yetişkin kadınlar mavi ve tonlarını severken, yetişkin erkekler, sarı ve tonlarını tercih ediyormuş. Bu araştırmalar genel geçer bazı fikirler veriyor bize elbet ama renkler ve zevklerin tartışılmayacağı gerçeğini hatırlamakta da fayda var.
Her şeyin başı eğitim
Yapılan araştırmaya göre iyi eğitim almış insanlar, renklerin en yalın halleri yerine karışım renkleri tercih ederken düşük gelir grubundaki ve eğitimsiz kişiler, renklerin en yalın hallerine eğilim gösteriyormuş. Eğitimli gözler, komplike beyinler farklı arayışlar içine giriyor ve renklerin en yalın halleri çok basit geliyor onlara. İnsanları daha renkli giyinmeleri ve evlerinde daha çok renk kullanmaları konusunda teşvik etmek için yazıp çiziyoruz ama aslında iş her zaman eğitimde bitiyor. Dekorasyonda sapsarı yerine hardal sarısı, masmavi yerine gri mavi kullanmak, eğitilmiş bir göze sahip olmakla ilgili. Artık ben renk ve desen kullanımını teşvik etmemeye karar verdim. Bazen hiç renk kullanmamak, tamamen toprak ve bej tonlarında ilerlemek, kötü renk kullanımından çok daha iyi sonuç veriyor çünkü. Bilen zaten kullanıyor. Bilmeyen de mümkünse garanti yolları tercih etsin, bir bilene danışsın, ben yaptım oldu, demesin, fazla da cesur olmasın!
Çocuklara turuncu
Ben ve ablam turuncu bir odada büyüdük. Duvarlarına yazılar yazıp şekiller çizdiğim, perdelerinde değişik hayvan desenlerinin bulunduğu, zamanına göre çok ileride bir çocuk odasıydı. Basit ama yaratıcılığa katkıda bulunan detaylarla öne çıkan bir odaydı. İkimizin de yaşıtlarımıza göre hayal gücümüz çok genişti. Çok daha yaratıcı olduğumuzu da rahatlıkla söyleyebilirim. Çocuklar söz konusu olduğunda ebeveynlerin turuncuya her zaman güvenebileceğini düşünüyorum. Üstelik bunu yalnızca ben söylemiyorum, uzmanlar yaratıcılığa katkısının yanı sıra verdiği enerji sayesinde çocuklara dinamizm kazandırdığı konusunda da birleşiyor. Üstelik yapılan araştırmalar, astım gibi alerjik hastalıkları olan çocuklara bile turuncunun iyi geldiğini gösteriyor.
İklimsel koşullar
Yaşadığımız iklimin renk tercihlerimizde önemli rol oynadığı tartışmasız bir gerçek. İskandinav ülkelerinde parlak sarının, açık renk ahşap mobilyaların tercih edilmesi, bunun en önemli göstergesi. Bazı renkler, bazı iklimlerde çok tercih ediliyor. Türk insanı için sayılabilecek çok önemli bir renk tercihi olmamakla birlikte mavi, diğer renklere göre öne çıkıyor.
BEYAZ BANYOLAR
Yapılan araştırmada insanların banyoyu beyaz ile özdeşleştirdiği de ortaya çıkıyor. Banyonun daima beyaz olması gerektiği gibi genel bir kanı olması şaşırtıcı değil aslında. Temizliği çağrıştıran en temiz renk beyaz sonuçta! Banyonun beyaz tercih edilmesi yalnızca temizlik hissi yaratmasından değil elbette. Müteahhitlerin apartmanlarda bir oda daha çıkarmak için küçücük yaptıkları banyoları biraz daha geniş göstermek için bir algı yönetimi çabası olarak da görülebilir. Beyazdan şaşmamak bu yüzden de mantıklı ama zemin söz konusu olduğunda başka bir renk tercih etmek akıllıca olacaktır.
Yasemin SAVCI/Sabah