Mimarlık

Doğal Hasol: Anıtlar Kurulu'nca koruma kararı olan İnönü Stadı yıkılamaz!

Bilindiği gibi İnönü Stadı, Beşiktaş Jimnastik Kulübü'ne tahsis edilmiştir. Kulüp uzunca bir süreden beri mevcut stadı yıkarak yerine daha büyük bir stat yapmak, hatta bununla da yetinmeyerek onu bazı rant tesisleriyle desteklemek istiyor

Stadın büyütülmesinin mümkün olmadığını birçok kez yazdım. Stat ünlü İtalyan Mimar Vietta Violi ile Türk mimarlar Fazıl Aysu ve Şinasi Şahingiray tarafından tasarlanmış; temeli 19 Mayıs 1939 günü atılmıştır. Yapımı 2. Dünya Savaşı nedeniyle geciktiği için ancak 1947'de hizmete girmiştir. Sonradan yapılan bazı değişiklikler ve Gazhane tarafına eklenen uyumsuz bir üst tribünle stat biraz büyütülerek seyirci kapasitesi arttırılmıştır.

Aslında, stadın o günkü kabul edilebilir büyüklüğüne karşın yapıldığı yer yanlıştır. Dolmabahçe Sarayı'nın hasahırlarının (Istabl-ı Amire) bulunduğu vadiye yapılmış stadın saraya ait bir alanda, sarayın hemen yanı başına yapılmış olmasını başta Çelik Gülersoy olmak üzere birçok aydın kıyasıya eleştirmiştir. Orada stat yapılması zaten baştan yanlıştı; ancak makul boyutu nedeniyle pek sorun yaratmadı.

Bugünkü koşullarda stadın kulübe yetmediği anlaşılıyor. Üç yıl önce bir öneride bulunmuştum: "İnönü Stadı fazlalıklarından arındırılır ve
güçlendirilerek özgün halinde korunur. Beşiktaş için de İstanbul'un elverişli bir yerinde çağdaş, görkemli bir stat yapılır. Hatta bu iş gerekirse devlet ya da belediye desteğiyle gerçekleştirilir. Kanımca doğrusu budur" (1). TV programlarında da dile getirdiğim önerinin bazı çevrelerce benimsendiği görüldü. Daha sonra Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın stadın büyütülmesine karşı çıktığını medyadan öğrendik.

Bakan Günay, konuyla ilgili soruları yanıtlarken özetle şunları söylemiş: "BJK yönetimi, içinde AVM, otel ve altında 2500 araçlık otopark bulunan 42 bin kişilik stadyum öneriyor. Ben 'Dolmabahçe bölgesini daha da tahrip edenlere göz yuman bir kültür bakanı' olarak tarihe geçmek istemiyorum." (2). Sayın Bakan haklı. Bir kültür bakanından, başka türlü davranması zaten beklenemez.

Daha sonra İlber Ortaylı da "Beşiktaş da başka stada taşınmalı" diye yazdı (3). Ortaylı kısaca şunları söylüyordu: "Şahsen Beşiktaş takımını tutarım, 100'üncü yılda kilometrelerce uzunluktaki bayrağı taşıyanlardanım... Bu nedenle açıkça söylüyorum; Galatasaray'a tahsis edilen büyüklükteki ve konumdaki bir arazinin Beşiktaş'a verilmesi gerekir. Belki bugünkü stadın olduğu yerde de düşük profilli, gelir getiren, otopark gibi bir tesis bu takıma tahsis edilebilir. Ama mevcut stadyumun büyütülerek orada tutulması bu şehre, bu tarihe, bu çevreye karşı vahim bir saygısızlık hatta cinayettir."

Şimdi hâlâ ısrarla istenen, kültür varlığı olarak koruma altında bulunan stadın yıkılarak yerine alışveriş merkezi gibi rant tesisleri ve otoparklarla donatılmış, oturmalı düzende 42 bin 500 seyirci kapasiteli bir statla yeni bir yapılaşmaya gidilmesidir.

Bu yapılamaz. Aklı başında hiçbir kurul, hiçbir belediye, hiçbir şehirci, hiçbir mimar İnönü Stadı'nın yıkılmasına, yerine üstelik daha büyük bir stat yapılmasına onay veremez. Veremez, çünkü stat cumhuriyet döneminin önemli karakteristik mimarlık yapıtlarından biridir ve üzerinde Anıtlar Kurulu'nca alınmış koruma kararı vardır. Hiçbir koruma kurulu tescil kararını kaldıramaz; kaldırırsa yıkımın altında kalır. Öte yandan, çevresinden geçirilen yollarla kuşatılmış olan stat bugünkü haliyle bile yerine sığamaz konumdadır. Dolmabahçe, son olarak getirilen tünel çıkışlarının da etkisiyle günün her saatinde trafiği tıkanan bir düğüm noktası halindedir. Burası artık yeni bir yoğunluğu kaldıramaz. Stat için yapılacak tek şey, uygunsuz eklentilerinden arındırıp güçlendirerek özgün halinde korumak ve törenler, küçük maçlar vb. gösteriler için kullanmaktır.

Değinilmesi gereken bir başka nokta da, Dolmabahçe Sarayı sırtındaki yapılaşmanın saraya zarar verdiği yolundaki raporların varlığıdır. Bütün bunlar, şimdi yapılmak istenenlerin, cumhuriyet dönemi mirası olan İnönü Stadyumu için de İstanbul için de uygun olmadığını ortaya koyuyor. Kulüp yönetimleri ısrarla zaman kaybediyor. Kulüpler güçlerini sporda göstermeli... Başka alanlarda değil; hele taraftar rüzgârını arkasına alıp kenti hırpalamak anlamında hiç değil!

Beşiktaş'tan, koşulları zorlamak yerine, tarihinden gelen büyüklüğüne yaraşır bir şekilde bölgesindeki bir kültür varlığına kanat germesi ve daha sağlıklı çözümler üretmesi beklenir.

1. Hasol, D., İnönü Stadı Yıkılamaz, Cumhuriyet, 23 Nisan 2009.

2. Ekinci, O., İnönü Stadı Mirasımızdır, Cumhuriyet, 17 Mart 2011.

3. Ortaylı, İ., Beşiktaş'ın Stadyumu Başka Yere Taşınmalı, Milliyet Pazar, 13 Mart 2011.

Doğan Hasol/Cumhuriyet