26 / 12 / 2024

Demir fiyatları yerine domates fiyatı baz alınarak yapılan hesaplar inşaat sektörünü bitiriyor!

Demir fiyatları yerine domates fiyatı baz alınarak yapılan hesaplar inşaat sektörünü bitiriyor!

Konkordato rüzgarının estiği inşaat sektörü adeta can çekişiyor. Demir fiyatları yerine domates fiyatı baz alınarak yapılan hesapların inşaat sektörünü bitirdiği belirtiliyor. 



Enflasyon hesaplama yöntemi sebebiyle inşaat maliyetlerindeki artıştan kaynaklı farkları maliyete yansıtamayan inşaat sektörü resmen can çekişiyor. Pek çok firma konkordato ilan ederken, müteahhitler sorunun kaynağındaki kanunun değiştirilip, eski ihale kanuna geri dönülmesini istiyor.

Patronlar Dünyası’ndan Toygun Atilla bugünkü yazısında inşaat sektörünü kaleme aldı. Soygun Atilla’nın yazısı şu şekilde:

Enflasyonist ortamda Türkiye İstatistik Kurumu’nun gerçeklikten uzak verilerle yapmış olduğu hesaplamalar sonunda fiyat farklarını maliyete yansıtamayan kamu müteahhitleri batma noktasına geldi. 

Dün manşetlerimizden birinde bu konuyu işledik ve "Ya batış Ya tasfiye" başlığı ile konuyu ülke gündemine taşıdık. 
Haberimizden sonra telefonlarım durmadı, mail kutum kamu müteahhitlerinin e-postaları ile doldu. Bir dokunduk bin ah işittik... 

DOMATES, BİBER, PATLICAN HESABI 

Görüştüğüm kamu müteahhitlerinden bir tanesi konuyu, Barış Manço'nun şarkısı ile anlattı. 
"Domates, biber, patlıcan... Bir anda bütün dünyam karardı. Bu sesle sokaklar yankılandı" 
Nasıl yani ? Dediğinizi duyar gibiyim. 
Mesele çok asit. 
Domates, biber, patlıcan gibi ürünlerle oluşturulan enflasyon oranları ile gerçekleştirilen hesaplamalar sonunda kamu müteahhitlerine fiyat farkları veriliyor. 
Oysa ki, 
Demir, çimento, akaryakıt, enerji gibi ürünler inşaat sektörünün demirbaşıydı ve bunlara gelen zam oranları enflasyonist ortamda domates, biber, patlıcan gibi ürünlere gelen zamların da çok daha ötesinde. 
Hali ile enflasyonist ortamda meydana gelen fiyat farklarını gerçekçi biçimde alamayan kamu müteahhitleri adeta batma noktasına geldi. 

Demir fiyatları yerine domates fiyatı baz alınarak yapılan hesaplar inşaat sektörünü bitiriyor!

SORUNUN KAYNAĞI 4734 SAYILI KANUN 

Şimdi biz bu büyük sorunun kaynağına inelim. 
Aslında her şey 2886 sayılı Devlet ihale kanunun değiştirilip 4734 sayılı kanuna dönüştürülmesiyle başladı.
 
2886 sayılı kanunda kamu müteahhitlerine, meydana gelen fiyat farkları inşaatın temel maddeleri, demir, çimento, beton, akaryakıt vb maddeler baz alınarak verilirken 4734 sayılı kanunda bu hesaplama değiştirildi, Türkiye İstatistik Kurumu’nun enflasyon hesaplamaları baz alındı. 

Yani, demir, beton ve akaryakıtın yerlerini domates, biber, patlıcan aldı. 
Türk ekonomisi iyi gittiği zaman söz konusu, bu durum büyük sorunlar çıkarmazken enflasyonist ortamda ibre tersine döndü.
 
Domates, biber, patlıcan oranları ile hesaplanmış olan enflasyon farkları, demir, beton, çimento, akaryakıt gibi inşaat sektörünün temel maddelerinin oldukça altında kaldı. 
Meydana gelen bu durum da kamu müteahhitlerinin günden günde zarar etmesine neden oldu. 
Kamu müteahhitleri adeta tasfiye çığlıkları atmaya başladı. 


TASFİYE ÇÖZÜM DEĞİL 

Peki ihalelerin tasfiyesi çözüm mü ?
Kısa vadede: Evet... 
Fakat uzun vadede : Hayır 
Çünkü, 
Türkiye'de enflasyonist ortam sürdüğü sürece aynı durum tekrar edecek. 
Yani, 
İhaleler tasfiye edilse bile bir süre sonra aynı "domates, biber, patlıcan" hesaplaması nedeniyle kamu müteahhitleri oluşan fiyat farklarını maliyetlerine yansıtamadıkları için yeniden aynı durumla karşı karşıya gelecek. Kısır döngü sürecek.
Yani kamu müteahhitleri ne kadar iyi fiyatlarla ihale alsalar dahi, maliyet farklarını zaman içinde alamadıkları için karları eriyor ve zarara dönüyor.
Konuştuğum kamu müteahhitleri, kısa vadede tasfiye sürecinin başlatılması daha sonra da  hemen kanun değişikliği yapılması, 2886 sayılı eski ihale kanuna geri dönülmesi yönünde hem fikirler. 

BATMAYALIM DA ÇALALIM MI? 


Kaleme aldığım yazımın başında da dedim ya, dün onlarca kamu müteahhiti ile görüştüm. Onlardan bir diğerinin verdiği örnek de oldukça acıydı. 

Meydana gelen bu durumun korkunç sonuçları olacağını dile getirerek şunları söyledi:  "Müteahhitlerin bu şartlarda ellerindeki projeyi tamamlamaları mümkün değil. Yalnızca bu işin altından çok büyük firmalar kalkar. Onlar da çok büyük zarar eder. Sistem, müteahhitlere adeta "Çalın" diyor. Her gün zarar eden bu firmalar, malzemeden çalmadan bu işleri tamamlayamaz. Bu da büyük bir felaket olur" 

 

Evini geri isteyen mağdur ev sahibi yetkililere seslendi: Kira kanunu değişsin!

Emlakta doğrulanmış ilan uygulaması ile ilgili tüm merak edilenler! Bakan Bolat tek tek açıkladı!

Taşınmaz Mal Edinme Yasası aceleye getirildi! İnşaat sektörü olumsuz etkilenecek!


Geri Dön