Doğan Jeotermal Group'tan 2 yeni termal tesis geliyor!
Mühendislik okuduğu yıllarda Türkiye’nin jeotermal potansiyeli ile tanışan Mehmet Ali Doğan, 1994’ten itibaren adeta kafayı bu konuya taktı. Bu alanda ülkemizin en büyük girişimcilerinden biri haline gelen Doğan, 3 büyük termal tesisi kurdu ve 2 tesisin yatırımını başlattı.
DOĞAN Jeotermal Group Başkanı Mehmet Ali Doğan, ülkemizin farklı bölgelerinde yaklaşık 200 bin konutu jeotermal ile ısıtıyor. 3 büyük termal turizm tesisi de kuran Doğan, 2 termal turizm tesisinin yatırımını da başlatan Mehmet Ali Doğan’ın, jeotermal sistemler için özel boru üretmek amacıyla kurduğu Yalçın Boru ise cirosunun yarısını ihracattan sağlar duruma geldi. Ülke genelinde ‘Jeotermal bilinci’ artırmak için de Jeotermal Enerji Kaynaklarını Araştırma ve Değerlendirme Vakfı ile Devremülk ve Devre Tatil Yatırımcıları ve Pazarlamacıları Derneği’ni kuran Mehmet Ali Doğan şöyle konuşuyor:
ÖĞRENCİYKEN ÖĞRENDİM
“Makine Mühendisliği okurken, jeotermal ile tanıştım ve bu konuda ülkemizin yüksek potansiyelinin değerlendirilmesi gerektiğine inandım. 1994’te ekonomik kriz çıkmıştı ve ben de bu alana odaklanma kararı aldım. Çünkü, MKE verilerine göre çok yüksek potansiyelimiz vardı. Makine ve jeoloji mühendislerinden bir teknik kadro oluşturdum. Üniversitelerle birlikte çalışarak teknik ayağımızı daha da güçlendirdik. Şu anda jeotermal ile 200 bin konut ısıtıyoruz. Bu kaynak tamamen yerli kaynak. Ağrı Diyadin, Nevşehir Kozaklı, Balıkesir Bigadiç, Yozgat Sorgun gibi yerlerde konutları jeotermal ile isıtıyoruz. Buralarda hem mühendisliği hem yatırımı yaptık. Jeotermal kaynak öyle ki, 120-180 derece sudan elektrik üretimi yapabiliyorsunuz. 120-80 derece arasındaki suyu şehir ısıtmasında, 80-60 derecedekini seracılıkta, 45-40 derecedekini de termal tesiste kullanıyorsunuz.
SANAYİCİ DE OLDUK
Bu işe başlayınca gördük ki Jeotermal projelerde kullanılan boru ve ekipmanın büyük bölümü ithal. Biz de Ankara’da jeotermal boru üretimine başladık. Böylece sanayici de olduk. Yerli üretim sayesinde konut başına maliyetimiz 5 bin dolardan 2.500 dolara düştü. Fabrikamızda 100 kişi çalışıyor. İstanbul yeni hava limanının tüm borularını da üretiyoruz. 10 kilometrelik hatta sadece 1 derece ısı kaybı oluyor. Jeotermal projeler terzi projeler gibidir. Erzurum için ayrı, İzmir için ayrı yapmak zorundasınız. Çünkü koşulları ve iklimi farklı. Yalçın Boru olarak 20 milyon dolarlık ciromuz var ve yarısı ihracattan geliyor. Jeotermal kaynaklar ekonomiye sağlık turizmi olarak da çok önemli katkı sağlıyor. Termal turizmde turist başına gelir diğer turizm türlerine göre çok yüksek. Biz medikal tıp ile birleştirerek yatırımlar yaptık. 10 yılda 5 proje için yola çıkmıştık, 3 projemizi tamamladık. Kazdağları’nda Hattuşa tesisimiz 2500 yatak kapasiteli ve 1000 kişilik istihdamı var. Ankara Güdül’de 2000 yatak kapasiteli tesisimizde 800 kişilik istihdamımız bulunuyor. Hatay Erzin’de de 1000 yatak kapasiteli tesisimizde 950 kişilik istihdamımız var. Şimdi Bolu Göynük’de yeni yatırım için çalışıyoruz. Samsun Havza’da da bir hazırlığımız var. Bolu için 40 milyon dolarlık yatırım olacak, yatırımı başladı ve iki yılda tamamlarız. Havza için imar planları bekleniyor. Orası 85 milyon dolarlık bir yatırım olacak. Ülkemize güveniyoruz ve yatırımlarımıza devam ediyoruz.”
TERMAL KAYNAKLARIMIZ AB’NİN TAMAMINDAN FAZLA
MEHMET Ali Doğan, Türkiye’nin termal kaynak potansiyelinin 25 AB ülkesinin tamamından fazla olduğunu belirtiyor. Doğan, “Çek Cumhuriyeti bu alanda yılda 1 milyar dolarlık gelir elde ediyor. Türkiye ise 60 milyon dolar” diyor. Hukuki altyapısı güçlü bir devremülk sisteminin yatırımlar için çok büyük kaynak sağlayacağını da vurgulayan Doğan, “ABD’de 1.600 devre tatil tesisi var ve bunların ABD ekonomisine yıllık katkısı yaklaşık 74 milyar doları buluyor” diye konuşuyor.
Hürriyet