Genel

Depremde Marmaray'da bulunanlar gökdelende olanlardan daha güvende!

İstanbul ’un hareket halindeki nüfusu 15 milyon. Marmaray, Kazlıçeşme ’den başlayıp Ayrılıkçeşme ’ye kadar 13,6 km’lik kara bağlantıları dahil 3 milyon insanın hayatına dokunacak.


Bizzat Bakan Binali Yıldırım arıyor ve “Marmaray açılmadan önce basın mensuplarıyla buluşup projeyle ilgili bilgi verecek ve karşıya birlikte geçeceğiz. Beklerim.” diyor.


Kaçırılmaz fırsat. Pazar günü erkenden Yenikapı İstasyonu’nda köşe yazarları ve genel yayın yönetmenleriyle buluşuyor. Samimi bir itirafta bulunmalıyım; Marmaray’ın semtin sokak arasına adeta saklanmış Yenikapı istasyonuna girdiğimde beklemediğim bir standartla karşılaşıyorum. İçinde denizaltı, yeraltı, tüp geçit, tünel ve beraberinde olumsuzluk çağrıştıran tanımlarının geçtiği haberler gözümde kolestrofobik bir ortamı çağrıştırıyorken adeta bir sanat galerisini andıran aydınlık bir meydana giriyorum. Aklıma her nedense AK Parti icraatları için söylenen “Hayaldi, gerçek oldu” sloganı geliyor. Slogan belki bundan önce haklı haksız pek çok yerde kullanıldı ama Marmaray, bu kez söylemin hakkını veriyor.


Aslında İstanbul Boğazı için üzerinden, altından hatta yüzer, gezer geçit olur mu hayali 1860’tan bu yana pek çok kez gündeme gelmiş. Sultan Abdülmecit ile başlayan Boğaz’ı nasıl geçeriz çalışmaları 1902’de bir kez daha gündeme gelmiş. 1979’a kadar da uzunca bir süre unutulmuş. Tekrar hatırlanması 2000’li yılları bulmuş. 2002 yılında göreve gelen Bakan Yıldırım, müşavirlik ihalesi yapılan projenin yapım ihalesini tamamlamış. İhale Japon–Türk ortaklığı TAISSEI, Nurol ve Gama konsorsiyumunda kalmış. 5 milyar dolarlık yatırım hacmiyle dünyanın en büyük 2. sualtı demiryolu olan Marmaray 29 Ekim’de açılacak.


Her türlü risk ve fayda analizi yapılmış


Bakan Binali Yıldırım, projede sadece Türkiye’de değil dünyada da pek çok ilk var diyor:


Ters yöne iki akıntının olduğu, yüzeyin 62 metre derinliğinde, dünyanın en derin batırma tüp tüneliyle iki kıta birleştirilmiş. Bu derinlikteki ilk tüp geçit ancak rekorunu 2015’te yine bir Türkiye projesine, 102 metre derinlikteki AVRASYA Tüneli’ne bırakacak. Sirkeci’de istasyona inen 63 metrelik yürüyen merpenin de dünya derecesi var.


7,5 momentumlu İstanbul için varsayılan en yüksek depreme dayanıklı malzeme ve teknolojiyle inşa edilmiş. Marmaray Kuzey Doğu fay kırığına 20 km uzakta. Geçit faylarından sadece birinin üstüne paralel monte edildiğinden deprem anında fayla birlikte aynı yöne salınacak. Bu haliyle Asya yakasındaki deniz kenarına inşa edilmiş gökdelenlerden daha güvenli.


Tasarım, Su Sızdırmazlığı, Contalar, Sel Kapakları, Pompalar, Özel Odalar, Çelik Korumalar ve Deprem Uyarı Sistemleriyle güçlü kılınarak “fail safe/hata affetmez” tüm adımlar yerine getirilmiş.


Marmaray’la iki kıta arası seyahat 4 dakikaya düşüyor. Saatte 75 bin, günde 1 milyon İstanbullu projede seyahat edebilecek.


İstanbul’un hareket halindeki nüfusu 15 milyon. Marmaray, Kazlıçeşme’den başlayıp Ayrılıkçeşme’ye kadar 13,6 km’lik kara bağlantıları dahil 3 milyon insanın hayatına dokunacak. Gebze, İzmit hatta Sakarya hatlarında yüksek hızlı trenin entegrasyonuyla İstanbul kent içi ulaşımında raylı sistemin payı % 12’den % 28’e çıkacak. 13,6 km 16 dakikada alınabilecek.


2020’de raylı sistemin uzunluğu 450 km’ye çıkmış olacak.


Marmaray’la birlikte azalan karayolu trafiğinde oluşan yıllık 425 bin ton zehirli gaz atmosfere karışmayacak. Tasarruf edilecek taşıt enerjisini de bir düşünün.


Kazı esnasında ortaya çıkan arkeolojik kalıntılar İstanbul’un 6 bin değil 8500 yıllık bir yerleşim merkezi olduğunu ortaya çıkardı. Buluntular Yenikapı İstasyonu’nda sergileniyor. Replikaları da yapılan kalıntılar istasyona müze havası veriyor. Çok Avrupai. Kaldı ki İstanbul Arkeoloji Müzesi dünyanın en zengin batık gemi koleksiyonuna da sahip olmuş. Meraklıları müzeye gidip görebilir.  


“Aslında tamamlanmadı erken açılıyor” söylemleri şehir efsanesi çünkü projenin 2009’da bitmesi gerekiyordu. Antik kalıntılar süreci uzatırken, arkeologlara kalsaydı 2023’te bile Marmaray açılamazdı.   


Bakanlık İstanbul trafiğini iyileştirmeye ve rahatlatmaya yönelik 200 milyar TL’si bakanlık, 60 milyar TL’si yap, işlet, devret olmak üzere 260 milyar TL yatırım yapmış. Rahatlama “raybüs” sistemi tamamlanınca olacak.  


İçinden ray geçen sualtı ve üstü tüm çalışmalarda TC Devlet Demir Yolları’nın 157 yıllık deneyimi atlanmamalı.  


İstanbul’un trafik sorunu giderek artarken


Ne kadar temkinli olduğumu bilenler Marmaray’a girdiğimi duyunca, “Korkmadın mı?” diye soruyor. Korkmadım çünkü aşağısı, üstündeki trafikten daha sakin ve tehlikesizdi. İçerideki aydınlatma ve ferahlık nerede olduğunuzu unutturuyordu, özellikle havalandırma güçlüydü. Boğazın ortasında durup trenden indik ve her 200 metrede bir yer alan güvenli odalara girdik, kontrol ettik hatta fotoğraf bile çektirdik ve maazallah bilinmez riskler için alındığı söylenen tedbirleri gördük. Elbette itimat ettik. Aynı kaygıları Boğaziçi Köprüsü inşa edilirken de duymuştuk ama şimdi bırakın vazgeçmeyi bakıma alındığında bile konforumuz bozulduğu için söyleniyoruz.    


Her zaman vardı ama okulların da açılmasıyla birlikte İstanbul trafiğine ilişkin şikayetler giderek artıyor. Eskiden belli saatlerde sakinleşen yollardan kendine güzergâh seçen İstanbullular, artık günün her saatinde keşmekeşte. Umuyorum ki Marmaray projesi ve bağlantılı ray sitemi İstanbul’un trafik problemini büyük ölçüde hafifletecek.



Günseli Özen Çolakoğlu/Zaman