Denizli'deki Işıklı Gölü'ne millet bahçesi yapılacak!
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Denizli'de bulunan Işıklı Gölü'ne millet bahçesi yapılacağını açıklamıştı. Denizli Mimarlar Odası Şube Başkanı Mehmet Serdar Alayont, konuyu değerlendirdi...
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Denizli'deki Işıklı Gölü'ne millet bahçesi yapılacağı müjdesini vermişti. Doğal sit alanı olarak tescillenen Denizli Işıklı Gölü'ne millet bahçesi yapılmasıyla ilgili olarak Denizli Mimarlar Odası Şube Başkanı Mehmet Serdar Alayont, millet bahçesinin çevre kirliliğine sebep olacağını söyledi.
Evrensel gazetesinden Mükerrem Yollu'nun haberine göre, Serdar Alayont millet bahçesi projelerinin bir yenilik sunmadığını, yeşil alan düzenlemesinden, peyzaj çalışmalarından farklı olmadığını söyledi.
"BU PROJELERDE YENİ BİR ŞEY YOK"
Bazı illerde yapılmış olan ve Denizli'de de yapılması planlanan millet bahçelerinin, normal bir yeşil alan düzenlemesinden farklı olmadığını aktaran Mehmet Serdar Alayont, “Millet bahçesinin peyzajdan hiçbir farkı yok. Denizli’de bulunan Recep Yazıcıoğlu parkıyla, herhangi bir yerdeki millet bahçesi arasında fark yok” diyerek millet bahçesinin bir yenilik sunmadığına vurgu yaptı. “Oda olarak, millet bahçesi tartışmaları ilk çıktığında, hangi illerde nasıl millet bahçeleri yapılıyor şeklinde araştırmalar yaptık. Genellikle stadyumları yıkıp yerlerine millet bahçesi yapılıyor. Açık alanları tekrardan düzenleyip de millet bahçesi olarak sunabiliyorlar” diyen Alayont stadyumların zaten kamuya açık ve yeşil alanlar olduğunu söyleyerek “Bu projelerle yeni yaratılan bir şey yok, bir yenilik sunmuyor. Örneğin bir bitkinin dahi olmadığı boş bir alanda, millet bahçesi yapılmasının avantajı olur ama şu anki durum öyle değil” şeklinde konuştu.
“TOKİ BU GELİRLER İLE HÜKÜMETE KAYNAK YARATACAK”
Projelerin isminin 'millet' olarak özellikle seçilmiş olduğunu düşündüklerini ifade eden Alayont, halkın bu konularda daha hassas davrandığını, millet deyince hazır ola geçeceğini dolayısıyla da böyle bir etki yaratılmak istendiğini belirtti. Alayont “Devlet bu projeleri TOKİ eliyle yapıyor. Millet bahçelerinin en büyük farkı budur. Işıklı’da da TOKİ eliyle yapılacak. Bilindiği üzere Salda Gölü’nde de ihaleyi TOKİ yapmıştı. TOKİ, kendince millet bahçesi düzenleyip ticari müesseseleri, kendi işletmelerine almak amacında. Örneğin bu projeyi belediye yapsa gelirleri tekrar belediyeye aktarılır ancak TOKİ bu gelirler ile hükümete kaynak yaratacak” şeklinde ifadelerde bulundu.
"MİLLET BAHÇESİ IŞIKLI GÖLÜ NE KADAR FARKLI KILACAK?"
Mehmet Serdar Alayont, “Işıklı Gölü her ne kadar doğal bir göl olsa da, DSİ’nin barajıyla genişlemiş. Ancak şu anda barındırdığı balıklar, su kuşları veya nilüferleri ile hâlâ tamamıyla doğal bir alan. ‘Millet Bahçesi Işıklı Gölü’nü ne kadar farklı kılacak?’ sorusunu sormak gerekiyor. Her millet bahçesi için ‘turistik’ diye pazarlıyorlar ancak Işıklı Gölü’ü görmek isteyen turistler hali hazırda orayı ziyaret ediyor. Ne yapılırsa yapılsın oradaki doğal olandan farklı bir şey sunmayacaklar” dedi. Alayont, ayrıca bölgedeki ziyaretçi sayısının artmasının çevre kirliliğine sebep olacağına dikkat çekti.
Doğal sit alanında uygulanan inşaat faaliyetlerine ilişkin “Sit alanlarına yapılması istenen yapılarla ilgilenen Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu bulunuyor. Denizli’ye ise bölge müdürlükleri bakıyor. Sit alanına bir şey yapılması için bölge müdürlüklerinden değil, Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’ndan yani Ankara’dan izin almak gerekiyor. O yapıları yapmak için bir kılıfını bulup iznini alabilirler. Zaten Koruma Kurulu da devletin kendi elinde” şeklinde konuşan Alayont aynı zamanda Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’nda konunun uzmanlarına, akademisyen ve mimarlara yer verilmediğini vurguladı.